Hayat Dersi -Reverse Falls- *Bitti*

4. Bölüm: Ortak

(Bazı bölüm ve olayların sırasını yok sayabilir veya değiştirebilirim. Zaten bu bölüm geçiş bölümü niteliğinde olacak. Haberiniz olsun.)

Mikel yeni gününe yalvararak başlamıştı. Sabah olduğunda Telepati Çadırında çalışmak için Mason ile konuştuğunu Bud Pines' a söylemişti ve aldığı cevap:

"ASLA OLMAZ! ASLA O KENDİNİ BEĞENMİŞ VE İĞRENÇ GLEEFUL AİLESİ İLE EN UFAK BİR ZAMAN DİLİNİMDE BİLE BİR ARAYA GELEMEZSİN! ASLA!" olmuştu.

Şimdi ise Mason' un ve Mabel' ın Stan kadar kötü olmadığını ve gösteride onlarla beraber olacağından Stanley Gleeful' dan sadece para alacağını anlatmaya çalışmıştı ve aldığı cevap:

"MÜMKÜNATI YOK! GLEEFUL, GLEEFUL' DUR! O İKİZLERİ SERSEM AMCALARI YETİŞTİRDİ! BEN ONLARI FAZLASIYLA İYİ TANIYORUM VE HEPSİ AYNI! O APTAL GLEEFUL' LARIN PARASINA FALAN DA ASLA DOKUNMANA İZİN VERMEM!" olmuştu.

İşte bu sınırdı! Bud Pines modern dünyanın yeni bir tanrısı haline gelmiş olan paraya tapıyordu ve herhangi bir yolla kazanılmış para hayır diyorsa bu onun son sınırıydı.

Mikel' de bunu bilerek susmuştu. Pines' lar ile ilk kez tanışıyordu ama onları genel olarak tanıyordu. Annesi onlardan yolda bahsetmişti ve umursamıyor gibi gözükse de dediği tüm kelimeleri dinlemişti. Ve şimdi de kulübenin çatısına çıkmıştı.

"Merhaba dostum." dedi kulübe çalışanlarından biri olan Robbie yanına gelerek. "Bay Pines ile olan kavganız kötüydü galiba?" diye sordu Robbie bastıramadığı merakıyla.

"Neden Gleeful' lardan bu kadar çok nefret ediyor anlamıyorum! Mason ve Mabel iyi arkadaşlar." dedi Mikel elindeki kozalağı sertçe ileriye fırlatırken.

"Onları tanımadığına eminim." dedi Gideon da yanlarına gelirken. "Babam seni çağırıyor bu arada Robbie." dedi Gideon.

"Yine mi!" dese de Robbie kaytaramayacağını anladığından aşağıya inmeye koyulmuştu. Onun aksine Melody hazır bir şekilde aşağıdaydı.

Gideon da peşinden gidecekti ama "Sen Gleeful' ları tanıyorsun sanırım?" diyen Mikel ilgisini daha çok çekince onun yanına gitmişti.

"Fazlasıyla tanıyorum hem de. Babamın bu nefreti benimde ilgimi çekmişti ve Gleeful takıntım oluşmuş olabilir bir süreliğine." dedi Gideon öğrenmek için yaptıkları aklına gelince gülmüştü. "Galiba onların iğrenç gerçeklerini tuhaf karşılamama sebebim benimde pek iyi olmamam."

"Nasıl?" dedi Mikel kafası karışarak. 

"Haneye tecavüz suç sonuçta ve bunu pek çok kere yapmışlığım var." dedi Gideon önemsemeyerek. "Hepsi de gerçekler içindi sonuçta."

"İyi bari." dedi Mikel rahatlamayla. "Bir katili daha kaldıramazdım sanırım."

"Bekle, onların ne yaptığını biliyor musun?" dedi Gideon şaşırarak. "Peki tılsımlar? Şeytan? Günlükler?" dedi hemen hızlıca.

(Burada Will Gideon' a yine yardım ediyordu ve onunla konuşuyordu ama Gleeful' lara olan nefretinden değil, Gideon' un da onun ve Mikel gibi bir "ucube" oluşundan kaynaklı. Yani onu da yanına çekmek istiyordu. Ama çorap operası bölümü oldu ve Will Gideon' u kandırıp bedenini ele geçirdi. Gideon' un Will' e olan güveni tamamen gitti.)

"Evet. Hepsini biliyorum ve Will ile bizzat tanıştım. Çok konuşkan biri kendisi ve uzun uzun anlattı bana şu 'zihin' olaylarını. Tılsımları da gördüm. Will' de ve ikizlerde var. Günlükleride gördüm. Mason ve Will' de vardı." dedi Mikel aklına takılanların cevabını alabilmeyi umarak.

"Will' de birinci günlük, Mason' da ikinci günlük ve bende de üçüncü günlük var." dedi Gideon günlüğünü çıkartıp Mikel' e uzatırken.