12. Bölüm

697 63 47
                                    

Gözlerimi Yoongi'nin kollarında açınca derin bir nefes aldım. Kokusu burnuma dolunca tebessüm ettim.

Başımı kaldırıp uyuyan yüzüne baktım. Çok huzurlu duruyordu. Masum bir şekilde uyuyordu.

Neden burada olduğumu sorguluyordum şuan. Ne yapıyordum ben? Nasıl böyle bir hata yapmıştım? Nasıl yakalamam gereken bir suçluyu sevebilirdim?

Eğer bu durum ilerlerse o zaman onun yatağında onun kollarının arasında bir hainden başka bir şey değildim.

Yavaşça gözlerini açmaya başlayınca ne zaman aktıklarını bilmediğim yaşları sildim hemen.

"Günaydın."

"Günaydın."

Yüzümdeki saçları çekti ve "İyi uyudun mu?" diye sordu.

"Evet."

Gerçekten çok iyi uyumuştum. Ne kabus görmüştüm ne de uyanmıştım. Kesintisiz bir uyku çekmiştim uzun zaman sonra.

Başımı yeniden göğsüne gömünce eli saçlarımı buldu ve yavaşça okşamaya başladı. Bu beni yeniden mayıştırırken gözlerim kapanmıştı bile.

"Jieun?"

"Hım"

"Pişman mısın?"

Seni öptüğüm için pişman değilim. Sadece kendime kızıyorum. Ben nasıl böyle bir hata yapabildim. Nasıl bir suçluyu sevebildim?

Tabii ki bunu söyleyemedim. Sürekli kafamda bu dönüp duruyordu.

"Hayır."

"Jieun-"

Kapı birden açılınca içeri giren Jimin'le ona döndük.

"Hyung kalk hadi- Jieun?"

Beni görünce önce şaşkın olan yüzü sonra sinsi bir hâl aldı.

"Ne var Jimin?"

"Ben seni çağırmaya gelmiştim ama hiç rahatsız olmayın. Ben odaya hiç girmemişim gibi devam edin" dedi gülerek.

Yoongi başının altından yastık çıkarttı ve ona fırlattı.

"Defol Jimin!"

Jimin gülerek yastığı yeniden bize attı ve "Ben herkesi uyarırım. Gelmezler bu kata. İyi eğlenceler size." deyip dışarı çıktı.

"Bu çocuk ne istiyor bizden?" dedim sıkıntıyla.

"Bilmem. Hep böyle o."

Yatakta doğruldum ve "Duşa giricem ben." dedim.

"Kıyafetlerini yanına almayı unutma."

"Tamam."

...

Sıcak su başımdan aşağı akıp giderken göz yaşlarımı saklıyordu.

Kötü hissediyordum. Kendimle bir savaş halindeydim. İçimde çok kötü bir his vardı. Neden sevmiştim ki onu? Bunu yapmamam lazımdı.

Ben şimdi ne yapacaktım? Onları yakalatmam gerekiyordu benim. Hepsini hapise attırmam gerekiyordu. Onlar kötüydü. Ben onlarla nasıl bağ kurabilmiştim? Nasıl içlerinden birine karşı farklı duygular besleyebilmiştim?

Kendime gelmem gerekiyordu. Böyle olmamalıydı. Ben bunu yapamazdım.

Suyu kapattım ve ayağa kalkıp üstümü giydim. Dışarı çıktığımda kapının önünde Yoongi'yle karşılaşınca derin bir nefes aldım.

Yanıma geldi ve belimi tuttu.

"İyi misin sen? Bir saattir oradasın?"

"İyiyim."

Believe - Min YoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin