20. Kokunun bile mükemmel olması aşırı sinir bozucu.

2.8K 268 163
                                    

Yorum ve oy lütfen. <3
____________________

Bedenini çimlerin üzerine bırakıp sırtını ağaca yasladı Minho. Parkın kısmen karanlık ve tenha köşesinde yanındaki ikiliyle beraber dururken gözleri parktaki ağaçların yolu kaplayan koyu gölgelerinde gezindi. Yapraklarının aralarından sızan ışıklar koyu gölgeler arasında birer yıldız gibi parlarken bir anlığına Hyunjin'in gözlerini anımsadı. O da kendisine tıpkı bu gölge ve ışık gibi bakıyordu. Koyu gözleri kendisi için parıltılarla doluyor, büyük olan da buna çoğu zaman şaşırsa da bir şey demiyordu.

"Ne düşünüyorsun? Bir anda daldın gittin sanki." dedi Felix sevgilisinin elini tutup. Başı Hyunjin'in dizindeydi ve Hyunjin hemen Minho'nun yanında oturuyordu.

Büyük olan, kırmızı saçlının sesini duyar duymaz düşüncelerinden sıyrılıp başını iki yana salladı ve konuştu.

"Hiçbir şey... Sadece bir anlığına aklıma bir şey geldi ama şu an ne olduğunu bile unuttum."

"Yoksa?"

"Hayır, Felix." dedi Minho. "Seksle alakalı bir şey olmadığına eminim. Ve sen kendine gelmelisin şu aralar aklın fikrin orada."

"Bunun senin işine gelmesi gerekmiyor mu?" diye sordu Felix, yaramaz bir gülümse eşliğinde. Gözlerini altında oturdukları ağacın dallarına dikip sırıtışını sürdürdü. "Sizin gibi iki yakışıklı adama karşı sakin kalamamam çok normal değil mi?"

"Haklı olduğu için bir şey diyemeyeceğim." diyerek ona katıldı Hyunjin. "Çünkü ben de her zaman siz ikiniz için aynı şeyi düşünüyorum. Fakat sadece bir kez üçümüz bir araya geldik. Tekrarlamak için daha ne kadar beklememiz gerek?"

"Beklemeye gerek yok. Değil mi Minho? Yarın buluşalım."

"İtiraz etmeyeceğim."

Uzun olan Minho'dan aldığı bu cevaba karşı gülümsediğinde Minho onun gülümsemesine gözlerini devirdi. Hyunjin hâlâ bir yandan sinirini bozuyor olsa da ona karşı anlamlandıramadığı duyguları da vardı. Sanki onu tam anlamıyla benimsenmiş, en azından ilişkilerinde dahil olduğunu kabullenmişti.

Felix elinin altındaki çimli alanın üzerinde bulduğu çubuğu alıp onu döndürmeye başladığında Hyunjin, kahverengi saçlı adamın boynuna yaklaşarak kokusunu derince içine çekti. Minho ilk olarak bu durumdan hoşlanmasa bile ne çekildi ne de bir yorum yaptı.

"Kokunun bile mükemmel olması aşırı sinir bozucu."

"Benim kadar iyi olmadığın için sinirlenmen normal."

"Daha çok fakültede tüm gözlerin senin üzerinde olması sinirimi bozuyor. Fazla dikkat çekicisin."

"Sence bu umurumda mı?" dedi Minho. Bakışları, Hyunjin'in yüzünden Felix'e kaydı ve parmağını onun çenesinde gezdirdi. "Son derece güzel bir sevgilim var... Onunla yetinmeyecek olursam da sen varsın. Bir kişiye daha hayatımda yer açacak kadar kafayı yemedim henüz. Bu kadar aksiyonu kaldıramam."

Minho'nun cevabı Hyunjin için hem isyankar hem de mutluluk vericiydi. En azından Minho'nun kendisi için hayatında bir yer ayırdığını öğrenmişti.

"Niye gülümsüyorsun?"

"Gülümsemiyorum." dedi siyah saçlı. Kendini biraz geri çekip saçlarını eliyle geri taradı ve yüzündeki gülümsemeyi silmeye çalıştı. Hedefi sadece Minho'yu kendisine aşık etmekten şimdi neden onun ilgisine karşı ciddi anlamda mutlu olduğunu anlamıyordu. Her şey sanki çok hızlı gelişiyordu.

"Hâlâ gülümsüyorsun."

"Hayır." dedi Hyunjin. Dizinde başı olan Felix'in kırmızı saçlarını birkaç kez okşayıp başını Minho'nun omzuna bıraktı.

Last Night | Minlixjin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin