~telepathy~ [ lawlight ]

'feel'

Light'ın ağzından;

"Yine ne oluyor nöronlarına tükürdüğümün çocuğu?" diye elinde bezle bağırarak yanıma gelen Kirari'ye döndüm.

Tam az önce tekrar iğrenç bir tartışma yaşamıştık. O gideli bir kaç dakika olmuştu, belki de çoktan evine gitmişti. Belki de ağlıyordu ya da Yumemi ile gülümsüyorlardı. Ryuzaki'yi bir türlü anlayamamanın verdiği huzursuzluğu tarif edemezdim. Her şey güzel ilerlerken bir anda aklıma düşmesi beni iyice psikolojisi bozuk bir çocuğa dönüştürüyordu. Misa'ya olan nefretini de anlayamıyordum.

Derin bir nefes aldım ve göğsümün tam ortasında duran o kara deliğe rağmen bir nebze de olsa anlaşılmak için Kirari'ye açılma kararı aldım.

"Kirari sana bir şeyler anlatmam gerekiyor" dedim ve oturması için beklerken Kirari'nin bir anda sinirli ifadesi gitti ve ciddiyetle sandalyeyi çekip karşıma oturdu.

"Ne oldu? Ryuzaki'nin sesi geliyordu" dedi ve anlatmam için bana uzun uzun baktı.

Ben de derin bir nefes alıp anlatmaya koyuldum.

"Ryuzaki'yi anlamıyorum" dedim asıl sorunun temelinden başlayarak.

"Neden ki aptal, kadın falan da değil"

Aramızdaki yakınlaşmayı es geçtim ona şimdi bunu anlatamazdım.

"Yanıma gelince sürekli bir suratı asık ya da kavga etmeye yer arıyor benden nefret mi ediyor anlamıyorum" dedim. Gerçekten benden nefret falan mı ediyordu.

"Light bu senin neden sinirini bozuyor? Neden bu kadar Ryuzaki'yi umursuyorsun?"

"Doğruyu söyle aptal yoksa hoşlanıyor musun?" dedi ve muzip bir bakış attı.

Hoşlanmak? Ben Ryuzaki'den hoşlanıyor muydum ki? Hoşlandığınız kalbinin pır pır atması gerekmez miydi? Ya da onu görünce saçmalamak? Bunların hiç biri yoktu bende ama gerçekten etrafımda olması beni mutlu ediyordu ve onunla uğraşmayı seviyordum.

"Bilmiyorum'" dedim açık açık.

"Her neyse.. Bak ne diyeceğim belki de sorun sende değil onda da değil. Belki başka birinde?" dedi ve elini çenesine koyup düşünmeye başladı.

"Light doğruyu söyle Misa yanında olunca Misa'ya nasıl bakıyor?"

Misa ne alakaydı? Konu bendim, yoksa Misa'ya falan mı aşıktı. Hayır düşüncesi bile korkunç.. Aaah olamaz Misa'dan nefret ediyor o.

"Her an öldürebilecek gibi"

Bu sırada Kirari'nin gözleri parıldadı. Bir şey aklına gelmiş gibiydi.

"Light senin kadar salak birini görmedim" dedi ve kahkaha atmaya başladı.

"N-Ne oldu?" dedim ve telaşla baktım.

"Bu çocuk seni çok kötü kıskanıyor" dedi ve güldü elimi tutarken mutlulukla.

"Beni mi kıskanıyor!"

"Nasıl anladın ki?" dedim heyecanla.

Bir dakika beni kıskanması neden hoşuma gitmişti bu kadar? Bana bir şeyler oluyordu.

"Fark etmemek elde değil, ben de Misa'ya bakışlarını yakaladım. İkiniz ne zaman yakın olsanız fark etmese dahi hafifçe yumruğunu sıkıyor, gözlerini deviriyor, kaskatı oluyor"

Gerçekten sanırım beni kıskanıyordu. Yani Ryuzaki benden hoşlanıyor olabilir miydi? Eğer böyleyse durum nasıl hissetmem gerektiğini bilmiyordum. Mutlu muydum üzgün müydün hiç bilmiyordum.