1.BÖLÜM

8.6K 189 39
                                    

Medyada Ayça var iyi okumalarrrr

Bir hikâyede daha birlikteyizzz umarım hikayeyi beğenirsiniz. Yorumlarda eksik bulduğunuz veya merak ettiklerinizi sorabilirsiniz. Kesinlikle geri dönüş yapıcam. Daha fazla uzatmadan hikayeyi okumaya gecebilirsinizzzzz

⚜︎

Kahvemi yudumlayarak molanın keyfini çıkartırken yanıma nefes nefese gelen Buğra ile bakışlarımı ona çevirdim

"Ayça hemen gelmen lazım" şaşkınlıkla yüzüne bakarken kahvemi masaya bırakıp ayağa kalktım

"Ne oldu?"

"Acile durumu kritik bir hasta geldi Aykut bey seni çağırıyor" başımı sallayarak hızla terastan çıkarken koşarak acile indim. Acilin önüne geldiğimde etrafta birkaç tane takım elbiseli adam görmemle kaşlarımı çatarken kartımı okutup yoğun bakıma girdim. Aykut bey eldivenlerine bulaşan kanla birlikte hastayla ilgilenirken hemen eldivenlerimi takıp yanına ilerledim

"Beni çağırmışsınız hocam?" Kısa bir an bana bakarken gözünü tekrar hastaya çevirdi

"Tuğra Gök, 25 yaşında. Karnında ve göğüsünde kurşun yarası, bacağında ise bıçak darbesi var. Çok fazla kan kaybetmiş ve şu an durumu git gide kötüleşiyor. Dışardaki adamlardan 0 rh negatif kan grubu olan varsa eğer kan almanı istiyorum" başımı sallayarak onaylarken hızla yoğun bakımdan çıktım. Adamların gözü bir bir bana kayarken derin bir nefes aldım

"0 rh negatif kan grubuna ihtiyacımız var. Bu kan grubuna ait-"

"Ben varım" elleri cebinde olan adamın seslenmesiyle başımı salladım

"Beni takip edin lütfen" adımlarımı hızlı hızlı atarken koridorun sonundaki kan alma yerine ulaşıp adama koltuğu gösterdim

"Oturun" koltuğa oturup ceketini çıkartarak gömleğini sıvazladığında kuruyan dudaklarımı ıslatıp masanın üstünden formu uzattım

"Bu formu doldurmanız lazım" başını sallayıp uzattığım kalemi aldığında hızla doldurmaya başladı. İşini halledip formu ve kalemi masaya bıraktığında turnikeyi damarının birkaç santim yukarısına bağlayarak sıktım. Damarı belirginleştiğinde pamukla damarın üstünü temizleyip iğneyi damarına soktuğumda yavaş yavaş serumu doldurmaya başladım. Serumu yeterince doldurduktan sonra iğneyi çıkartıp turnikeyi çözdüğümde koluna pamuk koyarak bantladım

"Geçmiş olsun" ayağa kalktığımda karnımın guruldamasıyla adamın bakışları bana dönerken hafifçe gülümseyip yoğun bakıma ilerledim. Serumu taktığımda Aykut bey'e döndüm

"Hallettim" Aykut bey derin bir nefes verdikten sonra bana döndü

"Kanamayı durdurduk ancak iç kanama riskine karşı bir iki gün burda kalması gerekiyor. Hasta yakınlarına söyler misin?" Derin bir nefes verip eldivenlerimi çıkartıp çöp kutusuna attım. Aykut bey nedeni bilinmez bir şekilde durumu kritik olan hastalarında yanına beni istese de fazla birşey yapmama izin vermiyordu. Yoğun bakımdan çıktığımda karşımdaki adamlara döndüm

"Hastanın durumu şu anlık iyi ama olası bir iç kanama durumu için bugün burda kalması gerekiyor. Geçmiş olsun" gideceğim sırada önüme geçen adamla kaşlarımı çattım

"Evet?" gözünü benden arka tarafa çevirdiğinde omzumun üstünden geriye baktım. Az önce kan veren adam yavaş adımlarla bana doğru gelirken yoğun bakımdan çıkan Aykut bey bir bana bir de karşımdaki adama baktı

EsirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin