➺30

1.3K 164 77
                                    


Sınır; 60 Yorum, 65 Vote

𓇬

Güne gözlerini ilk açan Chan olmuştu. Yumuşak göğsünde yattığı bedenin kolların onu hala sıkıca sardığını fark ettiğinde gülümsedi. En son uyuyakalmadan önceki hissettiği el hala kafasının üzerindeydi. Seungmin, onu severken uyuyakalmış olmalıydı.

Kafasını olduğu yerden kaldırmadan yatakta uyuyan kıza baktı. Lia, saçı başı dağılmış kolunun iç tarafıyla yüzünü kapatmış ve yatakta yan dönmüş bir şekilde uyuyordu. Gülmeden edemedi Chan. Lia'nın bu şekilde yatması nedense hoşuna gidiyordu. Kime çekti bilmiyordu ikisi de, Seungmin de kendisi de oldukça sakin uyurdu ama Lia tam tersiydi. Ne zaman üçü birlikte yatsa Chan istisnasız her seferinde üstünde kızıyla uyanıyordu.

Lia'dan bakışlarını çekip yanında uyuyan eşine baktı. İki meleği de yanındaydı. Ne güzel bir sabaha uyanmıştı böyle?

Elini Seungmin saçlarına çıkarıp kızlarınınki gibi dağılmış olan saçları düzeltti. Çekmeden saçlarını sevmeye başladı. Seungmin uzun zamandır kendiyle ilgilenmiyordu, bu belliydi. Normalde yumuşacık olurdu saçları çünkü her banyodan sonra bir sürü krem uygular özenle bakardı saçlarına sırf Chan saçlarını okşamayı sevdiği için. Ellerinin yumuşak saçlara değmesini, farklı bir his bırakmasını istiyordu eşinde. Ama şimdi biraz yağlıydı, ince saç telli olduğundan çok sert olmasa da eskisi kadar yumuşak değildi. Yine de onu bu şekilde de seviyordu. Kendine baksın ya da bakmasın.

Onu uyandırmadan kalkıp kahvaltı için bir şeyler almaya gitmeliydi. Lia hastane yemeği yiyecekti, ona özel diet listesi hazırlanmıştı ama diğerlerinin buradaki hiçbir şeyi yemeyeceğini biliyordu. Arkadaşlarına daha fazla bir şeyler yaptırmak da istemiyordu, hepsi uzun zamandır onlar için uğraşıyordu zaten. Kalkıp gidip kahvaltılık yiyecek bir şeyler almak güzel bir fikirdi. Seungmin'i de kendisiyle birlikte götürmek çok cazip gözükse de eşinin günlerdir uyumadığını biliyordu ve şuan huzurlu gözüktüğü uykuyu bozmak isteyeceği son şey bile değildi.

Seungmin'in çenesine uzanıp uzun soluklu bir öpücük kondurdu. Oradan yanağına, burnuna, dudak çizgilerinin ucuna..

Lia'nın inlemesi olmasa geri çekilmeye niyeti olmayan Chan, küçük sessiz inlemeyi duyduğu gibi kızına döndü. Daha iki dakika önce yan yatan çocuk ne ara ses bile çıkarmadan yüz üstü yatmıştı?

Aslında cıkarmıştı da Chan Seungmin'e o kadar dalmıştı ki duymamıştı bile.

Hızlıca doğrulduğu gibi Seungmin'in üstünden ayakları yere basacak şekilde atladı. Hızlıca yatağa ilerlerken Seungmin Chan'ın başındaki kolunun aniden yere düşmesiyle gözlerini açtı. Koltukta doğrulurken uyku mahmurluğundan nerede olduğunu unutmuştu. Chan, kızının karnını acıtmadan bir koluyla omuzlarından tutup diğeriyle belini destekleyerek onu sırt üstü yatırmaya çalışıyordu. Lia ise küçücük bir bebek gibi uykusunda sesler çıkarıyor ve babasının onu uyurken hareket ettirmesinden dolayı rahatsızlığını uyanmadan gösteriyordu. "Sshh, geçti tamam kızma bebeğim, böyle yatamayız." Chan uyuyan kızına kendini açıklamaya çalışırken Seungmin kendine gelmiş, kızıyla uğraşan eşini beyni algıladığında panikle ayağa kalkmıştı.

"Ne oldu-" Başının dönmesiyle duraksasa da geçtiğinde soluğu onların yanında almıştı. "İyi mi? Chan-"

"Panik yapma, Seungmin panik yapma. Bağırıyorsun ve o uyuyor korkutacaksın. Bir şey yok karnı üzerine yatmış sırt üstüne geri döndürmeye çalışıyorum ama hanımefendi uyurken bile söyleniyor bana." Chan'ın açıklamasıyla birazcık rahatlayan Seungmin elini göğsüne, hızla atan kalbine koydu ve sakinleşmeye çalıştı. Psikolojisi çok kötü etkilenmişti ve sanırım birine danışması gerekecekti çünkü her an ağlayabilirdi. Chan'a yardım edip Lia'yı sırt üstüne geri yatırdıklarında derin bir nefes alıp karnını açtı kızının. Sargı bezlerinin üzerindeki kan gözle görülecek gibiydi, uyurken kanamışa benziyordu. Yaranın açılıp dikişlere bakılması, pansuman yapılıp benzerin değişmesi gerekiyordu. Bunu Chan da fark etmişti ki, "Hemşirelere haber vereyim, şu düğme neredeydi.." diyerek etrafa bakındı. Seungmin kendi yapmak istedi, bebeğinin yaralarını kendi sarmak istedi ama bu çok fazlaydı onun için. Konu kendi ailesi olunca böyle şeyleri yapamıyor, elleri çok titriyor ve ağlamaya başlıyordu. Küçük yaralarla ilgilense de genellikle kötü yaralanan eşini zamanında defalarca meslektaşlarına emanet etmek zorunda kalmıştı.

Let go |  Chanmin • Changlix Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin