Duyduğum isimle sinirlendim. Neydi bu Sahra'dan çektiğim böyle. Onun yüzünden başıma gelmeyen kalmamıştı.
Sinirle konuşmaya başlamadan önce benden önce konuştu.
"Lütfen soruma cevap ver. Kızıma neden böyle bir şey yaptın?" Sinirle güldüm. Hala gelip bana nedeni soruyorlardı.
"Neden mi? Kızınız Miraç'ın benimle birlikte olduğunu bile bile onunla birlikte oldu. Ve benim yaptığım tek şey bunu açığa çıkarmak. Bunu neden yaptığım gayet açık."
"Durumu düzeltemez misin?"
"İstesem evet. Ama asla düzeltmeyeceğim. O ikisi de bana bir hata yaptı ve bedellerini ödemek zorundalar." Kadın daha şiddetli ağlamaya başladı.
"Leyla, Sahra'yı babası evlatlıktan reddetti."
"Neden?"
"Onun itibarını düşürdüğünü söyledi. Reddetti. Engel olamadım."
Sahra geçen gün geldiğinde bunu söylemişti ama nedenini hiç merak etmemiştim.
"Bakın Merida hanım sizi üzmek inanın istemem ama kızınız bana karşı çok büyük bir hata yaptı. Affedilemez bir hata."
"Kızımı hiç bir zaman böyle yetiştirmek istemedim." Deyip elleriyle yüzünü kapattı.
"Ben özür dilerim. Hepsi benim suçum." Ne yapacağımı şaşırmıştım.
"Merida hanım hiç bir şey sizin suçunuz değil. Kızınız hu şekilde olmayı seçtiyse yapacağınız hiç bir şey kalmamış demektir. Bu konuda kendinizi suçlamayın."
"Şimdi bir çocuğu var. Kendisi bile çocuğun Miraç'dan olup olmadığından endişeli." Duyduklarımla dondum. Çocuk Miraç'dan olmayadabilirdi. Ama bu birlikte oldukları gerçeğini değiştirmezdi. Sahra gerçekten çok sinsi bir kadındı.
"Aldırıcam bu bebeği dedi. Yapma etme, masum bir cana kıyma dedim bir şekilde ikna ettim ama şimdi de düşünüyorum. O çocuğa iyi bakabilecek mi? Sahra iyi bir anne olabilecek mi?"
Dediklerini düşündüm. Sahra'nın iyi bir anne olabileceğini düşünmüyordum. Doğacak olan o çocuk her türlü sevgiden mahrum bir şekilde büyüyecekti.
"Sahra iyi bir anne belki olamaz ama o çocuğun çok iyi bir anneannesi olacak. Sizin çocuğa destek vereceğinize hiç şüphem yok Merida hanım." Gülümsedi. Gözündeki yaşları sildi ve masanın üzerindeki suyu içti.
"Ben gidiyim artık." Deyip ayağa kalktı. Bende onunla birlikte kalktım.
"Kendine iyi bak Leyla." Gülümsedim ve cevap verdim.
"Siz de aynı şekilde Merida hanım." Gülümseyip gitti. Ben de koltuğa oturup düşünmeye başladım.
Sahra kendi çocuğunun babasının kim olduğunu bilmiyordu. Bu demek oluyordu ki Miraç aldatılıyordu. Peki Sahra'nin görüştüğü diğer kişi kimdi?
Aklıma gelen şeyle tüm yap boz parçaları bilerşti. Miraç ile gittiğimiz bir davette Sahra'da oradaydı ve yanında bir adam vardı, samimi duruyorlardı. Büyük ihtimal diğer kişi o adamdı.
Düşündüğüm şeyler bana boş gelmeye başladı. Beni ilgilendirmezdi. Başımı iki yana sallayıp, elbise dikmek için ayağa kalktım.
Akşam saat 8'e kadar elbise dikmiştim. Ama o kadar yorulmuştum ki bir yandan da belim ve boynum ağrıyordu. Eşyalarımı toparlayıp iş yerinden çıkıp arabama bindim ve eve doğru sürmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LEYLA
ChickLit"Sen ne hakla buraya geliyorsun?! Hangi yüzle?!" Öfkeyle bağırdığımda geri adımladı.Gözleri doluydu, dağılmış görünüyordu. ''Leyla affet,çok pişmanım,küçük bi hataydı sadece.Kışkırttı beni,dayanamadım.'' Dediğinde suratına tokadı geçirdim. ''Ne ha...