Bölüm 10

131 10 0
                                    

HYUNJİN

Minho da Haneul de sabahtan beri bir gariptiler. Haneulün gözleri şişmişti ve aşırı üzgün duruyordu. Belli ki dün akşam baya ağlamıştı. Nadiren Minhoya bakıyor fakat sonra saniyesinde hemen gözlerini kaçırıyordu.

Minho da çok üzgün görünüyordu. Sürekli Haneule bakıp dudaklarını ısırıyordu. Derse odaklanabiliyor gibi durmuyordu. Tenefüslerde ise yanımızda duruyor ama belli ki bize de odaklanmıyordu.

Belli ki şüphelerimiz doğruydu ve Haneul ile Minho sevgiliydi. Ne zaman Haneul ve Minhodan bahsetsek Seungmin de Felix de sessiz kalıyordu ve birbirlerine kaçamak bakışlar atıyorlardı. Ayrıca Minho okuldan sonra da zamanını çoğunlukla Haneul ile geçiriyordu. Haneule diğer kişilere göre daha farklı davranıyordu. Haesoodan hoşlanmadığını biliyorduk ama Haesoonun yaptıklarından başka bir seviyede rahatsız oluyordu ve ne zaman Haesoo yanında olsa Haneul kaşlarını çatmış bir ve dudağını ısırarak bakıyordu onlara. Projede de birbirleriyle eş olmaya karar vermişlerdi. Kendi aramızda Felix, Seungmin ve Minho olmadan da bunu konuşmuştuk ve düşüncemiz ne kadar yakın arkadaş olursak olalım Minhonun hala bizden çekindiği yöndeydi. Bu yüzden onun bize kendini yakın hissedip söylemesini beklemeye başladık ama bu gün hiç iyi görünmüyorlardı.

Ah doğru ya dün beraber projeyi yapacaklardı. O sırada mı bir şey oldu acaba 

Tenefüste Minho bize gitmemizi ve kendisinin kısa bir işi olduğunu söyledi. Nereye doğru gittiğine baktığımda Haneulu gördüm. Bahçedeydik ve o da arkadaşlarıyla beraber bahçeye yeni çıkmıştı.

Haneulün arkadaşları Minhoyu görünce kaşlarını çatıp kötü bşr şekilde ona bakmaya başladılar. Onların bakışlarını gören Haneul Minhoyu fark etti ve kaçmaya çalıştı fakat Minho onu durdurup bir şeyler söyledi. Arkadaşları da Minhoya bir şeyler dediler ama olduğumuz yerden hiçbir şey duyulmuyordu. Sessiz bir şekilde onları izliyorduk.

Tahminimce Minho Haneul ile konuşmak istiyordu fakat Haneul istemiyordu. Arkadaşları da Haneulün tarafını tutuyorlardı normal olarak.

Minhonun vazgeçmeyeceğini anlayan Haneul sonunda onunla konuşmayı kabul etmişti ve okul binasının yan tarafına geçtiler. Olduğumuz yerden görünebiliyordu ve çoğu kişi de oraya gitmediğinden sessiz bir yerdi. Konuşmaları için ideal bir yer.

Sonunda durduklarında konuşan ilk kişi Minho oldu. O bir şeyler diyordu fakat o konuşurken Haneul yüzüne bile bakamıyordu. Bir süre Minho konuştu arada bir de eğer biraz daha uzakta olsalar göremeyeceğimiz bir şekilde ağzını çok küçük bir şekilde açarak , tahminimce fısıltıyla konuştuğu için, Haneul bir şeyler söyledi. Bir süre daha bir şeyler söyledikten sonra Haneul mutsuz suratıyla Minhoya yalvarır gibi bir şey dedi ve Minho da dedikleri üzerine çok mutsuz oldu. Ne kadar üzgün olduğu buradan belli oluyordu.

Son sözlerini de söyleyip ayrıldılar. Haneul kendi arkadaşlarının yanında gitti, Minho da bizim yanımıza döndü. Çimenlikte oturuyorduk. Yanımıza bağdaş kurdu, yüzünü elleriyle kapatıp dirseklerini de bacağına dayadı ve ağırlığını kollarına verdi ve derin bir nefes verdi.. Biz de onun için endişeleniyorduk ve birbirimize ne yapacağımızı bilemeyerek baktık. En sonunda Changbin dayanamayıp

"MİNHO YETER ARTIK ARKADAŞLARIN OLARAK SENİN İÇİN ÇOK ENDİŞELENİYORUZ NE OLDUĞUNU ANLAT DA NE YAPACAKSIN BERABER DÜŞÜNELİM! NOLDU AYRILDINIZ MI?"

Minho kafasını kaldırıp

"Ayrılmak? Siz bizi sevgili mi sanıyorsunuz?"

"Aah cidden hala bu oyuna devam mı ediceksin? Minho tamam uzun zamandır birbirimizi tanımıyoruz ama sana söz veriyorum bize güvenebilirsin. Yani zaten çok belli ediyorsunuz." dedi. Minho tek kaşını kaldırıp her birimizin yüzüne teker teker baktı.

Forget-me-not (hyunho)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin