8.Bölüm Kesit

64 54 1
                                    

🌕

"Bizimle misiniz?" diye sorduğunda halamın bir haftadan fazla sürede hepimizle bu konular hakkındaki tespitlerinden, sorulara verdiği cevaplardan güven kazanmış gibiydi.

"Ben varım." dedim karalı bir şekilde.

Tüm gözler beni bulduğunda bakışlarımı halamdan ayırmadım. Çünkü biliyordum o da bakıyordu.

"Ben de varım." dedi yanımda oturan kız kendinden emin emin sesiyle.

Yaklaşık beş altı saniye sonra bakışlarımı sol çaprazımda oturan ona çevirdim.

"Varım." dedi sakin ve bir şeyleri kavramaya çalışır gibi düşünceli çıkan sesine karşılık.

Bu sesin tınısı...

Çok güzeldi.

Çok tanıdık gibiydi.

Ve çok yakın.

Geçmiş ve geleceğin arasındaki o ince ipin ortasında duruyordu. Ortamdan soyutlanıp düşünmeye ve hatırlamaya çalıştım.

Gece mavisi gözler.

Güzel ses tonu.

Küçüklüğüme gittim emin adımlarla.

Ev ardından yatılı okul.

Okulda olmayan arkadaşlarım.

"Ben ağlamıyorum ki."

"Evet tek sen değil bulutlar da ağlıyor. Bulutlar hala beyaz ama sen ağlayınca kıpkırmızı oluyorsun."

Geçmişe ayna tutan zihnim başka bir diyaloğumuzu da gözlerimin önüne getirdi.

"Of Ayaz. Çok sinir bozucusun."

"Bana mı dedin?"

"Yok. Çok soğuk ya hava ona diyorum."

"Sen de her şeyden çok şikayetcisin Şura."

"Bana mı dediniz soğuk ve sinir bozucu?"

"Sana dedim şikayetçi küçük."

"Ayaz!"

Şok olmuş bir ifadeyle şimdiki ana geri döndüm.

Geçmişimin Ayaz'ı. misiniz?" diye sorduğunda halamın bir haftadan fazla sürede hepimizle bu konular hakkındaki tespitlerinden, sorulara verdiği cevaplardan güven kazanmış gibiydi.

"Ben varım." dedim karalı bir şekilde.

Tüm gözler beni bulduğunda bakışlarımı halamdan ayırmadım. Çünkü biliyordum o da bakıyordu.

"Ben de varım." dedi yanımda oturan kız kendinden emin emin sesiyle.

Yaklaşık beş altı saniye sonra bakışlarımı sol çaprazımda oturan ona çevirdim.

"Varım." dedi sakin ve bir şeyleri kavramaya çalışır gibi düşünceli çıkan sesine karşılık.

Bu sesin tınısı...

Çok güzeldi.

Çok tanıdık gibiydi.

Ve çok yakın.

Geçmiş ve geleceğin arasındaki o ince ipin ortasında duruyordu. Ortamdan soyutlanıp düşünmeye ve hatırlamaya çalıştım.

Gece mavisi gözler.

Güzel ses tonu.

Küçüklüğüme gittim emin adımlarla.

Ev ardından yatılı okul.

Okulda olmayan arkadaşlarım.

"Ben ağlamıyorum ki."

"Evet tek sen değil bulutlar da ağlıyor. Bulutlar hala beyaz ama sen ağlayınca kıpkırmızı oluyorsun."

Geçmişe ayna tutan zihnim başka bir diyaloğumuzu da gözlerimin önüne getirdi.

"Of Ayaz. Çok sinir bozucusun."

"Bana mı dedin?"

"Yok. Çok soğuk ya hava ona diyorum."

"Sen de her şeyden çok şikayetcisin Şura."

"Bana mı dediniz soğuk ve sinir bozucu?"

"Sana dedim şikayetçi küçük."

"Ayaz!"

Şok olmuş bir ifadeyle şimdiki ana geri döndüm.

Geçmişimin Ayaz'ı.

Karanlığın Cam Kırıkları- RetrouvaillesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin