masquerade.

56 7 0
                                    

ara bölüm. 

Beklenen gün nihayet gelmişti. Jongin ilk kez baloya katılacak sevgilisini sakinleştirmek için sürekli öpüyor fakat asıl heyecanlananın kendi olduğunu fark edemiyordu. Son rötuşları yapıp geldikleri yer en az onlar kadar canlı ve eğlenceli görünüyordu.

Rengarenk havası hiç değişmeyen balo sahnesi yine aynıydı. Fakat daha gösterişli, daha canlı ve daha hırslıydı. Her yer akşamın önemine özel dizayn edilmiş, paraya kıyılıp garson bile tutulmuştu. Jongin'in sandığı kadar strese girmemiş olan Kyungsoo ise şu an yalnızca meraklı hissediyordu. Daha önce elbette gelmişti fakat hiç yarışmamış sadece topluluğu deneyimlemek istemişti. Şimdiyse işler farklıydı. Şaşkın bakışlı suratını gezdirdiği her beden binbir türlü kılıktaydı. Herkes en özgün kategoriyi yaratmak, en kaliteli ve en uygun kıyafetleri giymek derdinde kalmıştı. Hırsızlığından kuşku duymadığı isimlerin üstündeki pahalı markaları hemen görmek de şaşırtmadı Kyungsoo'yu. Sadece gülmüştü.

Kopacakmış gibi tutulan eli, sevgilisi tarafından az daha sıkılınca bir şey olduğunu düşünüp Jongin'e döndü. Yüce Divan hazırdı ve herkes önünde bekliyordu. Parıltılı gözleri hafifçe ıslanmış güzeller güzeli Jongin, Kyungso'ya döndü. Maskesinin altında gizlenmiş yanaklarını avuçladı.

"Sakın heyecan yapma, tamam mı? Hata yapsan bile seni hep seveceğim!"

Noktayı kısa ama tutkulu bir öpücükle koydu. Çocuğunun ilkokul müsameresine gelen anneleri hatırlatıyordu bu hali. Gülümsedi Kyungsoo. Herkes ev kuşu diye alay ettiği Sean'in maharetlerini nihayet bu akşam görecekti. Hırsla baktı etrafa, tıpkı diğerlerinin onlara baktığı gibi.


Jürilerin ve kurulun kararıyla yarışmalar önce bireyseller ve daha az sayılı olanlar ile başladı. Her yeri birbirine saldıracakmış gibi duran ama sahneye çıkanı da alkışlamaktan geri durmayan enerjisi asla düşmeyen insanlar sarmalamıştı.

Ve Kyungsoo sonunda o sesi duydu.

"Ve sıradaaa, DeLarverie Hanesi!!" Alkış kıyamet. Kyungsoo gece sonunda kulaklarının hala görevlerini yapıp yapamayacak olacaklarını düşündü.

"Çifte kumrularımız ilk kez birlikte sahneye çıkacaklar, hm???" Başkan yan gözle ve sırıtarak sordu. Kyungsoo'dan bahsediyordu.

"O halde bakalım bu koca gözlü baykuş nereye kadar uçabiliyor?"

İşte şimdi heyecanlandı Kyungsoo. Minik kalbi pır pır ediyordu yüreğinde. Jongin'i ilk kez gördüğü güne benziyordu bu his. Fakat o cesurdu. Ve hazır.

"IŞIKLAR!!!"

Her yer anında karanlığa bulandı ve yalnızca ikili üstüne bir parlaklık düştü. Sanki yıllardır bu işi yapıyormuş gibi bir edaya büründü Kyungsoo. Onlarla birlikte iki hane daha maskeli balo teması seçmişti ve onlarla yarışıyorlardı. Kaybetme şansı yoktu.

Yaylılar, büyük bir heyecan, davullar ve yumuşak adımlar. Sanki salon bir tek onlara ayrılmışçasına rahatlardı. Oradan oraya salınıyor, 18. yüzyıl İngiltere'sini konukların ayaklarına getiriyorlardı. Kuğu gibi salınan sevgilisinin esmer yüzü ay gibi ışıyor, Kyungsoo'nun ruhunu okşuyordu. Hangi kraliyetin prensesi olabilir diye düşündü sevgilisi için. Ve kendisi o prensese her şeyini adamaya hazır prens...

Tarifsiz duygularla sarmanalanmış Kyungsoo, Baek'in gösterdiği hareketleri inanılmaz bir kıvraklıkla sergiliyordu. Sanki hayatı boyunca bunu yapmak için beklemişti.

Son hareketi de tamamlayarak herkesin önünde eğildiler. Öyle bir alkış koptu ki, salon üstlerine yıkılacak sandı Kyungsoo. Eli sevgilisinin elinde başı önünde bir süre bekledikten sonra kalktı. Ne kıyafetler, ne dans hiçbiri onlarla boy ölçüşemezdi. Klasik valsin içine ufak dokunuşlar ekleyip dansı canlandırmış, New York varoşlarına kraliyet gecelerini yaşatmışlardı.

Kendilerine güveniyorlardı.

O sırada Baekhyun geldi Kyungsoo'nun aklına. Gülümsedi. Emeği çoktu.

Başkan salonu coşturduktan sonra jüriye döndü. Diğer yarışmacılar da önlerine dizildi. Diğer ikisi farklı jürilerden 9'ar puan alarak 49 puan almışlardı. Sonuca göre ekstra puanlama olacaktı.

Fakat buna gerek kalmadı.

"10! 10! 10! 10! 10!"

50 tam puanı alarak diğerlerini geride bıraktılar.

Gözleri yine yaşlanmış sevgilisiyle ödüle ilerledi Kyungsoo. Tüm jüriyle tokalaşıp Başkan'a ilerledi. Yaşlı adam kendisine göz de kırptı. Sadece gülümseyerek cevaplayan Kyungsoo bu anı Jongin'in görmemiş olmasını diledi.

Ödüllerini havaya kaldırıp herkese gösterdikten, hatıra fotoğrafı çektirdikten ve herkes içinde yine kısa ama tutkulu bir öpüşmeden sonra annelerinin yanına gittiler. Eli yüreğinde beklemişti Suho. İlk yarışmaları değildi fakat ayrı bir önem duyulmuştu bunda. Çünkü Kyungsoo katılmıştı. Sıkıca sarıldılar. Suho onları alınlarından öptü.

Yarışmalar son hızla devam etti. Kyungsoo hiç akılda yokken duyduğu tap dance kategorisiyle sahneye atladı. Dansa olan tutkusunu bunca zaman niçin gizlediği hakkında yorumlar yapıldı. Çoğunlukla eğlenildi. Bir koreografi hazırlamamış olmasına rağmen ikinci oldu. Bol bol içip çok hafiften sarhoş oldu. Vogue dansıyla ortalığı ateşe verip birinci olan sevgilisini kucakladı. 

Bu akşam Kyungsoo için harika geçti.

Ta ki ana hane koreografisi zamanı gelene kadar.

Çünkü gece şimdi başlıyordu ve Kyungsoo, Baekhyun ve Chanyeol'u hiçbir yerde görememişti.

gün batımı kokusu | chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin