Sabah Chanyeol gözlerini telefonunun sesiyle açmıştı, arayan Sehundu.
''Chanyeol zambak katili görülmüş.''
''Ne? Ama zambak katilinden iz yoktu hiç, nerede görülmüş?''
Baekhyun, mutfaktan yanıma geldi. ''Vay vay, Jongin demek.''
''Eski bir parkta. Chanyeol müsaitsen buraya gelebilir misin?'' Baekhyuna baktım. ''Aslında yabancı olmayan tanıdığın birine bakıyorum, Honjoong Minki ve Seonghwa orada mı?'' diye sordum. ''Evet, Kyungsooya söyler misin? Benim operasyonum var.'' Onaylayıp kapattım, Baekhyuna bakınca yüz yüze geldik. ''Yerini biliyor musun?'' diye sordum. ''Oh, hayır beni yanlış anladın galiba Memur Park. Ben bile bilemem yerini, Jongin iyi saklanır neredeyse iz bırakmaz ve kimseye söylemez ne arkadaşlarına ne de ailesine'' dedi.
Kyungsooyu rehberimde buldum.
''Efendim, Chanyeol?''
''Soo Zambak Katilini görmüşler benimle merkezde buluşabilir misin?''
''Senin Kırmızı Kelebek Katili ile ilgilenmen gerekmiyor mu? Zaten dosyan var, bana bırak diğerleri ile hallederim.''
''Ama bir şey olursa bana haber ver Soo, tamam mı?''
''Tamam tamam, iyi günler sana dikkatli ol hala güvenmiyorum ona, sende çok güvenme.''
Baekhyuna baktım, dolaptan çilek çıkarmış karşıma oturmuş yiyordu. ''Tamam merak etme görüşürüz.''
Telefonu kapadım. ''Bana güvenmiyor değil mi şu kalp dudaklı çocuk?''
''Herkes ben değil, ne yaparsın.''
''Sende güvenme bana Memur Park, ben bile kendime güvenemiyorum bazen.''
''Sorun değil, senden korkmuyorum bir şey olursa korkmadan seni durdururum.''
Aniden kapı çaldı, kapıya gidip açtım, donup kaldım. Bana doğrultulan bıçakla ellerimi kaldırdım. Zambak Katili, kapıyı kapadı. ''Memur Park?'' Baekhyun seslenince ses veremediğimden kapıya doğru geldi.
''Selam, Kai.''
Birden Baekhyunun üstüne yürüdü. ''Onu öldürmemi neden engelledin! Senin yüzünden kaçtı. Seni arkadaşım sanmıştım ben!'' Delirmiş gibi bağırdı. Baekhyun, boğazındaki bıçakla oldukça sakin duruyordu. ''Onu öldürmen yararsızdı çünkü, adam zaten öldürmüştü sonrada intihar etmişti gerek yoktu Jongin.''
''Haklısın! haklısın ama onun boğazını kesmeliydim! ben yapmalıydım!''
Baekhyunun boğazını sıkmaya başladı. ''Ama senin yüzünden...!''
''Baekhyun!'' Hızla elindeki bıçağı aldım ama alırken kıyafetim ve karın bölgemin üstüne gelmişti. ''Memur-memur Park... karışma.'' Baekhyun, yarattığım hengamede Jongine tekmeyi geçirdi ve kurtuldu.
''Bu burada bitmedi, Baekhyun!'' diye bağırdı ve kaçtı. Peşinden koştum ama yetişemedim. Eve dönüp Kyungsooya haber verdim, koltuğa oturdum. Baekhyun boynunu ovalarken bende karnımı tutuyordum. ''İlk yardım çantan var mı? Yoksa durumun daha da mı kötü?'' diye sordu sakince Baekhyun. ''İyiyim ben, var.''
Baekhyun, yavaşça bıçak çiziğini temizledi ve üstünü kapattı. ''Teşekkür ederim, sen iyi misin?''
''Alışığım böyle şeylere, kaç kere ölümden döndüm. Sorun değil, sen kendin için endişe et.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Katilin Kelebekleri ¦ ChanBaek (Tamamlandı)
FanfictionByun Baekhyun, bu adaletsiz dünyada kadınlara şiddet uygulayan, çocuklara tecavüz eden kişileri polis yakalayamadan öldürüyordu. Onu böyle farklı yapan şeyden biri de öldürdüğü herkesin yanında kağıttan kırmızı bir kelebek bulunuyordu. Park Chanyeol...