6.Bölüm:

439 24 76
                                    

G.K. Son özel bölümünü de yayınladım artık tek ilgilendiğim kurgu "Takipçi" olucak :))

Okula doğru ilerlediğimde çatık kaşlarımla etrafa baktım. Kim olabilirdi Selinin konuştuğu kişi o muydu acaba?

Hırsla Arzuya döndüğüm de zaten arkamdan geldiğini fark ettim.

"İnanamıyorum"dedim hayretle. "Nasıl olurda söylemez böyle bi ihtimali düşünemez"dedim.

Arzu sakince yüzüme baktı ardından gülümseyip konuşmaya başladı.

"Saçmalama herşey çok ani gelişti biz sorana kadar ya da böyle bi ihtimali düşünene kadar o tahmin bile etmemişti bilerek olmadığı kesin panter"dedi.
"Peki"dedim gerginlikle.

Arzu elini omzuma koyup merdivenlere doğru döndürdü.

"Gerginsin haklısın, ama bize yansıtma güzelim her daim yanında olduğumuzu biliyorsun"dedi güven vererek.  Gülümsedim o an bütün enerjim geri gelmiş gibi hissettim.

"İşte böyle"dedi gülümseyerek.

Merdivenleri çıkmaya başladığımda iki kişinin koşarak bize doğru geldiğini fark ettim. Kenara çekileceğim sırada çocuğun bana çarpması bir oldu.

"Yavaş!"diye bağırdım canımın acısıyla.

Çocuk arkasına bakmadan koşmaya devam etti. Hırsla merdivenleri inip gittiği yöne doğru ilerledim. Arzu ne kadar arkamdan bağırsada takmadım. Çocuk kenarda duruyordu kolunu tutup kendime çevirdiğimde sinirle bağırdım.

"Ne yaptığını sanıyorsun dingonun ahırı mı burası?"dedim. Çocuk afallamış surat ifadesiyle suratıma bakmaya devam etti.

"Anlamadım?"dedi.
"Koşuyorsun çarpıyorsun bide özür dilemiyorsun koskaca adam mısın yoksa küçücük ilkokul çocuğu mu?"dedim hiddetle.

Çocuk hala tuttuğum kolunu ellerim arasından kurtardı.

"Özür dilerim inanın fark etmedim bile"dedi sonra gülümsedi. "Bu kadar tepki vermenin sebebi sadece özür dilemedim diye mi yani?"dedi.

Afallamış şekilde suratına bakan taraf ben olmuştum. Gerçekten sadece özür dilemedi diye mi bu kadar tepki vermiştim?

"Bilmiyorum"dedim ifadesizce.
"Ne yani sen hakkını arayan bi kadın mısın yoksa sadece ilkokul çocukları gibi sırf çarptım diye ağlayacak kız çocuğu mu?"dedi gülerek.

Çok güzel laf sokmuştu. İfadesizce suratına bakmaya devam ettim. Diyecek bir şeyim yoktu. Arkamı dönüp yürümeye başladım.

Bir Yeni Mesaj!

Telefonumun titremesiyle dikkatim dağıldı ve merdivenleri çıkmak yerine durdum.

"Bana olan sinirini ve öfkeni
başkalarına yansıtma GÜN IŞIĞI:)"

Gerçekten mi? Bide izlemiş miydi? Sıkıntıyla nefes verip merdivenleri çıktım. Sınıfa girdiğimde profesörün çoktan girdiğini ve hiç vakit kaybetmeden dersi anlattığına şahit oldum. Bu gün herşey üst üste gelmeye devam ediyordu.

Bugün öğleden sonra dersimiz yoktu. Sadece dört derslik bi zaman kavramı içersindeydim. Kapı çalındığında hepimizin bakışları kapıya yöneldi.

"Profesör dersinizi böldüğüm için lütfen beni bağışlayın müdür Hazan Kayaları odasına bekliyor"dedi.

TAKİPÇİ +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin