GİZEM'İN DOĞUM GÜNÜ

992 180 84
                                    

Levent bir sonraki gece tekrar geldi. Bu sefer pizza yemeğe gittik. Onunla beraberken gerçekten çok eğleniyordum.

Hatta hayatımda belki ilk defa, gece dışarı çıkıp, vukuatsız bir şekilde eve dönmüştüm. Sihirli bir değnek değmişçesine, normalinde çevremde bitiveren manyakların hiçbirisi, onunla beraberken çevreme uğramıyordu. Gülmekten yanaklarım ağrıyor, zamanın nasıl geçtiğini anlamıyordum. Alışması kolay biriydi ama bence aramızda olması gereken o çekim yoktu. Benim için çok iyi bir dost, arkadaştan öte olamazdı. Peki ya onun duyguları? İşte ondan da çok emin değildim. Zamana bırakmaya karar verdim.

Ertesi gün metroda Funda ile burun buruna geldim. Kaçmak ister gibi bir hali vardı da yüz yüze kalınca kaçamadı.

— Selam Funda, görüşmeyeli nasılsın?, diye sordum biraz kinayeli bir şekilde.

— İyiyim sen nasılsın?, diye sordu yüzünü asarak.

— Ben de iyiyim sağ ol. Bir şeyler duydum, dedim dayanamayarak.

— Samet'le boşanmamızı duymuşsun. Öyle olması gerekiyordu, dedi boş bir ifadeyle.

— Madem böyle bir niyetin vardı, neden daha önce söylemedin? Biz arkadaş değil miyiz?, dedim içimde biriken kırgınlıkla.

— Ne bileyim Ebru, nedenlerim sana saçma gelebilirdi. Seviyorum hala daha çok seviyorum ama sorumsuz biri Samet. Anne kuzusu. Adam değil, küçük çocuk hala. Ben onu büyütemezdim ki. Ben de problemliyim. Olmadı, olduramadım. O öyle davrandığı için sevgim de şekil değiştirdi. Küçük kardeşim gibi görmeye başladım, diye itiraf etti.

Sevgisi, aşkı bitmişti. Sevgi, aşk biten şeylerse eğer Levent'e bir şans mı vermeliydim? Kendi kendime sorduğum soruyu, kafamı sallayarak kafamdan uzaklaştırıp;

-- Funda bana anlatabilirdin, sizin özeliniz, yargılamak bana düşmez, zaten ben kimseyi de yargılamam, haddim değil. Beni kim yargılasın, dedim üzgün bir şekilde.

-- Biliyorum Ebru sen kimseye karışmazsın da Samet senin de arkadaşın, ne bileyim taraf tutarsın sandım, dedi ellerini iki yana açarak.

Yoksa bu kız resmen beni kocasından kıskanmıştı da ben mi anlayamamıştım? Yok canım benim hüsnükuruntumdur, olur mu hiç? İnsan dostum, arkadaşım dediği kişiden sevgilisini kıskanır mı? Kıskanırsa da bence hiç arkadaş olamamışlardır.

-- Funda ben Samet'i seninle tanıdım. Tabii ki de senin tarafını tutardım, dedim elimde olmadan sesim kızgın çıkmıştı.

-- Biliyorum arkadaşım, sen benim tarafımı tutarsın da işte o an insan kendini suçlu hissediyor, deyince ben de bir ışık çaktı. Bu kız kesin başka birisine kapılmıştı. Kocasıyla da bu yüzden ayrılmış olabilir miydi? Öyleyse uzak durmam gerekiyordu çünkü bu konuda ister istemez, Samet'ten yana olurdum.

-- Funda başka birisi mi var?, diye sordum şüpheyle.

-- Yok da yani annem biz anlaşamıyoruz dedim diye arkadaşlarına haber salmış, beni tanıyan bir arkadaşı da akrabasına göstermiş. Dün akşam tanıştık. Olabilir gibi geldi. Kendi şirketi var. Biliyorsun annem Samet'i hiç istememişti. Ben seviyorum diye inat etmiştim. Bunu annem de beğendi, deyince benim şalterler attı.

-- Kızım adamla annen mi evlenecek, yoksa sen mi? Çok beğendiyse annen evlensin, tövbe estağfurullah tövbe. Kendine gel, seviyorsan evliliğinin arkasında dur, dedim biraz sinirli.

— Ebru artık arkasında durulacak bir şey kalmadı ki. Birbirimize ağıza alınmayacak şeyler söyledik. Ben içimde tuttuğum ne varsa yüzüne kustum. Bu saatten sonra geri dönüş yok. İkimizde ileriye bakacağız. Allah yolumuzu açık etsin, selametle. Hem Ömer benim aklıma daha çok yatıyor, dedi üzgün bir şekilde.

Seni Sevebilir Miyim?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin