15. Çünkü beni istemiyor.

2.5K 299 227
                                    

Yorum ve oy 🤧
______________________________

Sevgilisini kucağına yerleştirdi Minho. Bugünkü sevişmelerinde ne olacağı bir bakıma hepsi için merak konusuydu. Minho, Hyunjin'in kendisine olan bakışlarını hiç umursamamak için kendine uyarıda bulundu. Ne de olsa onun kırılmış olmasını umursamak için en ufak bir sebebe sahip değildi.

Hyunjin'e göz kırptı ve onun gözlerini devirmesiyle sevgilisine yaklaşıp kırmızı saçlıya uzun soluklu bir öpüşme hediye etti. Ellerini onun hâlâ nemli olan saçlarından geçirip dudaklarımı sertçe emindi.

Felix için bu son derece tatmin ediciydi. Minho'nun kendisiyle ilgilenmesi haricinde hiçbir şeyi umursamıyordu. Sert ya da yumuşak olması onun için sorun değildi. Sevgilisinin öpüşüne karşılık verirken kollarını onun boynuna doladı.

Kahverengi saçlı ellerini hafifçe aşağı kaydırdı. Eli onun sırtında gezindi ve en son da kalçalarının altına kayıp onları sıktı. Bu hareketi kırmızı saçlının derin bir inleme bırakmasına daha sebep olurken Minho dudaklarını aşağı kaydırdı.

Tenini onun teninde gezdirdi ve vücudunun birçok yerine öpücükler bıraktı. Hyunjin'in kendilerine katılmak için harekete geçmesini bekledi ama uzun olan hiç bunu yapacakmış gibi görünmüyordu. Üstelik bakışları iğneleyici ve küfür eder gibiydi.

"Sen öylece duracak mısın?" dedi Minho. Yanını patpatladı. "Ne için geldiğini unuttun sanırım."

"Siz devam edin." Bozmamaya çalıştı Hyunjin. Kalkıp bir an önce gitmek ve olanlara son vermek istedi. Minho sinirlerini tamamen bozmuştu. Bu haldeyken nasıl ruh halini değiştirebilirdi ki? İçindeki öfkeyi zar zor hapsediyordu.

Elleri düğmelerine gidip gömleğinin düğmelerini ilikledi ancak Minho o daha kalkmadan Felix'i kucağından indirip siyah saçlıya yaklaştı.

"Hadi ama hiç şakadan da mı anlamıyorsun?"

"Sinirlerimi bozuyorsun." dedi Hyunjin. "Şu an seninle sevişmek değil seni dövmek istiyorum."

"Çok açık oldu bu."

"Gururun kırılmadı umarım. Yakışıklı olabilirsin ama çok kötüsün."

"Sen benden daha kötüsün." dedi Minho.

Sessizlik içinde onları izleyen Felix olayın sonunun nereye varacağını tahmin dahi edemiyordu. Üstelik onların niye birden tartıştıklarını da anlamıyordu.

"Ben kötüyüm öyle mi? Ne yapmışım ben?"

"İlişkimize dahil olmak için yapmadığın şey mi kaldı?"

Güldü Hyunjin. Yumruk haline gelen ellerini Minho'ya karşı kullanmamak belki de ilk defa ona bu kadar zor geldi.

"Felix gayet aklı başında biri. İsteseydi beni geri çevirirdi. Ama sende bulamadıklarını bende bulabildiği için beni kaybetmek istemedi."

"Kes sesini." dedi Minho. Kaşları çatıldı. Çenesini öfkeyle sıktığı her halinden belli oluyordu.

"Doğruyu söylediğim için bu kadar alınmanı anlıyorum."

Olduğu yerde konuşmak için fırsat kollayan Felix, Minho'nun siyah saçlıya doğru ilerlemesiyle hemen onların arasına geçti. Göz göre göre Minho'nun, Hyunjin'i hırpalamasına izin verecek değildi.

"Kendine gel Minho, sakin ol."

"Bırak en fazla ne yapabilir ki?" dedi Hyunjin. Felix'i belinden çekerek yatağa oturttuğunda Minho sabır dilenircesine ikisine baktı. Hyunjin kendisine meydan okuyor, Felix de onu koruyordu.

Last Night | Minlixjin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin