16 | "Yaptıkların sadece sana yetmiyor."

717 128 33
                                    

çok sevdiğim gruplardan biri bu kurgunun ismiyle bi şarkı çıkardı geçtiğimiz hafta... ve aşırı derecede bu kurgunun havasını veriyor şarkı???? sözleri, enerjisi, klibi her şeyiyle tam olarak bu kurguda hissettiklerim yani.... bu şarkıyı bu kurguya adıyorum ahhabdhbhasd

mutlaka dinleyinnn yukarı bıraktım
bu bölüm against the current için<3 ahahbdshabsdhbdfs

başlıyoruz

xoxoxoxoxo

"Bunun iyi bir fikir olduğuna emin misin kaptan?"

Wonho endişeli bir şekilde söyledi, sırıtarak önündeki manzarayı izleyen kaptanına doğru eğilmişti bu sırada. Bakışları aynı manzaranın üzerinden ayrılmamıştı.

"Çok eminim, Wonho. Ekibe her katılan kişiyle bu oyunu yapmaz mıydık?"

"Evet ama..."

O zaman kuralların bu kadar acımasız değildi, diye tamamladı içinden cümlesini. Daha bir şey demeyerek yerine dönmüş ve önündeki müsabakayı izlemeye devam etmişti.

Öyleydi, ekibe her katılan kişiyle yapılırdı bu müsabakalar. Yeni katılan kişi, sırayla ekipteki herkes ile teke tek bir maça tâbi tutulurdu. Yeni katılan kişi gücünü sınar, diğerlerinin savaş tekniklerini öğrenirdi; Diğer herkes ise eğlenerek onları izlerdi. Buraya kadar olanlara hepsi alışıktı.

Yeni olan, Minho'nun o gün aniden karar verip getirdiği zorlayıcı kurallardı.

Bu sefer maç teke tek yürümüyordu. Hyunjin her seferinde iki kişi ile birden karşı karşıya geliyordu. Üstelik maçı küçük bir tahta parçası ile denizin üzerinde yapıyorlardı. Rakibini suya düşür, ya da hamlen bloke olmadan kılıcını rakibinin boğazına yasla... Maçı bitirmenin yolları bunlardı.

Hyunjin kötü başlamadı. Bir şekilde gözünü kestirdiği daha kolay olan hedefi suya düşürüp diğerinin işini hallediyordu. Ancak sıra kalabalık ekibin ortalarına doğru gelmeye başladığında artık buna mecali kalmamış gibiydi. Karşısındakinin hamlesinden kolayca kaçamıyor, eskisi kadar çevik hareket edemiyordu.

Doğal olarak, diye düşündü Wonho. Minho'nun o çocuk üzerine fazla gittiğini düşünüyordu. Hâlâ Changbin'e olan kırgınlığını ondan çıkarıyor olduğu fikrindeydi, kendi halledemediği olaylarda hıncını başkalarından çıkarma huyu oldukça bilindikti kaptanının.

Hyunjin veya Changbin'in yaptıklarını doğru bulduğunu söylemiyordu kesinlikle, ancak Minho'nun tüm bunlarla Hyunjin'i zorlamasını da doğru bulmuyordu. Özellikle o an karşısında nefes nefese bir şekilde boğazına yaslanmaya çalışan kılıçla boğuşan Hyunjin'i izlerken...

İlk rakibini suya düşürmeyi başarmıştı. Ancak ikincisiyle baş edemeyecek kadar yorgundu artık. O kadar efor sarf etmişti ki sanki o da suya düşmüş gibi sırılsıklamdı tüm yüzü ve omuzlarına dökülen siyah saçları. Yüzünde acı ve hırsla karışık bir ifade vardı. Kendi kılıcı, yüzünden bir karış kadar ötedeki kılıca yaslanmış bir şekilde pozisyonunu korumaya çalışıyordu.

Tüm gücünü o kılıcı kendinden uzaklaştırmaya adadığı belliydi. Öyle ki yorgunluktan bitap düşmüş vücudu enerjisinin yetmediğini göstermek istercesine titremeye başlamıştı. Karşısındaki ise daha yeni başladığını ifade eder gibi sırıtıyordu. Maçı ona bırakmayacağı çok belliydi.

Hyunjin son kalan gücünü rakibinin kılıcını aşağı savurmaya harcadı. Bu son hamlesi olmuştu, ardından bacaklarında kalmayan gücüyle suya düştü. İlk yenilişi olduğu için kalabalık oldukça heyecanlanmıştı. Büyük bir tezahürat koptu ve birçok kişi ayağa kalktı. Hyunjin'i nakavt etmiş adam ise sırıtarak ekibe dönmüştü. Gelen çığlıklar eşliğinde yanlarına koştu.

Wildfire [ minsung & changjin ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin