Bölüm 33

149 4 0
                                    

Hey, merhaba! Bölümü okumadan önce sınav haftam olduğu için geç eklediğimi bilmenizi isterim. Ama telafi olarak şu ana kadar ki en uzun bölümü yazdım. Umarım beğenirsiniz. İyi okumalar! Xx

Çatalımdaki son ve enfes omleti ağzıma sıkıştırırken, gözlerim kollarını birbirine bağlayarak tezgaha yaslanmış beni izleyen Styles'ın gözleri ile buluştuğunda ağzımın dolu olmasını önemsemeden boğuk çıkan sesimle "İltifat olarak söylemiyorum ama cidden bu işte bir numarasın Harry. Bence bunu meslek olarak yapmalısın. Kesinlikle." dedim ve çatalımı masanın üzerine bıraktım.

"İltifat olarak söylemiyorum ama sende iyi bir omletyersin. Sanırım iyi bir müşteri olurdun ve sayende zengin bile olabilirdim. Bunu bir düşünmeliyim." dedi sırıtarak bana bakarken.

Masanın üzerindeki siyah bereyi başıma geçirirken sırıttım. "Bana ücretsiz yapacaksın Styles."

Gözlerini irileştirdi ve "Neden böyle bir şey yapayım?" diye sordu.

Sandalyeden kalkıp kapıya yönelirken ona bakıp sırıttım.

"Fikri ben verdiğim için ortak sayılırız."

"Ve bu geçersiz bir sebep." dediğinde ona orta parmağımı gösterip mutfaktan çıktım.

Heyecanla dış kapıya doğru yürürken salondaki televizyondan İngiltere'deki beklenmedik kar yağışı ile ilgili birkaç şey duymuştum. Ve cidden bu umrumda olan en son şeydi. Dışarıda harika bir şekilde kar yağıyordu ve ben oturup neden yağdığını mı düşünecektim? Düşünecek başka bir şey mi kalmamıştı? Mesela aptal mezuniyet partisi ile ilgili düşünmem gerekiyordu. Ve bunu zihnimden hemen fırlattım.

Botlarımı ayağıma geçirip kapıyı açtığımda yüzüme çarpan ani soğukluk ile titrerken yüzümde istemsiz bir sırıtma oluşmuştu bile. Tanrım, bunu gerçekten seviyordum!

Yerdeki ince beyazlığın üstünde adım izlerimi bırakarak ilerlerken şiddetli kar yağışı nedeniyle önümü zorlukla görsem bile mutluluktan uçuyor gibiydim. Kar yağdığında dünya temizleniyor gibi hissediyordum. Sanki her yer beyaz köpüklerle kaplanıyordu.

Dilimi çıkarıp kar avlamaya çalışırken bereme çarpan kar topuyla arkama baktım. Harry Edward Styles. Başka kim olabilirdi ki zaten? Cidden, bu aralar sürekli olarak Harry ile takılıyordum. Günün yarısını onunla birlikte geçirmek zorundaydım resmen. Nereye baksam bir çift gamze görmeye o kadar alışmıştım ki Anne ve o gittiğinde evin içinde hayalini görmekten korkar olmuştum. Nerdeyse her sabah onun çatallaşmış kalın sesi ve yavaş aksanını duyarak uyanıyordum. Hergün Harry Edward Styles Mutfağı'nın lezzetli yemeklerinden deniyordum ve sürekli onunla ilgili bir şeyler yaşıyordum. Aptal bir kavga ile başlayan tartışmamızın böyle aptal bir duruma dönüşmesini tahmin bile edemezdim. Ve Tanrım, Anne ile Rich gerçekten birlikteydi!

Zihnimdeki karışık düşünceleri dondururken yere eğilerek hızla hazırladığım kar topunu Styles'ın yüzüne isabet ettirmeye çalışarak attım. Arkasını döndüğü için sırtına çarpan top dağılarak yere düşmüştü. Hızla bir kar topu daha yaptım ve hızla onu da attım. Harry'nin saçlarında parçalanan kar topu yere döküldüğünde zaferle gülümsedim. O sırada aniden yüzüme yediğim kar topuyla olduğum yerde kalmıştım. Tanrım, nasıl isabet ettirebiliyordu.

"Seni lanet olası Styles! Bunu sana ödeteceğim!" dedim ve hızla yere eğilip hazırladığım kar topunu Harry'e attım ve tekrar top hazırlamaya başladım.

Sırtıma ard arda çarpan toplarla hızımı biraz daha artırırken Harry'e bağırdım.

"O lanet olası ellerini yavaş hareket ettir!"

BAD GIRL (Harry Styles Fanficton)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin