2. Bölüm: Farklı

74 5 137
                                    

Mason konuşmasını en sonunda kestiğinde Mikel' in hayranlıkla malikaneye baktığını fark etmişti.

"Güzel ev değil mi?" dedi Mason gururla.

"Ev mi? Bu evse benim yaşadığım evim ne anasını s't'yım!" dedi Mikel hayran bir halde hala malikaneye bakarken. "Dost seçimimi mükemmel yaptığıma kanaat getirdim." 

Aslında ailesiyle yaşadığı ev kötü değildi. Bir apartman dairesi olunca haliyle küçük oluyordu ama karşısındaki malikane hem büyüklüğü hem de görünümüyle tam bir şaheserdi.

"O kadar emin olma. Kardeşim takıntılı bir deli, amcam katı ve kuralcı bir zorbadır. Bir de bir yardımcımız var. O daha çok tuhaftır. Fazlaca tuhaf." dedi Mason son cümlelerde yardımcılarından bahsederken öfkeli bir halde.

Onun için bu malikane sadece cehennemin dünyadaki bir ön gösterimiydi. Ama yine de idare ediyordu ve "evinden" memnundu. 

Amcasına alışmış ve onu idare etmeyi, daha çok cezalarından kaçmayı, başarabiliyordu. Kardeşini ise takıntılı bir deli oluşundan dolayı seviyordu. Ama yardımcılarından pek emin değildi. Onu beceriksiz bir çocuk olarak görüyordu. İşe yaramaz bir aptal. Ama yine de bu ona saçma geldiğinden emin olamıyordu. Sessiz olarak en iyi bildiği kendisi ve Gideon vardı ve onlarda hep bir iş peşindeydiler. Şüphelerinde kendince çok haklıydı ama aynı zamanda onu umursamakta istemiyordu.

"Umurumda değil. Onlarla iyi anlaşacağıma eminim. Şu yardımcınız en iyiniz gibi. Tabii  senden sonra dostum." dedi Mikel Mason' un anlına düşen saçlarını geriye atarak severken. "Doğum leken tuhafmış Dip." dedi Mikel Mason' un doğum lekesine daha dikkatle bakarak

"Dip?" dedi Mason kafasını ondan kurtarıp saçlarını yana atarken.

"Big Dipper (Büyük Ayı) işte. Dipper, Dip. Bundan sonra sana Dip diyeceğim ufaklık." dedi Mikel keyifle kapıya yaklaşırken.

"Mabel ile çok iyi anlaşacağına eminim Mikel. O da bana lakap takıp duruyor. Dip, Dipdip, oyunbozan, inek, sıkıcı, doğum lekesi, kardeş bozuntusu, Gleeful, kopya, erkek kopya, genetik ve daha pek çok şekilde seslenip duruyor. Beni deli etmekten başka işi yok." dedi Mason şikayet etse de öfkeden uzak bir sesle. 

Kardeşini seviyordu. Farklı oluşlarını seviyordu. Onlar birbirlerini lanetleyerek anlaşıklardı. Farklıydılar ve bu özeldi. Onlar diğer çocuklar gibi değildiler.

"Vav! Kız kardeş sorunlarından senden haddini alıyorsun anlaşılan. Eski dostumda öyleydi, kız kardeşinden şikayet edip durur ama ona biri en ufak bir şey söylese o kişinin yüzünü darmadağınık hala getirirdi." dedi Mikel. "Ama şanslısın ki artık senin de bir abin var ufaklık." dedi ardından iki eliyle kendini işaret ederken.

"Bir abi... Kız olmadığı sürece her türlü kardeşe razıyım. Kızlar çekilmiyor." dedi Mason keyifli bir sesle ama ardından yüzünde meraklı bir ifade oluştu. "Ama neden eski dostum dedin ki?"

"Artık dost değiliz de ondan. Saçma bir konu için son arkadaşımı kaybettim işte." dedi Mikel umursamaz bir ifadeyle.

Gerçekten artık alışmıştı dostlarını kaybetmeye. Bu ilk kaybettiği dostu değildi sonuçta. Geriye kalan son arkadaşıydı ve onu da kaybedeceğini tahmin ediyordu zaten. Sosyal biriydi ve arkadaş edinmek onun için zor değildi. Şimdiden Mason vardı bile! Ama yaz sonuna kadar onu da kaybedeceğine emindi. Hep olan şeydi buydu.

"Yani ben senin şimdilik tek dostunum?" dediğinde Mason başıyla onu onayladı Mikel. "Sende benim ilk ve tek dostum olduğuna göre sorun yok değil mi?" 

Mikel' in umursamaz ifadesi yerini tekrar keyfe bırakırken.

Mason kapıyı çaldığında kapıyı açan kişi yardımcıları olmuştu. Mavi uzun saçları ve Mason' un teni gibi fazlaca açık bir teni vardı. Mavi saçları sol gözünü kapatıyordu ama sağ gök mavisi gözü onların üstündeydi. Simsiyah bir takım vardı üstünde, parmakları da yüzüklerle doluydu ve boynunda bir zincir vardı, siyah gömleğinin açtığı üst düğmelerinden gümüş zinciri belli oluyordu. Saçlarını da arkasından gümüş bir tokayla bağlamıştı. Parmağındaki yüzüklerden birinin Mason' un tılsımı gibi masmavi bir şekilde parladığını fark etti Mikel. Ayrıca elinde üstünde "1" yazan mavi ve altı parmaklı gümüş bir el şekli olan bir kitap vardı. Onları görünce kitabı mavi alevler içinde yok etmiş ve siyah eldivenli elini arkasına alıp onları selamlamıştı.

Hayat Dersi -Reverse Falls- *Bitti*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin