İçimden kendi kendime lanet okuyordum. Okadar yol geldikten sonra yine başladığımız yere dönmek şaka gibi geliyor. Hepsi o Kılıçlı kız Yüzünden o gelmeseydi bunlar olmayacaktı. Lanet olsun ya of. Yine 6 saat geçti sonunda yine Atlanta'ya geldik. Hikayenin başına döndük. "Atlanta" diyince aklıma evimiz, Joe,babam,hastane ve göktelenler geliyor. Artık bu şehire girmekten korkuyorum. Artık Atlantaya geldik birde ne göreyim Taylor'un ve benim babamın öldüğü hastahane. Ayrıca Beth ile tanıştığım hastahane. Gittikçe ilerliyorduk. Tam o herşeyin başladığı Taylor ile tanıştığım yere geldim. Taylor ile birbirimize. Baktık. Sonra Michonne'ye sordum
Tommy:
-Daha ilerleyecek miyiz?Michonne:
-Evet Atlanta'nın başına gideceğiz.Bir anda annem ve benim boğazımız düğümlendi. Çünkü eskiden orada yaşıyorduk.
Biraz daha geçtikten sonra Michonne'nin bizi getirmek istediği yere geldik. Ama ama ama burası bizim evimizdi... Hatta bizim sitemizdi... Biz beyaz bir villa'da oturuyorduk. Daha doğrusu bu sitenin adı "Beyaz Villalar" her ev beyaz. Sitemizin güçsüz Duvarları vardı Ufacık bir yumrukla kırılacak kadar güçsüz. Ama şimdi tel örgülerle kaplı Taşlı duvarlar vardı. Aman Tanrı'm bu nasıl olur? Michonne bizi yanına çekti ve anneme:
-Ne oldu bayan?Annem:
-Biz eskiden oğlum eşim ve...Michonne:
- Vali'ye dikkat edin.Tommy:
-Vali kim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The walking dead
Fanfiction"Bir yılda herşeyini kaybettiğini düşün,canın acımaz mı?" Dünyayı zombiler sarıyor,her şey yeni başlıyor... HARRY-TAYLOR DEMİLEY288