Dalgalara Direndim • |BxB|

•5•

Medya; Yüzyüzeyken Konuşuruz - Ne Farkeder

•

3 Temmuz 2021

"Mete!" diye seslenen annemi duymamla odadan çıkıp mutfağa ilerledim, "Efendim güzelim."

"Paşam şu çöpleri atıver. Bir de kardeşin bir şey istiyordu marketten, onunla birlikte iki ekmekte al olur mu?" diyen anneme kafamı sallayıp yanağından öptüm. Mutfaktan çıkarken, "Doruk-" diye seslendim. Kafamı iki yana sallayıp kendi halime gülüp, "Derya ne istiyorsun?" dedim. Aynanın karşısında suratına krem sürerken, "Abi ya tatlı yapacağım da üç beş tane sütlü çikolata alsan yeter." diyerek konuştu. Elimle tamam işareti yapıp dış kapıyı açtım.

Dışarı çıkmamla az önceki olay aklıma düşmüştü. Doruk'la tanıştığımız günden beri Derya'ya Doruk diyordum. Annem baş harflerinin aynı olmasından dolayı karıştırdığım tezini öne sürerken, Derya ise aklıma takılmasına sebep olacak bir hareket yapmıştır dedi. Ondan sonra dövme çocuğu durduk yere diye de uyardı. Üniversiteye geçmeden önce kuzenlerimle birlikte o şehir senin bu şehir benim diyerek dağılmamışken çok kez aile karşısına vukuatla çıkmıştık. Bu sebeple ne zaman halısahaya gitsek arabaları hazır da tutarlardı ki hastaneye veya karakola yetişsinler. Kolumdaki bileklikleri düzeltirken dağılan düşüncelerimi toparlayıp konuya geri döndüm.

Bir hareketi veya ters bir şeyini görmemiştim. Bu sebepten dolayı hatırladığım kadarıyla Doruk'a gıcık olmamıştım hatta sevmiştim keratayı. Fakat aklımda kalacak kadar da vakit geçirmemiştik. Oflayıp saçlarımı karıştırdım. Bu hareketimle yumuşacık görünen saçları gözümde belirdi. Yanlış anlamayacağını bilsem veya yapmak istediğim şeyin mantıklı açıklaması olsa, ellerimi o saçlarda gezdirmek isterdim. Yıllar önce bir daha düşünmemek üzere kapattığım konu düştü aklıma. Yürüdüğüm yerde durdum gözlerimi yumdum. Sokağın ortasında dalgın dalgın dururken gelen korna sesiyle düşüncelerimden sıyrıldım. Aman neyse ne! Niye düşünüp dert ediyorsam. Kapattım o defteri açılmamak üzere. Eşelemeyeceğim. Doruk'u sürekli zikretmemi de, ellemek istediğim saçlarının sebebini de...

Bu yüzden anneme hak veriyorum. Baş harfi benzerliğindendi dilimden düşmeyen Doruk'un sebebi. Kafamı hiddetle sallayıp "Evet bu yüzden aksi olamaz." diyerek kendi kendime seslice söylendim.

*

"Baba ama bu bana böyle mobbing uygulamaya devam ederse stajım yanar demem dövdürttürürüm." ahizeden gelen kahkahaya sesiyle sırıtmaya başladım.

"Oğlum anlıyorum seni. Ben de geçtim o yollardan ama sektör bu şekilde. Bir projeleri satın alınıp, bina dikilince küçük dağları ben yarattık havasına giriyorlar." diyen babamın söylediklerine kafamı salladığım da bunu göremeyeceğini fark edip gülerek, "Evet haklısın." dedim. "Neyse yavrum işlerim var benim akşam yemeğe bekliyoruz unutma."

"Tamam baba gelirim dikkat et kendine." diyerek veda cümlelerimizi sıralayıp telefonu kapattım.

Kahvaltı hazırlamak için patatesleri koyduğum kovaya gitmek üzere mutfağın küçük balkonuna girdim. Kovanın kapağını açtığım da karşılaştığım soğanla sırıttım. Adama bak ya resmen bu şekilde aklıma düşüyordu. Liseli ergen triplerine girip inkar etmeyecektim çok fazla etkilenmiştim. O gece balkonda konuştuğumuz sırada farkında olmadan yaptığı temaslar, gülüşleri... Off hem de o sesli kahkahası..

Kanka konudan sapıyorsun...

Beni bozmaya yer arayan iç sesimle kendime gelip göz devirirken patatesi alıp balkondan çıktım. Kahvaltı hazırlarken yine aklıma düşmüştü. Yemeyi sevdiği çok belliydi. Buna rağmen vücudu çok iyiydi. Esnerken açılan tişörtünden göründüğü kadarıyla kasları da gözle görülür şekildeydi. Kolları ne çok kalın ne çok inceydi. Tam kararında kaslıydı. Kumral saçları ve ela gözleri, kumral teniyle çok güzel uyum içerisindeydi. Hele ki hafiften çıkan kirli sakalları.. Sakal sevmeme rağmen ona ayrı bir yakışmıştı. Özene bezene yaratılmıştı. Üzerinde saatlerce düşünülmüş gibiydi.

Görmesek inanacağız ha.. Tamam çocuk iyi de sanki senin ki biraz gönül gözüne giriyor.

Lan yok harbiden çocuk ultra- yok, hayır mega yakışıklıydı ama bana ne tabii.

Daha üç dakika önce etkileniyorum dedin.

Dedim ama bu kadar imkansız bir şeyin peşinden koşturup, bağlanmayacağım. Sadece tipini beğendim. Tamam belki biraz düşünceleri de hoşuma gitmişti. Laf arasında adam akıllı derken kendini düzeltip doğru düzgün demesi ne yalan söyleyeyim hoşuma gitmişti. Oyun oynarken küfrederken çok fazla cinsiyetçi oldu bu küfürler diyip daha farklı sövmeye başlaması da hoşuma gitmişti. Feminist düşünceleri olması hoştu. Skam izlemiş olması çok şaşırtsa da yine de hoşuma gitmişti. Acaba 3. sezonu izlemiş miydi?

Enişte sıkılınca bölüm atlayan bir tipe benzemiyor. O Kurtlar Vadisi Pusu'nun bile tüm saçma bölümlerini izlemiştir.

Yuh enişte falan ne saçmalıyorsun. Hızın 190 bir sakinleş.

Yahu iki saattir salya akıtan, hoşuma girmişti diyen sensin. Bana dediğin şeye bak.

Kendi kendime girdiğim saçma kavgayı kafamı iki yana sallayarak bitirdim. Ayılmak için yaptığım kahveyi de alıp hazırladığım sofraya oturdum. Acaba eşcinseller hakkında ne düşünüyordu. Günümüz inançlılarına benzemiyorum demişti. Homofobik birisi olacağını zannetmiyordum. Bana dokunan bir şey yok, isteyen istediğini yaşasın kafasında olmalıydı. Sonuçta üniversiteye falan gitmişti illa ki karşılaşmıştır. Benim eşcinsel olduğumu öğrense ne tepki verir acaba?

Ne yapacaksın, adama gidip eşcinselim mi diyeceksin?

Hayır ama konusunu açabilirim.

'Bu kadar imkansız bir şey' diyen sendin. Şu an bu imkansızlığa çözüm bulup oldurmaya çalışıyormuşsun gibi hissettim.

"Off bunaldım." diyerek yüksek sesle konuşup iç sesimin saçma düşüncelerini ve kafamdakileri defetmeye çalıştım.

•

Geçiş gibiydi bu bölüm. Bilmiyorum neyse..

4.2.22