YARA

5.8K 408 59
                                    

Bu bölümü, bxbokumayageldm zaferbey12 akaqy09 bumbeyarraa Cutiekittzy gulayy37 gorunmez1777 ithaf ediyorum. 💕🌸

-

Yazarın anlatımıyla...

Ali kanepede Tolganın yanına geçip direkt dizlerine uzandı. Cansu ve Murat'tan 'ooo' nidaları yükselirken Emir sessiz kalmıştı.

"Kanka, bence sen benim önerdiğim doğum günü hediyesini bir tekrar düşün." diye göz kırptı Cansu.

Ali ona kızmakla meşgulken Emir ayağa kalktı ve yavaş adımlarla lavoboya ilerledi. Murat hariç kimse onun yanlarından kalktığını hissetmemişti bile.

Lavoboya girer girmez kapıyı bile kapatmadan kendini aynanın karşısına attı. Gözleri dolmuştu. "Benim ne işim var burada..." diye fısıldadı. Kendiyle savaş veriyor gibiydi.

Aklına Ali'nin ona da sarılışı geldiğinde gözlerinden bir damla yaş aktı. Anılarını özlemişti, eski mutlu günlerini özlemişti.

Dizlerinin üzerine, soğuk fayansa çöktü gözyaşları akmaya devam ederken. Eliyle yüzünü kapatmıştı direkt. Kendi gözyaşlarını kendinden gizliyor gibiydi.

Murat, Emir odadan çıkarken bir şeylerin iyi olmadığını farketmişti. Yüzündeki gülümseme anında solarken "İki dakikaya geliyorum." dedi ve cevaplarını beklemeden Emirin ardından ilerledi.

Kapıya vardığında içerideki çocuğun zorlukla duyulan iç çekişleri kulağına dolmuştu. Ağladığını anladığında tereddüt etse de açık olan kapıyı yavaşça araladı ve içeri girip kapattı.

"Emir." Muratın sesini duyduğunda Emir direkt ayağa kalkıp kendini toparlamaya çalışmıştı. Ani hareketiyle başı döndüğünde elini duvara koyup durdu birkaç saniye.

"İyi misin?" Murat elini onun omzuna koyarak endişeli bakışları ile sorduğunda sulu gözlerini ona çevirdi. Kafasını sallamakla yetinmişti.

"Gel şuraya." dedi Murat ve yeniden ikisinin de yere, fayansa oturmasını sağladı ve sırtlarını duvara yasladı. Bir saniye bile düşünmeden kolunu Emirin omzuna atmış ve onu kendine çekerek yan bir şekilde sarılmıştı.

"Ağla." dedi yavaş bir sesle. "Gerçekten bu şekilde bir şeyleri çözmek mümkünse ağla, Emir."

"Murat..." ağzından bir hıçkırık kaçarken kendini durduramamıştı. "Ben hiç iyi değilim sanırım."

Murat birkaç saniye dursa da sormaya cesaret edebilmişti. "Ali mi?" diye sordu sakin bir tonda.

"Evet. Ben... Ben ona hâlâ aşığım sanırım." dedi Emir ve yüzünü bastırdı sarıldığı omuza.

"Ona âşık değilsin, Emir. Onu takıntı hâline geti-" sözü hırsla kendini geri çeken çocukla bölünmüştü.

"Neden herkes böyle söylüyor?!" sesini yükseltmişti belli belirsiz. "Nedir bu her âşığım, seviyorum diyene 'bu aşk değil, takıntı' deme sevdası? "

"Benim canım yanıyor, Murat. O hissi ben yaşıyorum. İster takıntı de ister başka bir şey. Ona hâlâ aşığım. Ona takıntılı olsaydım ona engel olurdum. Ama ben sevdiğine kavuşsun istedim. Mutlu olsun istedim. Neden biliyor musun? "

"Çünkü onu gerçekten seviyorum."

Cevap beklemeden kapı koluna attı elini. Hoş, şu an vereceği cevap hiç umrunda değildi. Dudakları son bir kez aralandı;

"Eğer olur da akıllarına gelecek olursam annem aradı dersin. Gitmem gerekiyor." Murat kendinden bağımsız bir şekilde kafasını sallarken kapıyı açıp gitmişti.

Olduğu yerde birkaç dakika düşündü Murat başını ellerinin arasına alarak. Bir şeyler yapmak istiyordu. Emirin yüzünün de diğerleri gibi gülmesini istiyordu.

_____

Bu bölüm, Emir'in kitabı için atılmış bir temeldi...

Gelecek bölüm final... :")

DÖVMECİ -GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin