8.Bölüm

817 53 2
                                    

Her zamanki gibi akşamları gittiğim barda hobi olarak şarkı söylüyordum. Bana göre sesimin müthiş bir güzelliği yoktu, ama sahneye çıkarken atılan çığlıklar bunun doğru olmadığını kanıtlıyordu.

Bu gün pazar günüydü ve yurttan iznim vardı. O yüzden burada sabahlamayı düşünüyordum. Son ayarlamalar da yapıldıktan sonra şarkıyı söylemeye başladım.

Saldır... Saldırma... Saldırma bana
Saldırma bana seni yer yer yer
Saldırma bana seni yerler
Saldın geldin oyunuma
Saldırma bana seni yerler
Günahı varsa boynuma

Ezdir... Ezdirme... Ezdirme beni
Ezdirme beni seni yer yer yer

Ezdirme beni seni yerler
Ezdin geldin oyunuma
Ezdirme beni seni yerler
Günahı varsa boynuma

İçeriğim aynı sözlerim bomboş
Güzelinden takıldım gezerim sarhoş

Tam o anda çığlıklar artmaya başladı.Bende biraz bekledikten sonra şarkıyı söylemeye devam ettim.

Azdır.. Azdırma.. Azdırma beni
Azdırma beni seni yer yer yer
Azdırma beni seni yerler
Azdın geldin oyunuma
Azdırma beni seni yerler
Günahı varsa boynuma

Öldür.. Öldürme.. Öldürme beni
Öldürme beni seni yer yer yer
Öldürme beni seni yerler
Öldüm geldin oyunuma
Öldürme beni seni yerler
Günahı varsa boynuma

Son anda gözüme takılan bir sarışına öpücük attım. Kız çığlık atmaya ve bağırmaya başladı. E tabi benim gibi yakışıklı çocuğu nereden bulacak? Heh heh heh.

Tam gitmeye yeltendiğim anda kenara sinmiş ve elindeki içki bardağına bakan Cemre'yi gördüm. Yanında da kimse yoktu. Yanına gitmeye karar verdim.

"Cemre!" diye bağırdım. Bana baktı. Sonra yüzünü yere eğdi. Tekrar bana baktı. Yine önüne döneceği anda gözleri bende takılı kaldı ve gözlerini iri iri açtı.

"Rüzgar!"diye bağırdı. Allah aşkına o kadar şarkı söyledim. Beni hiç görmedin mi?

"Şey... Seni görmedim. Ne zaman geldin?" dedi utanarak. Kafasını yere eğdi ve sonra bana baktı.

"Ben hep burdaydım bebeğim." dedim. Benim kafama eserse yaparım. Aa
Sdafsad

"Bebeğim mi?" dediğinde "Evet." dedim ve bir teklifte bulundum.

"Seni eve bırakmamı ister misin?"

Aslında bunda hiçbirk kötü niyetim yoktu. Yurtta kaldığını bildiğim için soruyordum. Maksat muhabbet açmaktı yani. Ve görünüşe bakılırsa muhabbeti açmıştım.

"Olmaz!... Yani şey... Benim evim yok. Yani bu şehirde evim yok, bir yurtta kalıyorum ve yurttan kaçmıştım. Bekçi beni görürse yanarım." demek ki kaçaksın Cemre hanım.

"Bize gelsene. Hem bir film izleriz. Sende dinlenmiş olursun." dedim. Maksat Cemre'yi denemekti. Zaten hemen utanmıştı. Cevabıda geç gelmedi.

"Maalesef. Gelemeyeceğim. Zaten arkadaşlarımla gelmiştim." dedi ve buraya gelen iki kızı parmağıyla işaret etti.

"Bunlar Selin ve Nehir. Selin ve Nehir, bu da Rüzgar." diyerek klasik bir tanıştırma yaptı. Bu iki kız bizim yurttaydı. Tahminlerime göre Cemre'nin en yakın arkadaşlarıydı.

"Rüzgar, sen bir yerden tanıdık geliyorsun." dedi Selin. Siyah saçları ve mavi gözleri vardı. Açıkçası güzeldi.

"Yok canım. Ben bu barda şarkı söylemeye geliyorum ara sıra. Oradan hatırlamışsındır."

"Haklısın. Tanıştığımıza memnun oldum Rüzgar." dedi ve elini uzattı.

"Bende memnun oldum kızlar." dedim ve onları masaya davet ettim.

Önce Selin ve Nehir geçtiler. En sona Cemre kalmıştı. Geçerken takıldı ve benim üstüme yuvarlandı. Omuzlarıma tutunurken ona bakakalmıştım.Çok güzeldi. Hatta fazla güzel...

Kızlar ArasındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin