dáréag

1.9K 194 222
                                    

🌸

Denki'ye kızgın gözlerle bakıyordum. Bugün okula gitmemiştim ve Denki'den evime gelip bana bu gün işledikleri konuları anlatmasını istedim. Gel gör ki hiç ders çalışmak istiyormuş gibi görünmüyordu.

"Midoriya sana konuları söylesem de sen göz atsan?"

Somurtup gülümsedim. Başımı sallayarak onayladım.

"Yaşa!" Konuları söyledi ben de deftere yazdım.

Denki pek ders çalışmayı sevmez. Sınav olursa çalışır yoksa sadece dersi derste dinler. Manga okumayı, oyun oynamayı seviyor.

"Vay canına! Midoriya, sende bir sürü All Might koleksiyonu varmış!"

Biraz utanmıştım, yaşıtlarıma göre çocukça geliyordu çünkü. Ama ben adeta hayranıyım.

Birden aklıma gelen anıyla yüzümdeki utangaç gülümseme silindi. Eğer o çocuklar olmasaydı belki de Kacchan hâlâ benimle arkadaştı.

"Havalı!" Denki'nin sesiyle kendime gelmiştim. Raftan 2009 yılında çıkan sınırlı All Might porselen oyuncağını eline aldı.

"Wow!"

Heyecanla All Might'a bakıyordu. Sanırım en az benim kadar seviyordu. Gülümseyerek ona bakarken kapı açıldı.

"Çocuklar yemekler haz-"

Annemdeki gözlerimi duyduğum kırılma sesiyle Denki'ye çevirdim. Heykel gibi elleri hâlâ havadayken yerdeki kırılmış All Might oyuncağına bakıyordu.

🌸

"Özür dilerim, özür dilerim, özür dilerim..."

Hâlâ özür dilerken elimi omzuna attım.

"Ö-öne-m-li b-bir ş-şey d-de-ğ-ğil!" Neredeyse yaşlı gözlerle bana bakıyordu. Onu rahatlatmak adına gülümsedim.

"Midoriya-kun~" Ağlamaklı çıkan sesiyle daha da gülümsedim.

"Tatlım, olsun yapacak bir şey yok ya. Zaten bir sürü koleksiyonu var. Bir tanesi kırılsa bir şey olmaz."

Her ne kadar sınırlı sayıdaki oyuncağım kırıldığı için biraz üzülsem de, Denki daha önemliydi sonuçta.

Sandalyelere oturup annemin servis ettiği yemekleri yemeye başladık. Annem ile eğlenceli bir şekilde sohbet ederken bense sakince yemek yiyordum. Arada bir sohbete katılıyordum da. Annem Denki'yi gerçekten çok seviyordu.

Yemekleri bitirip sofrayı birlikte topladık. Odama adımladık ve ben ders için gerekli olan kitap ve defterleri çıkardım. Denki tabii ki ders çalışamayacaktı.

"Hey Midoriya..." Başımı ona döndürüp baktım. "Nasıl gidiyor, konuşma şeysi..."

Gülümseyip deftere yazdım.

Doktor iyi gittiğini söylemişti.

Bana bakıp tekrar konuştu. "Biliyor musun, kesinlikle senin konuşacağına inanıyorum! Eskisinden daha hızlısın."

Şaşkınlıkla ona bakmaya devam ettim. Neden birden bire bunları söylüyordu anlamadım ama böyle bir arkadaşa sahip olduğum için mutluydum.

Kapı zilini duyunca tam ayağa kalkacakken Denki ayaklandı.

"Ben bakacağım!" diye bağırmıştı.

Yeni aile üyemiz.

Kapı sesini duyduktan sonra tanıdık bir ses işittim.

"Senin burada ne işim var sarı bok?"

Şaşkınlıkla ayaklanıp hızla kapıya ilerledim. "'En yakın' arkadaşıma ders anlatmak için buradayım 'Kacchan.'"

Kacchan'ı bastıra bastıra söylemişti. "Seni ben-" Beni görmesiyle susup gözünü devirdi.

"Oi Deku," Elindeki poşeti bana göstererek; "Annem bunu size gönderdi." Umursamaz bir şekilde elindeki poşeti uzatıyordu.

Ona yaklaşıp poşeti alırken annemin sesini duydum.

"Oh! B-Bakugou-kun hoşgeldin! İçeri gelsene." Başını eğip, "Teşekkür ederim ama evde gitmem gerek Bayan Midoriya."

'Midoriya' demesi ile heyecanlanmıştım. Uzun süredir onun ağzından duymuyordum. Poşeti alıp mutfağa ilerledim. Masaya koyup tekrar kapıya ilerledim.

"...Annene iyi günler dilerim! Hoşçakal tatlım!"

Eğilip doğruldu. Öldürücü bakışlarla Denki'ye bakıp arkasına döndü. Kapıyı kapatıp tekrar odaya ilerledik.

"Tanrım, onun sorunu ne..?"

🌸

Kapıda bekleyen Denki'yi daha fazla bekletmeden son kez ağzıma ekmeği sokup kapıya ilerledim.

Bana gülümseyip, "Günaydın!" dedi.

"G-gün-a-ay-dın!" Ayakkabılarımı giyinip yanına adımladım. Bugün okula birlikte gitmek istedi çünkü bana her an bir şey olabileceğini düşünüyordu.

Okula yürümeye başladık. "Of! Bugün kimya dersi var! Nefret ediyorum!" Ona katılıyorum, bugün gerçekten sıkıcı dersler vardı.

Yol boyu somurtarak yürüdü. Okula yaklaşmışken arkamızda yine tanıdık sesleri duydum. Umursamayıp ilerlemeye devam ettim.

Okula girip sınıfa ilerledik. Sırsamıza otururken sınıfa giren bedenle şaşırdım. Çünkü Kacchan genellikle okula gelince ilk sınıfa girmez kantine giderdi.

Kısa sürede ona bakıp gözlerimi çektim. Önüme çantasını koyup oturdu. Denki'ye bakınca onun da gözünün Kacchan'da olduğunu gördüm. Elini dürtüp bana bakmasını sağladım.

"D-De-nk-" Konuşmaktan vazgeçip deftere yazmaya başladım.

Lise sınavına hazırlık yapıyorsun değil mi?

Okuyup bana baktı. "Yani, evet..."

Seninle birlikte düzenli çalışıyoruz bundan sonra.

Şaşkınlıkla bana döndü. "N-nasıl mesela?"

Bir gün konu ertesi gün o konu ile ilgili 100 soru. Bu 100 soruyu gün geçtikçe artıralım ^^

"He?"

.
.

Bu resimi unutmayın 🥲

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu resimi unutmayın 🥲

Pekala kapağı değiştirmeyi düşünüyorum.

Silent Voice     ||BakuDeku||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin