1. BÖLÜM

22.9K 612 154
                                    

" Abi bu Vural senin peşine düşer yakında. Dikkat etmek gerekir. "

Arabada ilerlerken gözlerim camda, kulaklarım arabayı süren adamdaydı. Yine yorucu bir günden sonra o lanet evden çıkabilmeyi başarmıştım. Biraz da olsa kafamı dağıtmak için yaptığım şeylerden biri, yirmi dokuz yaşımda olduğumu umursamadan evden gizlici çıkmaktı. Babamın katı kurallarından ve bana sürekli bir çocukmuşum gibi davranıp, her fırsatta azarlamasından bıkmıştım artık.

Tek çocuk olduğum ve sürekli karanlık işlere bulaştığım için işitmediğim azar kalmamıştı. Babamın yanında zorla şirkette çalıştırılmak çok sıkıcıydı bana göre. Benim istediğim hayat daha karanlık, kötü ve biraz da olsun aksiyonluydu. Tabii babam buna asla izin vermeyip beni sürekli bu kötü huyumdan vazgeçirmek için bir yerlere tıkıyordu aklım başıma gelsin diye. Bilmiyordu ki, o bunları yaptığı sürece ben daha fazla bulaşacaktım bu işlere.

" Bir o kalmıştı. O da düşsün bakalım peşimize. "  dedim bezmiş bir ifadeyle.

Babamın kazandığı ihalelerin haddi hesabı yoktu. Bu yüzden de sürekli kabak benim başıma patlıyordu. Her ihale öncesi karşı taraf benim canımla tehdit ediyordu babamı. Ama babam onlara asla pabuç bırakmıyordu. Çünkü biliyordu ki, ben o adamların elinden sürekli kaçmayı başarıyordum. Babamın en sevdiği tek özelliğim sanırım buydu.

Aniden araba fren yapınca ön koltuğa toslamamak için elimi hızla öne attım. Son anda koltuğa tutunup başımı çarpmamı önlemiştim. Dağılan saçlarıma elimi atıp yüzümden çektim. Arabayı süren Ali'ye dönüp baktığımda, gözlerini büyütüp ön camdan dışarı bakıyordu. Kaşlarımı çatıp başımı ondan çekerek farların aydınlattığı yola baktığımda, gördüğüm şey önümüzü kesen iki siyah arabaydı. Adamlar arabanın içinden yavaş yavaş çıkıp bizim arabanın etrafını sarmıştı. Ellerindeki silahları bize doğrultup çıkmamız için işaret verdiklerinde, elini silahına atan Ali ile kaşlarımı çatıp ona baktım dikiz aynasından.

Hayır der gibi bakan  gözlerimi gördüğünde elini belinden çekip direksiyonu sıktı. Eğer o silaha davranırsa, yaşayacağı varsa da ölürdü. Buna izin veremezdim. Belli ki adamlar benim için gelmişti. Onu bir şekilde buradan sağ çıkartmalıydım. Güvendiğim, dost yerine koyduğum tek kişi Ali'ydi.

" Abi? Vural. "  dedi, camdan dışarı bakarken.

Başımı çevirip baktığımda, arabanın önünde ellerini cebine koyup bize sırıtarak bakan Vural'ı görmemle sinirden şakaklarımdaki damar çıkmıştı.
Soysuz it! Kazanamadığı ihaleyi can yakarak, dalavereyle kazanmaya çalışıyordu. Bende Pars Kılıçhan'sam buna izin vermeyecektim.

Vural arabanın önünde tek elini cebinden çıkarıp bize 'çık'  işareti yapıyordu. Ya zorla ya da zorla olacağı belliydi. O yüzden de Ali'ye arabadan çıkmamız için başımla işaret ettiğimde sinirli bir nefes vererek kapıyı sertçe açtı. Beni koruyamamak canını sıkıyordu ama bu onun elinde değildi.

Arabanın kapısını yavaşça açıp içinden çıktım. Hafif esen rüzgar saçlarımı uçururken kapıyı kapattım.

" Pars Kılıçhan. "

" Orospu çocuğu Vural! "

Onun sırıtarak dediği şeyden sonra benim ona hitap etme şeklim kahkaha atmasına neden olmuştu. En azından orospu çocuğu olduğunu biliyordu, bu da  bir gelişmeydi.

Adamların silahları bize çevriliyken kaçmak gibi bir ihtimalimiz söz konusu bile değildi. Adamlar fazlaydı. Vural da bunu bildiği için gülüyordu. Benim etrafa attığım bakışları keyifle izliyordu.

" Boşuna uğraşma, elimden kurtulamazsın. "

Ona dönüp bende öyle mi der gibi bir bakış attım. Herhalde şimdiye kadarki bütün başarısız beni kaçırma girişimlerini illaki araştırmıştı. Bu yüzden de, o ihaleyi babamın elinden kimsenin alamadığını da anlamıştır. Buna rağmen niye ısrarla beni kaçırmaya çalışıyorlardı ki?
Babama benzeyen tek yönüm buydu sanırım, hırs. O kadar hırslı ve gözünü hiçbir şeyden sakınmayan biriydim ki, bazen babam ondan daha beter olduğumu söyler dururdu. İlk defa bu, hırsımın gözümü kör ettiği zamanlarda ona benzediğim için yakınırdı.

BASKIN-GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin