Dear vampire 🍷 / Hyunlix

33🍷

Boynuma koyulan öpücükle huylandığım için kısaca kıkırdadım.

Saçlarımın ve belimin okşanması daha iyi hissetmeme neden olurken
gülümseyerek gözlerimi açtım.

"Günaydın bebeğim."

Erimemek için zor duruyordum.

Tekrar gülümsedim ve beline sımsıkı kollarımı sardım. Başımı boynuna koyup bir süre kokusunu soludum. Daha sonra boynunu öpüp başımı geri çektim.

Yaklaşıp dudaklarımı öptü.

Ayrıldığımızda ilk konuşan ben olmuştum.

"Annem beni merak etmiş olmalı."

Hyunjin gülümsedi.

"Sen uyuduğunda annene haber verdim."

Birden aklıma gelen şeyle gözlerimi kocaman açtım.

"'Ailem bizi biliyor."

Söylediklerimden sonra Hyunjin güldü ve burnuma dokundu.

Belimdeki eli kalçama doğru gittiğinde heyecanıma engel olamadım.

Hala aynı şaşkınlığımla baktığımda bana gülümsedi.

"Acıyor mu?"

Kalçamı okşarken konuştuğunda gözlerimi kapatıp dudağımı dişledim.

"Biraz."

Elini kalçamdan çekti ve dudağıma öpücük bırakıp geri çekildi.

Yataktan kalktığında nefeslerimi düzene sokmaya çalıştım.

Elimi kalbime koyup dişlerimi sıktım.

Bu kadar hızlı atmasa olmuyordu sanki!

Hyunjin geri döndüğünde elinde bir krem vardı.

Gülümsedi.

Battaniyeyi üzerimden çekerek kaldırdı ve bacaklarımı araladı.

Ona karşı koyamıyordum, zaten şu an fazlasıyla utanıyordum. Karşı koymaya hiç gücüm yoktu.

"'Sana benimle oynama demiştim. Baksana canını yakıyorum."

Kreminin kapağını kapattı ve battaniyeyi geri üzerime örttü.

Gülümsedim ve yattığım yerde doğruldum. Cilveli bir şekilde kollarımı boynuna dolayıp gülümsedim. Soğuk elleri hemen belimi bulmuştu.

Dudağına kondurduğum öpücüğün ardından konuştum.

"Bu hayatımda oynadığım en güzel oyundu. Ve karşılığında hayatımın en güzel acısını hissettim... Pişman değilim, bir sonrakinde yine
yapacağım. Hemde seve seve..."

O da gülümsedi ve alnıma düşen saçların bir kısmını arkaya attı.

Hyunjin'in arkasındaki ayna dikkatimi çektiğinde oraya baktım.

Kollarım Hyunjin'in boynunda duruyordu. Hyunjin'in beyaz ve soluk sırtı ise kırmızı çizgilerle kaplıydı.

Hyunjin kaşlarını çatıp benim baktığım yere baktığında gülümsedi.

"Bir daha, sevişmeden önce aç olduğunda söyle."

Boynundaki izlere gönderme yaparak konuştuğunda kaşlarımı kaldırdım.

"Bence de Hyunjin..."

Boynumu işaret ettim.

Güldü ve boynumdaki izlere ve kanlanmış yaralara öpücük bıraktı.