LEYLA

BÖLÜM 27🍁

"Leyla kalk hadi." Duyduğum sesle gözlerimi açtım. Jungsoon başımda dikiliyordu.

"Neden?"

"Saçlarını kurutalım. Üşütürsün." Başımı salladım ve doğruldum.

Jungsoon eline aldığı tarak ile arkama geçti.

"Şimdi saçlarını tarıycam eğer acırsa söyle." Başımı salladım ve esnedim.

"Neden yemeğini yemedin."

"Yedim ya. Çorba içtim. Canım bir şey istemiyordu."

"Şu saçlarını güzelce kurutayım doyurucam karnını." Başımı salladım. Saçlarımı o kadar nazik bir şekilde tarıyordu ki aynı halam gibi. Bu bana güzel hissettirmişti.

"Banyoya gidelim. Saçlarını kurutalım." Başımı salladım ve ayağa kalktım elimden tutup banyoya götürdü. Dolaptan çıkardığı makine ile saçlarımı kurutmaya başladı.

Saçlarım tamamen krutunca makineyi kapattı ve kenara koydu.

Saçlarımı tekrardan taradı ve öptü.

"Mis gibi oldun güzel kızım. Şimdi gidip yemek yicez ve sen uyuyacaksın." Başımı salladım. Zaten acıkmıştım.

Birlikte salona geçtik. Masanın üstü dolmuştu. Beni oturttu, kendi de yanıma oturdu. Tabağımı doldurdu ve önüme koydu. Yemeğe başladım.

Doymuştum. Tabağım bitmişti. Ama Jungsoon ısrarla tatlı yedirmeye çalışıyordu.

"Vallaha yiyemem. Jungsoon."

"1 kaşık al. Çok güzel tadı bak." Dayanamayıp bir kaşık aldım. Tadı gerçekten güzeldi.

"Oldu mu?" Gülümseyerek başını salladı.

"Oldu oldu. Uyuyacak mısın?" Başımı salladım.

"Gel o zaman." Birlikte odasına çıktık. Yorganı açtı ve benim girmemi bekledi. Yatağın içine girip başımı yastığa koydum. Gözlerimi kapattım. Uykuya dalarken alnımda Jungsoon'un sıcak dudaklarını hissettim.

"İyi uykular güzel kızım."

*********************************************

"Ne yapalım abi?" Jungsoon elindeki içki bardağını dairesel hareketlerle çevirmeye başladı. Kafasında çok tehlikeli kurtlar vardı.

"Ben gelene kadar ne yapacağınızı biliyorsunuz. Yarın orda olucam. Geldiğimde sakın baygın olmasın."