10. Bölüm

720 67 120
                                    

Dün bizimkilerin baskınıyla dediklerine göre o adam yakalanmıştı. Kaçarlarken olan çatışmada da Jimin yaralanmıştı. Bu biraz beni kötü hissettirmiş olsa da görevimdi bu benim. Onlarla duygusal bağ kurup bunu unutmamalıydım.

Odamdan çıktım ve aşağı inmeye başladım. Mutfağa girdiğimde Seokjin'i tezgahın önünde bir şeylerle uğraşırken görünce yanına gittim.

"Ne yapıyorsun?"

"Ramen pişiricem." demesiyle başımı sallayıp sandalyeye oturdum.

"İyi misin sen?"

"Evet. Ne oldu ki?"

"İtiraz etmedin. Normalde onu yapma demen gerekiyordu." dedi gözlerini büyütüp.

"İtiraz edemeyecek kadar yorgunum."

"Ne yaptın da yoruldun acaba? Çatışma yaşayan bizdik."

Üzerimde Jimin'in benim yüzümden yaralanmasının acısı var çünkü. Saçma bir şekilde üzülüyorum.

"Uyuyamadım gece. Jimin'i kontrol ettim."

Gülümsedi ve "Sağol Jieun. Onunla ilgilendiğin için." dedi.

Hatamı telafi ediyorum gibi bir şey oluyor ama tam anlamıyla oda olmuyor. İçim hâlâ rahat değil.

"Teşekkürlük bir durum yok. Kim olsa aynısını yaparım zaten."

İçeri girip kendini yanıma atan Jungkook'la ona döndüm.

"Hatanı telafi etmek ister misin?" demesiyle kaşlarımı çattım. Ne hatasından bahsediyordu. Jimin'in benim yüzümden vurulduğunu öğrenmiş olamazdı değil mi?

"Ne hatası?"

"Ne demek ne hatası? Geçen gün beni apar topar çağırdın eve. Senin yüzünden güzelim kızı kaçırdım. Benimle bara geleceksin." dedi gözlerini büyütüp.

Derin bir nefes aldım. Bir an öğrendi sanmıştım.

"Kaçışın yok! Akşam benimle geliyorsun!"

"Saçmalama Jungkook! Ne işim var benim seninle barda! Gidip bulacaksın birini beni yalnız bırakacaksın!"

"Çağırmasaydın beni. Evde Yoongi hyung vardı gitseydin onunla."

Göz devirmemle güldü.

"Sen onunla konuşmuyordun. Doğru."

Omzuna vurmamla "Bu gece kaçışın yok." dedi.

"Bir gün aşık olduğunu görecek miyim ben?"

"O ne? Yenilebiliyor mu?

Abartılı yalancı şaşkınlıkla gözlerini büyüterek sorduğunda iğrenç espirisine karşı kaşlarımı çattım.

"Çok komiksin ya, gerçekten. Birgün aşık olduğunda umarım burada olup sana bu sözlerini yedirebilirim."

Yüzünü buruşturdu ve "Ben almayayım onu. Kimseye bağlanamam. Tek bir kişi... olmaz ya." dedi.

"Ne anlarsın aşktan?"

"Sen çok anlarsın ya. Ondan Yoongi hyungla bu haldesiniz."

İki gündür neydi bu Yoongi iması? Hayır benim bilmediğim ne biliyordu bunlar?

"Yok öyle bir şey. Yoongi'le aramda hiçbir şey yok ve olamaz."

Yoongi'nin içeri girip bana bakmasıyla derin bir nefes aldım.

Seokjin'in yanına gitti ve bir şeyler söyleyip yüzüme bile bakmadan dışarı çıktı.

"Üzdün işte adamı."

Believe - Min YoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin