|Eski Bang konağı / Felix
Umudumun beni çaresiz bıraktığı nice an yaşamıştım. Ölümün o mutlak soğukluğunu ensemde hissettiğim onlarca gün olmuştu. Hayatımda hiçbir zaman gün ışığına yer olmamış, kuytu bir odada geçirmiştim yıllarımı.
Belki bundan sebepti ölümü bu denli çabuk kabullenişim. O uçurumdan kendimi bu kadar kolayca atışım. Yılların yorgunluğunun üzerime yük diye binişinden sebepti belki de artık hafifleme isteğim.
Lakin nefesim beni bir kez daha terk etmeyen tek gayem olmuştu. Yine tutunmuştum şu acımasız hayatın bana sunduğu o kıldan ince ipliğe ve bir kez daha açmıştım gözlerimi. Fakat bu defa hayalini dahi kuramayacağım bir imkansızlığa uyanmıştım. Ve bu uyanış beni bu fırtınalı yolda bir kez daha yürütmeye mecbur bırakmıştı. Saklı klan'da.
Bay Bang şehirden gideli neredeyse 6 gün olmuştu ve ondan hemen sonra Jeongin de Lee klanına geri dönmüştü. Sonuç olarak 6 gün boyunca derin bir dinginliğin içindeyim. Klana alışmaya ve mümkün olduğunca varlığına kendimi inandırmaya çalıştığım bir dinginliğin.
O gün, yani Bay Bang gittikten sonra Jeongin'in annesiyle ve küçük kız kardeşiyle bir akşam yemeği yiyip konağa geri dönmüştüm. O günden sonra da konaktan hiç çıkmamış, ortalıklarda fazla dolaşmamaya çalışmıştım. Her ne kadar aksini yansıtmaya çalışsam da hala korkuyor olduğum bir gerçekti.
Bu süreçte arada sırada He Ran noona gelip yaralarıma bakıyor, bana arkadaşlık yapıyordu. Bir kez de Hyunjin gelmişti ama o da kontrol içindi.
"Bay Lee, akşam yemeğiniz hazır efendim."
Bayan Min'in sesini duyar duymaz boş boş tavanı izlediğim yatağımdan kalkıp mutfağa gitmek için odadan çıktım.
Bu konaktaki ikinci günümde tanışmıştık bu yaşlı kadınla. Oldukça sevecen ve anaç bir huyu vardı ve beni evimde gibi hissettiriyordu.. Günde birkaç saat kalıp sonra da gidiyordu ama yine de onun varlığı bu yalnız başıma olduğum evde biraz da olsa renk veriyordu. Zaten burada hiç kötü biriyle tanıştığımı hatırlamıyorum..
Birkaç beta hariç...
Herkes çok misafirperver ve iyi niyetliydi. Kısacası burası tahmin ettiğimden daha iyi bir yer çıkmıştı.. Yine de temkinli davranıyordum. Changbin hyung sayesinde kimseye güvenmemem gerektiğini zor da olsa anlamıştım.
Anlamak zorunda bırakılmıştım...
Tüm bu düşünceleri geride bırakarak içinden sıcak kokuların sızdığı mutfağa girdiğimde tam ortadaki nefis yemeklerle donatılmış masa karnımın guruldamasına ve yüzümün gülmesine sebep oldu. Girdiğimi fark eden Bayan Min ocaktan aldığı yemeği masaya koyup bana döndü. Yüzümdeki tebessüm onu da neşelendirmişti.
"Teşekkür ederim Bayan Min."
"Afiyet olsun genç efendi."
Onun güzel tebessümüne ve yumuşak sesine karşılık başımı sallayıp yemeğimi yemeye başlarken masaya kimchi koyan Bayan Min'e bakarak aklıma gelen şeyle baharatlı yemeği gösterdim.
"Bayan Min söylemediğim için affedin ama ben kimchi yiyemiyorum, havuca alerjim var da.." diyerek kendimi açıkladığımda gülümseyerek konuştu;
"Biliyorum genç efendi.. Bay Bang önceden beni uyardı bu yüzden havuç koymadım içine.."
Sözleriyle kaşlarım anında çatıldı. Kalbim hiç olmadığı kadar hızlı atmaya başlamış ve bu durum yutkunmama sebep olmuştu. Birkaç küçük kelime nefesimi kesmeye yetmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLI KLAN • CHANLİX
Fanfic'Kardelen ölürse güneşi bir daha doğmamak üzere batırırım. Bu yüzden hikâyenin sonunu ikimiz için değiştireceğim.' ~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~• Erkek bir omega olduğu için kendi babası tarafından ölüme mahkum edilmiş soylu genç bir...