BIÇAKLANMA

16K 849 166
                                    

Bölümü algoritto 'a ithaf ediyorum. 👉❤👈

***

Ali'den.

Tolganın beni öpmesinin üzerinden yaklaşık iki saat geçmişti ve ikimiz de tek kelime etmemiştik. Odada ölüm sessizliği vardı ve ne yapacağımı bilmediğim için tavanı izliyordum.

Dudaklarım ve yüzüm alev almış gibiydi...

Aramızdaki sessizliği bozan kapının tıklanma ve ardından da açılma sesi oldu. İçeri giren doktora kurtacımmış gibi büyük bir umutla baktım.

Aslında düşününce kurtarıcımdı zaten. Düşünmemeye çalıştım.

"Kendinizi nasıl hissediyorsunuz?" diye sordu elindeki kağıtlara bakarken.

"İyiyim, sadece yorgun hissediyorum."

"Tahlilleriniz temiz çıktı, eve gidebilirsiniz. Ama zamanında uyumayı ve stresten uzak durmayı unutmayın." dedi gülümserken.

Ben de zorlukla gülümsedim ve onu kafamla onayladım. Odadan çıktığında yatakta yavaşça doğruldum. Tolga da direkt ayağa kalkıp yanıma gelmişti.

Yarım saat sonra hazırlanıp hastaneden çıkmıştık. Tolga beni eve bırakmayı teklif ettiğinde onu reddetmedim. Bu yorgunlukla otobüse binersem muhtemelen bayılıp kalırdım.

Yola çıktığımızda gözlerim kapanmak için savaş veriyordu adete. En sonunda pes edip eve varana kadar uyumaya karar vermiştim.

Ne kadar zaman geçti bilmiyordum ama yanımdaki beden beni yavaşça dürttüğünde gözlerimi açtım irkilerek.

Tolga uyandığımı anlamış olmalı ki arabadan inip benim oturduğum tarafın kapısını açtı. "Hadi, gel." dedi eliyle dışarıyı gösterirken.

Arabadan indiğim ilk saniyede bedenim havalanmıştı. Gözlerim şokla açılırken Tolganın beni kucağına aldığını anlamıştım. İnmek için itiraz bile edebilecek hâlim yoktu.

***

Eve geleli 20 dakika olmuştu. Arabadayken deli gibi uykum gelirken şu an cin gibi hissediyordum. Tolga ise karşımda yayvan bir şekilde oturmuş televizyonda 'Kuaförüm Sensin' diye bir programı izliyordu.

Telefonum çaldığında kimin aradığına baktım. Emirin kız kardeşi -Esra- arıyordu. Kaşlarım çatıldı.

Telefonu açtığımda karşı taraftan Esranın ağlama sesleri geliyordu. Oturduğum yerde vücudumu düzelttim.

"Esra?" dedim sorgular bir tonda.

"Ali..." dedi hıçkırıklarının arasından. "Ali abi, babam abimi bıçakladı."

Biraz durdu ve yeniden ekledi, "Durumu çok kötü ve kan bulamıyoruz." dedi ağlaması şiddetlenirken.

Söylediği şeylerin etkisiyle olduğum yerde donup kalmıştım. Telefonu yavaş yavaş kulağımdan çektim ve Tolgaya döndüm. Yüzümün bembeyaz olduğundan emindim.

Tolga çatık kaşları ile bana bakıyordu. "Ne oldu?" diye sordu ayağa kalkarken.

Kalbimi kocaman elleri olan birisi sıkıyormuş gibi hissediyordum ve nefes alamıyordum.

"Emir," dedim zorlukla çıkan sesimle. "Emir bıçaklanmış."

___

Emiri öldürmeden rahatlamayacağım gibi eöeçdösçödşüğdkdödçös

Artık mutlu olun yeter yav SEVİŞİN

DÖVMECİ -GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin