15. Bölüm: Gleeful'lar

18 3 0
                                    

"Merhaba Çam Ağacı!" Gideon' u karşılayan kapıyı açan nazik gülüşlü Will' di.

"Mikel nerede Cipher?" dedi Gideon Will' i ittirerek içeri geçerken. "Neler döndüğünü öğrenmek için geldim sadece. Burada bir saniye kalacak tahammülüm bile yok."

"Buraya karşı çok ön yargılısın Çam Ağacı." Will üzgünmüş gibi surat asarak. "Aslında sandığın kadar kötü değiliz."

"Biliyorum." dedi Gideon ve yönünü birden şeytana çevirdi. "Düşündüğümden çok daha kötü ve iğrenç olduğunuza eminim."

Will sahte üzün yüzünü yok edip yerine ifadesiz suratını takınırken Gideon' a bakıyordu ama Gideon yine de geri durmadı. 

Will' den korkmuyordu, şeytanın gücü onu korkutmuyordu. Ona daha önce kansada karşı çıkmayı başarmış ve onu yenmişti, bunu yeniden yapabilirdi. Onun zayıflıklarının farkındaydı ve bunları ona karşı kullanmakta tereddüt etmezdi.

"Fazla cesursun Çam Ağacı." dedi Will ifadesiz yüzünü koruyarak. "Ya da sadece çok iyi bir oyuncusun." Şeytan durduğu yerden havalanarak Gideon' a bakarken çocuğun etrafında onu dikkatlice süzerken bir tur attı.

Diğerlerinden farklı bir şey görüyordu ufak çocukta, iyi biri gibiydi. Bir kahraman gibi ama aslında bunu istemediğin biliyordu. Babasını kötü adam benimseyerek iyi şeyler yapmaya, ona zıt olmaya kendini programlamış bir çocuktu sadece.

 Will işte bunu anlamıyordu: O iyi biri olmak istemiyordu ama neden iyi şeyler yapmaya çalışıyordu?

İnsanların bu yönünü hiç anlamıyordu, hep düşüncelerini saklıyor, yalan söylüyor ve istemedikleri şekilde davranmaları gerekiyordu. Yasal kurallar, ahlaki kurallar ya da toplumdaki yazılı olmayan kurallar bunu gerektiriyordu. Her şeyi bir yasaya, bir amaca bağlamaya ve bu amaca göre diğer şeyleri ona uyarlamaya çalışıyorlardı.

Bunu istemiyorlardı, o halde nedendi bu amaç? Niye kendilerini kısıtlıyorlardı? İyi olmak neyi değiştirecektti?

Onları cennete mi götürecekti? Ah, bunun ne önemi vardı? Cennetin varlığı bile şüpheliyken, ufacık zihinleri böyle soyut ve kutsal şeyleri kavramazken neden buna çalışıyorlardı?

Neden bir şeye inanmak istediklerini de anlamıyordu Will. Onlardan güçlü birine inanma, bağlanma ve ondan emir alma ihtiyacı hissediyordu pek çok insan, zayıf kölelerdi sadece onlar, kullanılmaya mahkum ve asla iyi bir şey ha etmeyen köleler.

Ama bazı kişiler vardı, zincirleri yıkanlar, kurallara karşı çıkanlar. Asiler. Kendi yasalarını kurmaya, bozulmuş tüm düzeni yerle bir ederek yerine kendi iktidarlarını yapmak isteyenler. Bir amaç uğruna asi olanlardı bunlar elbette, elindekileri kullanarak daha fazlasını isteyenler. O dahi kişiler özellerdi. 

Will' in yüzyıllar boyunca yardım ettiği kişilerdi bunlar. Yardımına layık kişiler. Ama hepsi bir yerden sonra asıl ulaşmaları gereken amaçlarından sapmışlardı. Bozulmuş ve diğer köleler gibi olmuşlardı. Will buna çok öfkelenmiş ve onları yok etmişti. Artık yaşamaya hakları yoktu. 

Ama bunlardan biri, amaçlarından sapmayan ve bunlar için her şeyini feda edebilecek biri, biricik sevgilisi Stanford hala hayattaydı. O diğerlerini aksine kaybetmemişti, kazanmış ve Will onu ödüllendirecekti. İstemeden ona olan yardımları için hak ettiği ödülü verecekti. Tüm evren onun olduğunda, her bir zayıf canlı ayaklarına kapandığında yanında olacaktı. Yanında olmaya layık tek kişi oydu.

Yine de hala güvenebileceği kişiler istiyordu Will, Tuhafdaşlar güzel bir orduydular ama güveni çok hak etmiyorlardı. Zodyak üyelerini bu yüzden yanına istiyordu. Gideon' a da bunun içinde yardım etmişti. Mikel Zodyak üyesi değildi, kehanetin bir parçası değildi ama o çok tanıdık geliyordu Will' e. Hatırlamakta güçlük çekiyordu ama onunda bir şeyi başaracağını biliyordu. Bir kilit noktası olduğunu. Bunu hala çözememek onu kızdırsa da çocuk, ona çok güvenmese de Stanford' a tam olarak hayrandı ve bu işine yarayacaktı.

Hayat Dersi -Reverse Falls- *Bitti*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin