"Tanrım bu gün de mükemmelim" dedi Kirari ve aynaya bakarak rujunu sürdü. Böyle kadınları nasıl anlayabilirdik? hep derim, aptallar aptalca olduklarını bilmediğinden dolayı aptaldır.
Her neyse.Tekrardan içindeki çiçekleri açıkladığım pastayı yemeğe çalışırken Kirari bana böcekmişim gibi baktı ve dudaklarını araladı.
"Hey Ryuzaki kendine biraz çeki düzen versene sen de, bak ben her gün ne kadar güzel geliyorum. Ayrıca o oturuşunu da düzelt" dedi ve kaşlarını çattı.
Umursamadan baktım.
"Babamın 17 yıldır düzeltemediği oturuşumu senin düzeltebileceğini sanmıyorum"
"Hadi canım! Küçüklüğünden beri mi böyle oturuyorsun? Kıçın ve bacakların hiç acımıyor mu? Hatta dur bende deneyeceğim" dedi ve benim gibi oturmaya çalıştı.
"Ağğğ bacaklarım ağrıyor aptal sen nasıl böyle oturabiliyorsun?" dedi ve tekrar kendi oturuşuna dönüp bacak bacak üstüne attı.
Tekrar unursamadım ve kitapevinde pastamı yemeye devam ettim.Bu sırada yarın kadın kıyafeti giymem gerektiği kafama dank etti.
Nasıl unutmuştum! Ne gidecektim?
Babama söylesem biraz yanlış algılardı. Bu yüzden şansım varken tam adamına sormam gerekiyordu.
Ya da kadınına.
"K-Kirari - chan" dedim tereddütle.
Kafasını çevirdi."Ha ne oldu?"
"Yarın bir kostüm günü var okulda ve hocamız kadınlar günü adına birimizin kadınların giydiği kıyafetleri giymemiz gerektiğini söyledi, şansa da ben çıktım giymem gerekiyor kostüm gibi bir şey ama ne giyeceğim?"
Bunu dememle Kirari elindeki ruju anlık olarak düşürdü ve rujunu taşırdı.
"Ne? Sen ciddi olamazsın?" ye bağırdı. Gözlerinden yıldız fışkırıyordu resmen.
Bu kadar sevineceğini hiç düşünmemiştim.
"Aman bana saçma sapan bişey giydiriyim deme sadece yapmak zorundayım bu yüzden diz altı bir etek ve kazak bile olur"
"Saçmalama nesin sen ev hanımı mı? Ayrıca İskoçya'da da erkekler etek giyer, ve ayrıca eski çağlarda erkeklerin de etek ve topuklu ayakkabı giydiğini biliyor muydun? Bu yüzden basit ama fantastik bir şey yapacağız merak etme sana tanga giydirecek değilim " dedi ve kahkaha attı.
"Zaten yapma öyle bir şey, bir yetişkin gibi davran" dedim ve kaşlarımı çattım.
Hayatımda hiç kostüm giyeceğimi düşünmemiştim. Ama hayat bana bunu bile yapıyordu.
Hayattan nefret ediyorum.
------------------------------------------------------
"Hmm bende şöyle bir şey var ister misin?"
"Ne?! Saçmalama senin leopar ve zebra desenli elbiselerini giyemem"
"Sende bir türlü beğenmiyorsun be aptal velet! o zaman mecbur kıyafet mağazalarına bakacağız, sadece sizin okulunuz kostüm günü yapmıyor benim kardeşimin de var" dedi ve dağıttığı elbiseleri dolabına sıkıştırdı.
------------------------------------------------------
"Aağ Ryuzaki hemen bu elbiseye bakmalısın o kadar sempatik ki" dedi ve elinde tuttuğu şirin elbiseyi gösterdi.
Bunun gibi bişi tam olarak kapaktakinin aynısını bulamadım :'>
"Ne! Saçmalama ben Matsuda'nın okuduğu o porno dergilerindeki kızı oynamayacağım ya?!" dedim ve Kirari'nin bana garip bakışını ben de garipsedim.
"Sen.."
Dedi ve tek kaşını kaldırdı.
"Sen porno dergilerinin bu kadar tatlı kıyafet giyen kızlarla falan olduğunu mu sanıyorsun? Lise zamanında porno dergisi okuyan aptal bir çocuk olarak söylüyorum ki gay bir çocuk için kadın porno dergilerine bakmak mide bulandırıcı olabilir"
Dedi ve soluksuz devam etti.
"Ayrıca Matsuda'nın okuduğu porno dergileri klasik hafif olanlar yani 16+ olanlar, onlar porno dergisi bile değil günümüz modasına bakarsak bir markanın kıyafetlerini hemen hemen kapsar" dedi ve derin bir nefes aldı.
Hayrete düşmüştüm. Nasıl bu kadar bilgiliydi? Hemen inandırabiliyordu ve mantıklı bir sebep bulabiliyordu çoğu şeye.
O bu kadar söz söyledikten sonra kabuk etmezsem beni dövecekti sanırım.
"Peki öyle olsun" dedim ve Kirari'nin keyifle sırıtışını izledim.
"Hey pardon biz bu elbiseyi alıyoruz!"
------------------------------------------------------
Giydiğim elbiseyle aynaya bakarak Watari'nin kahkahalarıyla yüzümü buruşturdum.
"Oğlum bu kadar cosplay yapmak isteseydin sana Sailor Moon'un kızlarının saç peruklarını da alırdım"
"Gülme Watari! Ayrıca bu elbise kadınların üstünde güzel dururken neden benim üstümde ucube gibi duruyor?" dedim ve kaşlarımı çattım.
Bu sefer en sonunda Watari gülmeyi bıraktı ve gülümsedi.
"Öyle deme saçlarını biraz uzatıp, duruşunu düzeltsen tam bir kızsın aslında.. neredeyse hiç tüyün yok"
"Gerçekten mi?" dedim ve biraz heyecanlandım.
"Evet inan bana, şimdi çantanı tak ve okula git, nasıl o genç kızlardan daha güzel olduğunu kanıtla" dedi ve sırtıma vurdu hafifçe.
Özgüvenim biraz yerine geldi ve çantamı taktım ve çıktım.
İnsanların garip ama hevesli bakışlarını aldırmadan bir kadını anlamak için kadın gibi dışarı çıktım.
Gerçi bir kadını ve bir kadının çektiği zorlukları anlamak öyle kolay değildi ama biraz eğleniyordum şuan.
~
Konnichiwa! Bir süre bölüm atamadım ve tekrar tekrar söylüyorm taşındık.
Şöyle eğlenceli ve çıtır bi bölüm atayım dedim bir sonraki bölümü bekleyin olaylar olaylar üwksğskwğ
Bebeklerime layık bir bölüm atacağım <3Sayonara :'3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~telepathy~ [ lawlight ]
Random"Aramızda bir çeşit telepati var Ryuzaki, ve ben bunun farkındayım" [ Death Note ile bağlantılı değildir, Smut bulunur rahatsız olanlar okumasın.] [tamamlandı.]