KUZENİM | JEON JUNGKOOK (TAMAMLANDI)

YENİ DOSTLUKLAR

3.ders başlamıştı. Sınıf hocamız ile arkasından onu takip eden dört erkek öğrenci sınıfa girdiler. Ayağa kalktık.

"Oturun çocuklar."

"Kim bunlar?"

Dedi Jimin Taehyung'u merakla dürterek.

"Ne bilimm bee. Ben kendi derdime düşmüşüm zaten."

Deyip göz devirdi Tae.

Hoca oturduğu sandalyeden kalkıp, sınıfta dolaşmaya başladı.

"Yeni öğrenciler görüyorum."

Deyip tahtanın önünde ayakta duran öğrencilere bakıp sırıttı . Kendine özgü lanet sırıtışı vardı.

"Ee anlatın bakalım çocuklar, tanıtın kendinizi."

Hepsi kendini tanıştırdıktan sonra hoca uzunca onları süzüp nihayet konuştu.

"Geçin bakalım boş bulduğunuz yere."

Ön sıramız boştu. Önden gelen iki kişi oturdu. Diğerleri de bizim yanımızdaki olan sıraya isteksizce oturmuştu.

"Umarım önceki okulunuzda yaşadığınız gibi burada da öyle bir tatsızlık yaşamayız."

"Bizde öyle umuyoruz hocam."

Dedi içlerinden biri.

"Evet çocuklar açın kitaplarınızı.Sayfa 43'te kalmıştık. "

Öndekilerin kitabı yoktu. Birisi umrunda değilmiş gibi başını sıraya dayadı. Diğeri ise sağa sola çaresizce bakıyordu. Kimseyi tanımadığı için de konuşmuyordu.

"Kitabın birini okumaları için verelim."

Dedim prensime.

Önümüzdeki 'mint yeşili' saçlı olanın omzuna dokundum. Başını dayadığı sıradan kaldırıp, arkasına dönüp baktı.Allah'ım kedi gibi minnaktı, dolgun yanaklarıyla çok tatlıydı. Kitabı uzattım. Kaşlarını kaldırıp,

"Teşekkürler."

Dedi gülümseyip, yanındaki de aynı şekilde dönüp teşekkür etti.

Arkama dönüp kitabı inceleyen Jimin'e seslendim.

"Kitabın birini onlara verin."

Deyip fısıldadım. Başını onaylayarak salladı.

"Dikkatli takip edin . Hoca çatlağın tekidir."

Diye fısıldadı Jimin. Kitabı mavi saçlı olana uzattı. Dostça gülümseyerek.

"Eyvallah."

Deyip uzatılan kitabı alıp gülümsedi. Yanaklarındaki derin çukuru ilgi çekiciydi. Sanki biri parmak boğumuyla oraya sert bir baskı uygulamıştı.

Ders bitti. Çok yorgundum. Başımı sevgilimin omzuna yasladım.

"Yoruldun mu?"

Dedi yüzüme bakarak.

"Hıhı."

Dedim başımı yorgunca sallayarak.

"Bişey yemiyorsun."

"Sabah o kadar çok yedim ki, çatlayacaktım sayenizde."

"Seni çok özledim."

Dedi.

"Yanındayım yaa."

Deyip güldüm.

"Olsun yinede özledim."