Bu bölümde daha çok madde madde alıntılar üzerinden ilerleyeceğim. İrade Terbiyesi kitabında Çalışmanın Verdiği Mutluluk başlığındayız.
- "Yaşadığımı hissediyorum diye tabir edilen duyguyu sadece çalışmayı alışkanlık haline getirerek elde edebiliriz. Bu ise çalışma isteğini dörde katlar ve tembel bundan haberdar değildir."
- "Hareketsiz bir yaşam keyif vermez. Gerçek zevk çabada gizlidir."
- "Meşguliyeti olmayan beyin kısa zaman sonra gereksiz şeylerle ilgilenmeye başlar."
Gerçekten yazarın bahsettiği gibi bir insan oturdukça daha çok oturası gelir, yattıkça daha çok yatası ... Oysa işleyen demir ışıldar, insan hareket ettikçe üstünden ölü toprağı attıkça daha canlı, işlerine odaklanmak için daha istekli hisseder. Harekette bereket var sözü bir çoğumuzun kendi hayatına baktığında emsallerini zorlanmadan bulabileceği bir kaide.
- "Yüksek hedefler koyan gençler için kuru gürültülü kalabalık gruplardan kurtulmanın yolu, aynı hedefe odaklanmış üç dört arkadaştan oluşan küçük gruplar oluşturmaktır."
12. sınıfa gelmiş, büyük hedefleri olan hemen her öğrencinin karşısına gelmiş bir durumdur yukarıdaki. Gelişimin anahtarı da diyebilirim buna. Okulda goy goy yapan kişilerle takılmakla, tenefüslerde bile soru çözenlerle takılmak arasındaki ikilemde ikinci şıkkı seçtiğime hiç pişman olmadım doğrusu.
Sadece lise son sınıfa özgü bir durum değil elbette. Geçen sene üniversitede korona dönemi evde çalışmaya çalışırken bu örgütlü çalışma stili beni toparlayan yegane motivasyon oldu. Kitabı 2 kere okuyup üstüne hocanın 2 saatlik ders kaydını dinleyip ardından arkadaşıma zoom üzerinden dersi anlatmak için tekrar kitabı okumalarım hala gözümün önünde. Bu sayede dersten kalmadan geçişim de elbette.
-"Ara sıra durup istikametini tekrar belirleyen için hiçbir şey tesadüfe bağlı değildir. Bunun için kendimizin ve hatalarımızın farkında olmak, zamanımızı çalan şeylere karşı şuurlu olmak ve buna göre kendimize bir yol haritası belirleyip bu yoldan ayrılmamak gerek."
Zaman, onu doğru kullanana yanlış yapmaz.
Neden bir işe başlarken zaman kaybediyoruz ? Zamanı etkili kullanabilmek için neler yapabiliriz ?
- Birinci problem, işimizi önceki günden planlamamaktan ileri gelmektedir.
"Neden zaman kaybettiğimizi incelersek çoğunlukla yapılacak iş hakkında yaşadığımız kargaşadan kaynaklandığını görürüz. Ertesi gün yapacağım işleri uyumadan önce gözden geçirmezsem tabi ki sabahım 'ne yapacaktım' ile geçecektir.
Kesinlikle soyut hedef koymayalım. Mesela 'yarın çalışacağım.' değil, hatta 'Kant'ın moral felsefesine bakacağım' da değil. Özellikle net ve kesin kesin ifadelerle hedefimiz 'Yarın Kant'ın Pratik Akıl kitabından şu paragrafı okuyup, okuduğum bölümün özetini çıkaracağım.' şeklinde olmalıdır. Bu yolda her zaman belirgin hedefler koymalı ve o görevi tamamlamalıyız. "
- İkinci problem işi bir daha geri dönülmeyecek şekilde bitirmememizden kaynaklanır.
"Yaptığımız işi tam bitirmek, eseri kalıcı hale getirmek inanılmaz zaman kazandırır."
"Bize en fazla zaman kaybettiren işler başlanıp bitirilmeyen işlerdir. İnsanda bıraktığı kötü etki uzun süre bir problem üzerine düşünüp de hiçbir sonuca ulaşamamak gibidir."
- Üçüncü problem dağınık ve metotsuz çalışmanın, birden fazla meşguliyetlerin motivasyon kırılmasına sebep olması. Hiçbir işin bize işi bitirdim duygusu vermemesi ve bitirilen işten gelen yorgunluk hissinin tatminiyete dönüşememesi bu motivasyon kırılmasının bel kemiğini oluşturuyor.
Dinlenmenin denge hali
- "Kesintisiz, dinlenmeden çalışmak önerilmez. Beyin yay gibidir. Sürekli gergin duran bir yay gücünü yavaş yavaş kaybeder."
-"Dinlenmek tembellik değildir ve elbette tembellik, dinlenme olarak ifade edilemez. Dinlenme, önceden çalışmış ve yorulmuş olmayı dolayısıyla istirahati hak etmeyi gerektirir. Tembel insan hak edilmiş bir dinlenmenin zevkini bilemez."
Gençliğe Söylev
"Cimri bir insan; hayatını, sağlığını, isteklerini ve hatta dürüstlüğünü paraya değişebiliyor da biz neden mutluluğu getirecek çalışmaya her günümüzden biraz ayırmayalım ? Tüccar her sabah saat 5'te kalkıp gece saat dokuzlara kadar müşterileriyle ilgilenip bir gün köyde bahçeli bir evde sakin bir hayat kurma umuduyla yaşarken bizim gençler de gelecekte entelektüel bir hayatın nimetlerine kavuşmak için bugün çalışma masalarında dirsek çürütmek zorundadır! "
Son demler
"Sadece mutluluğumuz değil, zihinsel açıdan gelişimimiz de irade terbiyesinden geçiyor. İşin püf noktası büyük sabır göstermekte saklı. Sanıldığının aksine bilimsel, büyük edebi eserler olağanüstü beyinler sayesinde değil, başarılı bir otokontrol ve kendine hakim olma neticesinde doğar."
İrade Terbiyesi kitabı üzerine yayınlayacağım bölümler bu kadardı. Sizlerle beni etkileyen, üstümdeki ölü toprağı atmaya vesile olan pek çok kısmı paylaştım. Bence bu kitap bir hazine. Sizinle paylaştığım kısımlar buz dağının görünen yüzü. İradesini güçlendirmek, sönmeye başlayan yaşam ateşini harlamak isteyen herkese bu kitabı okumasını şiddetle tavsiye ediyorum.
Esen kalın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Manstürbasyonu Bırakma Üzerine
Fiksi UmumBir kadın olarak yazdığım bu hikaye, 9. sınıfta 14-15 yaşındayken tanıştığım bu platformda farklı yollara (hikayelere) sapıp yıllar içinde süregelen bir alışkanlık haline getirdiğim mastürbasyonu başladığım yerde bitirme gayretidir. Fikrimce eğer bi...