7

930 99 48
                                    

Lalisa
Hey
Jungkook
İyi misin?

Jungkook
Evet Lalisa iyiyim
Dün gece için teşekkürler
Sürekli bu sarhoş hallerime
denk geldiğin için kusura bakma
Umarım yanlış bir şey yapmamış
ve söylememişimdir

Lalisa
Hayır bir sorun yok
Dikkatli ol ve ayık kalmaya
çalış artık
Bulmamız gereken bir katil var

Jungkook
:)

.

Telefonun ekranına kapatıp yanıma koymuş ve derin bir nefes çekmiştim içime. Dün gece bana dediklerini düşünmeden duramıyordum. Evet sarhoştu ama aklımdan çıkmıyordu işte!

Koltuğun kenarında ki yastığı alıp yüzümü ona gömmüş ve bir çığlık atmıştım çünkü çok aptaldım ve buna katlanamıyordum.

"Ne oluyor Lali?!" Jisoo hem azarlarcasına hemde endişe ile sorduğunda yastığı yüzümden çekmiş ve ona bakıp gülümsemiştim. "Hiç..." Kaşları çatıktı ve gözleri kısık. "Çatlak." Diye mırıldandıktan sonra geldiği mutfağa geri dönmüştü.

Ders saatim yaklaştığı için koltuktan kalkıp odama gitmiş ve hazırlanmıştım. Evden çıkıp bir otobüse bindiğimde ise yarım saat sonra okula gelmiştim.

Üniversitenin bahçesine girdiğimde ilk gözüme çarpan Jungkook, Taehyung, Jennie ve Chaeyoung dörtlüsüydü. Yürümeyi kesip muhabbet edip gülüşen arkadaş grubuna bakmış ve ister istemez tebessüm etmiştim. Jungkook hissetmiş olmalı ki bana dönmüştü. O da beni gördüğünde tebessüm etmişti. Elimi kaldırıp ona kısa bir selam verdiğinde gülüşü genişledi ve elini kaldırıp selamıma karşılık verdi.

Omzuma atılan kol ile bir anda dikkatim dağılırken başımı yanıma çevirmiş ve Hoseok ile karşılaşmıştım. "Hey senin burada ne işin var?" Kendisi Jimin'in abisiydi ve üniversiteyi bitireli bir yıl oluyordu. Beni yürütmeye başladığında omuz silkti. "Jimin'den arabayı alacağım o yüzden geldim. Ama beyfendiyi bulamıyorum." Dediği ile gözlerimi devirdim. "Her zaman ki gibi geç kalıyor işte." Kısık sesi ile gülüp beni onayladığında birlikte kafeteryaya gidip oturmuş ve birer kahve isteyip muhabbet etmeye başlamıştık. Yarım saatin ardından teşrif eden Jimin ile bakışlarımızı ona çevirdik.

"Sonunda geldin oğlum ya." Hoseok yanımda söylendiğinde Jimin gözlerini devirdi. "Ders yeni bitti ne yapabilirim?" Cebinden anahtarı çıkartıp masanın üzerine bıraktığın da Hoseok eline almıştı. "Dikkatli kullan arabamı." Jimin uyarırcasına konuştuğunda sırıtmıştım.

Hoseok oppa kaşlarını çatarak oturduğu yerden kalkarken uzanıp Jimin'in kafasına vurmuştu. "Ne yapıyorsun hyung? Karizmamı çiziceksin." Dediği ile kıkırdamaktan kendimi alı koyamamıştım. Hoseok onu umursamayıp benim yanağımdan bir makas aldı. "Görüşürüz fıstık."

"Görüşürüz oppa." O gittikten sonra yeniden Jimin'e döndüm ve bir kez daha kıkırdamım. "Karizması varmışta çiziliyormuş. Bak sen şuna." Yeniden güldüğümde Jimin oturduğu yerden kalkmış ve yanımda ki yere geçerekn homurdanmıştı. "Bak bir de dalga geçmez mi? Civciv seni." Azarlarcasına konuşsada yüzünde ki sırıtış dalga geçtiğini ele veriyordu. Yanıma oturup karnımda ki tikim ile oynamaya başladığında kahkaha atarak elinden kurtulmaya çalışmıştım. "Sensin civciv! Surata bak, daha yumurtasından dün çıkmış gelmiş burada konuşuyor!" Kahkahalarım arasında onunla dalga geçmeye devam ettiğimde sahte kızgınlığı ile beni birde gıdıklamaya başlamıştı.

fedora, lisggukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin