4.6

235 25 9
                                    

Çantalarımızı otobüse koyduktan sonra adeta bir sürü halinde otobüse binip hangi ikili yan yana oturacak diye kavga etmeye başlamıştık.

"Ya Dolunay ile Arden oturmasın, o zaman ben bu üçlüden biriyle oturmak zorunda kalıyorum, kesin dayak yerim." diyen Ege'ye hak verdiğimizde ikimizden birinin Ege ile oturacağı kesinleşmişti.

"Ben Arden ile oturacağım ya." diyen Berk'in Arden'i cam kenarına oturtup ardından kendisinin de oturmasıyla ben de arkalarındaki koltuğa oturup Ege'ye seslendim. "Gel kanka, eğlence bizi bekler."

Okul gezisine abimin de alçısının hafta başında çıkmasıyla gitmeye karar vermiştik, gezi Uludağ'aydı, abimin kaymasına doktor izin vermemişti. Yine de kayamasa bile eğlence olur diye gelmeyi kabul etmişti.

"Kanka çok uykum var ya, şöyle şuraya yatayım mı?" diyerek omzumu gösteren Ege'yi hızla cevapladım. "Benim de var uykum ama."

"O zaman yarım saatte bir uyanıp yer mi değiştirelim Dolunay, ne istiyorsun? Uyu işte." diye beni azarladıktan sonra benim kafamı kendi omzuna bastırıp kendi de kafasını benim kafama yaslamıştı. Gereksiz yaptığı atarı uykusu olmasına verip gözlerimi hızla kapatıp tüm yolu uyuyarak geçirmeye karar vermiştim.

~

"Dolunay, kalk hadi güzelim, geldik."

"Beş dakika daha uyuyayım."

"Otobüsten inmeyen bir biz kaldık, hadi." diyip beni daha da fazla dürten sesin sahibiyle gözlerimi zorla açıp karşımdaki Okyanus'a bakabilmiştim. "Çok uykum var."

"Tamam gel inelim şimdi, odaya gidince uyumaya devam edersin." diye ortaya attığı fikri kabul edip zor da olsa yerimden kalkmış ve uykum açılmasın diye Okyanus'a yaslanarak gözlerimi tekrar kapatıp onun beni yönlendirmeleriyle otobüsten inebilmiştim.

"Uyuyan güzel, uyansana artık. Alo, kime diyorum ben?" diyen ses ile bizimkilerin yanına geldiğimizi anlayıp tek gözümü açtım. "Çok uykum var, benimle muhatap olmazsanız sevinirim."

"Dün gece uyumadın mı kanka?"

"Uyudum, bu uykum olmasına engel değil ki."

"Hadi çocuklar, gelin de hepinize oda kartlarınızı dağıtalım." diyerek herkesi başına toplayan hoca ile biz de yavaş yavaş yanına gitmeye başladık.

"Sizin adınıza toplam iki tane oda var ama kızların odasındaki yatağı erkeklerin odasına alıp öyle yatabilirsiniz daha rahat edecekseniz." diyerek Berk'e iki tane kart veren hocayı Berk onayladıktan sonra bize başıyla işaret verip yürümeye başladı.

"Arkadaşlar, zaten hepimiz aynı odada sızıp kalacağımız için bu tartışmaya girmeyelim diyorum ben."

"Ege haklı, şimdilik kızlar ve Berk aynı odaya eşyalarını koysunlar, biz de diğerine."

"Neden Berk?" diyerek Okyanus'un dediğini sorgulayan Ege'yi abim cevapladı. "En aklı başımızda o, kızları en iyi o anlar."

"Biz gerizekalı mıyız yani? Ne demek istiyorsun?"

"Biz değiliz de sen öylesin kardeşim, maalesef."

"Ya artık girsek mi odalara? Uyumak istiyorum." demem ile Berk önünde dikildiğimiz odanın kapısını açıp geçmem için kenara çekilmişti. Ben de hızla valizimle birlikte içeri girmiş ve kendimi yataklardan birine atmış, hiç vakit kaybetmeden de kendimi uykunun kollarına bırakmıştım.

Uyandığımda öğlen yemeği saati olduğunu görüp bizimkileri aramak için telefonu elime aldığımda bilinmeyen numaradan gelen mesaj ile hızla ona cevap yazdım.

Kamyoncu Rüştü Abi : Ormanın başlangıcına gelebilir misin?

Dolunay: Ne?

Dolunay: Kendini gösterecek misin bana?

Kamyoncu Rüştü Abi : Ben fikrimi değiştirmeden gel.

Dolunay: Geliyorum.

Kar Tanesi|TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin