'costume party'

473 47 89
                                    


Etrafa gözlerimi gezdirdim. Gerçekten yılbaşı yaklaşıyordu. Bu nedenle Tokyo'nun bir çok yeri süslenmişti ve cıvıl cıvıl görünüyordu.

Yeni yıldan bir beklentim yoktu çünkü her senem birbirinin tekrarıydı sanki. Bunu seviyor muydum? Bilmem.

Ama rutin işlerin dışına çıkmayı sevmiyordum. Tıpkı şuan da olduğu gibi.

"Ryuzaki, oğlum donut ister misin?" diye bağırdı bana Watari karşı pastaneden.

"Evet, bekle geliyorum" dedim ve yanına gittim. Watari asla tatlı seven biri olmadığı için donut ve diğer tatlı zevkleri berbattı. Neli olacağına benim karar vermem gerekiyordu.

İçeri girmemle Misa ile aynı anda birbirimize bakmamız bir oldu.
Burada mı çalışıyordu!
En sonunda gözünü benden ayırdı.

"Efendim donut vee başka ne vardı?" dedi ve gülümsedi.

"Tatlıların neli olacağına ben karar vereceğim" dedim o ise kafasını salladı ve dudaklarını araladı.

"Sen.. sen sürekli kitapevine gelen çocuk değil misin?!" dedi en sonunda. Hafızası yetmemişti sanırım ilk başta.

Yazık.

"Ah siz kitapevini ve oğlumu nereden tanıyorsunuz?" dedi Watari şaşkınlıkla.

"Ehehe benim sevgili-"

"Ay"

Sözün devamını getiremeden başka müşterinin hazırladığı sıcak çikolata sosunu yanlışlıkla eline döktü.
"Ahaha Tanrım elim yandı!" dedi ve sözüne devam etti.

"Yani erkek arkadaşım Light orada çalışıyor, ben de hep görüyorum ıı şey Ryazuki'yi"

"Ryuzaki" diye düzelttim. Bir insan nasıl bu kadar cıvık olabilir?

"Her neyse donut'umu alıp gitmemiz gerek, Misa'nın erkek arkadaşını başka bir zaman dinleriz değil mi Watari?" dedim ve umursamaz bir bakış attım.

"Ah peki" dedi ve istediğim tatlıları verdi.

Hızlıca ikimiz de dükkandan çıktık. Bu sıra Watari kaşlarını çattı.

"Oğlum, neden kıza öyle dedin?" 

Donut'umdan ısırdım ve ona döndüm.

"Ne fark eder?"

"Eh o da doğru salak işte biraz anlamıyor ahaha" dedi ve ellerini cebine koydu.

Garip. Kızmasını beklemiştim.

------------------------------------------------------

"Evet arkadaşlar bu ikinci derece denklemi çöz-"

Hoca ders anlatırken sınıfımıza yanlış hatırlamıyorsam resim hocası geldi.

"Evet dostlar bir duyuru yapacağım, biliyorsunuz ya da bilmiyorsanız 2 gün sonra yani 21 Aralıkta bir kostüm günü var ve biz de ayak uydurmanızı sağlamak için kostüm günü yapacağız okulda, öncelikle istediğiniz her kostümü giyebilirsiniz sadece kostüm de değil tatlı kıyafetler de giyebilirsiniz ama ben özellikle erkeklerin kadınlar gününü baz alarak giyinmelerini istiyorum" dedi hoca.

Bu sırada sınıftan bir aptal arka sıradan bağırdı.

"Hocam biz travesti miyiz kadın kıyafeti giyelim?"

"Tabi ki de değilsiniz size elbise giyin demiyorum ki çocuklar sadece kadınları anlamak için daha erkeksilikten uzak kıyafetler giymelisiniz biliyorsunuz Dünya Kadınlar Günü de yaklaşıyor."

"Ve ben diğer erkeklere örnek  olmasını istediğim için kadın kıyafetiyle birinin gelmesini istiyorum ama tabi ki de hiç biriniz gönüllü olmazsınız" dedi hoca ve güldü sinsice.

"Bu yüzden listeden kadınsal bir kostümü giyecek birini rastgele seçeceğim"

Hocanın bunu demesiyle yaygara koptu.

"Ben onları kadınların giymesini istiyorum ama hocam onlarda seksi duruyorlar" diye ağlamaya başladı Matsuda.

"Tamam sakin olun" diye bağırdı hoca.

"Hepiniz giymeyeceksiniz bir kişiyi listeden seçeceğim daha sonra isteyen giyecek" dedi ve sınıf listesini eline aldı.

Gözlerini kapattı ve kalemiyle bir yeri tutturdu ve gözlerini açtı.

"Ryuzaki"

"Ryuzaki 2 gün sonra kadın kıyafetiyle geleceksin" dedi ve sınıftan çıktı.

Tabi herkes bana bakıyordu ve bir anda hepsi gülmeye başladı.

"Ahahahahah sen mi içinde nasıl duracak o kıyafetler çok merak ediyorum" dedi Matsuda.

Ben çok şaşkındım. Bana gelmeyeceğinden bir şekilde emindim. Ama itiraz etmemem gerekirdi.

"Kadın kıyafeti mi? Sanırım seçmeye başlasam iyi olacak"

 ~telepathy~ [ lawlight ] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin