34. BÖLÜM -Geçmişe Özlem- (seans)

2.1K 144 15
                                    

    Esra'nın Ağzından
Yavaştan dipleri daha belli olan saçımla Pembeli dörtlü ve abim olarak psikolojik destek almaya gidiyoruz.

       Bu evde en sağlam psikolojiye ben sahip olmayabilirim ama evdekilerin psikolojiklerininde çok fazla sağlam olduğunu düşünmüyorum.

     Topik'in büyük olaylarda donup kalması, İkizcanonun çok duygusal olması ve bazı geceler kabusla uyanması, Kardeş bozuntusununsa dini yaşayış tercihini bile söylemeye çekinmesi ve asosyalleşmesi zaten bunların kanıtı.

    Yarım saatlik bir araba yolculuğunun ardından vardık.

    Araba uzun büyük ve lüx bir yerin önünde durduğunda hepimiz yavaştan yavaştan arabadan inerken Topik yine homurdanıyordu.

"Yaa Esra gitsin işte destek falan alsın ben istemiyorum destek falan" diye söylendiğinde ona dönüp gıcık gıcık sırıtıp

"Topikcan sanki tek benim psikolojim bozukmuş gibi davranma. Ben hepinizin anormalliğinizi çat çat çat yüzünüze sayarım." dediğimde dil çıkarttı.

   Göz devirip ultra lüx olan apartmana girerken bu sefer ben söylenmeye başladım

"İnsan psikolojisinden asla anlamadıklarını çok iyi kanıtlamışlar yaa. Hadi abicim biz başka kapıya gidelim." son dakikalarda götümün tutuştuğu söylenebilir. Topik abartılı abartılı göz devirince konuşmaya başladım

"İnsanlar ya baskı altında yada çok samimi, doğal gibi ortamlarda anlatmaktan hoşlanmayacağı olayları anlatırlar. Beni bu ortama bıraktığınızda s-sevseniz birşey anlatmam" dediğimde Berk gözlerini şaşkınca açıp hayran hayran bakarken ikizcano ağzının içinde 'İkizim neden Berke benziyor ya' diye söylendiğini duydum. Topikcan ise

"Oha ikinci Berk vakası" biraz fazla yükseldiğinden bize döndü birçok kişi.

      Danışmanın önüne gelince geldiğimizi haber edip bekleme koltuklarına oturduk. Yanımdan gelen genç kız sesiyle dikkatimi oraya çevirdim.

"Ohaaa Esra lann bu. Neden psikologa geldiki" dediğinde gülümseyip

"Aaa ama kızlar, bana bu dediniz ayıp ettiniz" dedim. Kız utanıp kızarmaya başlayınca arkamdan abuk subuk konuşmalar olmasın diyr annemin ezberlettiği cümleleri söyleme başladım

"Annemin yakın arkadaşı burda çalışıyormuş tanışmaya geldim. Bu pembişlerde 'Esra nereye ben oraya diye kuyruk gibi takıldılar peşime" diye muzip bir şekilde konuştuğumda İkizcano Topike bakıp kahkaha atmaya başladı.

     Abimin yönlendirmesiyle arka kapıdan çıkıp arka bahçeye çıktık. Vay anasını sayın seyirciler. Burası harika dostumm

    Etraf yeşillik dolu, kocaman bahçede çok şık duran masalar var. Masaların üzerinde defter, kalem kağıt falan var. Birçok psikolog ve danışman buralarda oturup birbirleriyle konuşuyorlar.

    Burası biraz tenha bir yerde olduğundan kuş cıvıltıları haricinde hiçbir ses yok.

   Masalar birbirine o kadar uzakki ben burda kendimi yırtsam konuşulanları anlamam.

    Zaten 4 5 masa anca var. Büyük bahçenin birbirinden uzak köşelerine koymuşlar masaları. Miyobum olmadığı halde en uzaktaki kişileri göremiyorum.

    Bahçeye tam manasıyla giriş yaptığımızda derin nefes aldım. Havası bile farklı lann

    Abim bir yandan bana burayı tanıtırken bir yandanda yürütüyordu.

    Bu apartman psikolojik tedavi alan kişilerin yattığı yermiş. Yani yatılı kalan hastalarda varmış. Apartmanın girişinde şuanda seans alan kişilerin ailesi, tanıdıkları varmış. Danışmanının oradaki kişiler yaaani.

Özgürlüğün HayaliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin