🌅
Boğazım yırtılırcasına çığlığı basarken ellerim kollarım bağlanmış gibi hissediyordum. Gözlerim açılmadı, kıpırdayamadım. Uğultulu sesler, çok uzaktan tanıdığım birilerine ait gibi geliyordu ama ondan da emin değildim.
Saç diplerime kadar acıyordum. Her bir zerrem sızlıyordu.
Bir anda önümdeki perde çekilmiş gibi bedenim gevşedi, bakış açıma beyaz ışık girdi. Yataktan nefes nefese doğrulup "Hayır!" diye bağırdım.
"Abla..."
Fatih anında yanıma gelip saçlarımı asılmaya çalışan ellerime hakim oldu. Usulca, canımı yakmadan ellerimi kendi elleri arasına alıp yavaşça saçlarımdan çekti.
"Ştt! Kötü bir kabus gördün sadece, sakin ol."
"Bebeğim..." Zihnim devreye girdiğinde derhal başımı karnıma çevirdim. Gözlerim o düzlüğe aradı. Rüyamda gördüğüm, dümdüz karnımı aradı...
Yoktu.
Şükürler olsun ki düz değildi karnım. Kocamandı.
"Burada... Fatih burada." Dolmuş gözlerimle kardeşime baktım. Dudakları titreyerek gülümsemeye çalıştı.
Benim halim onu mahvediyordu. Böyle çaresiz, böyle tutsak olmam Fatih'i bir anda benim abim yapmıştı.
"Nereye gidecekti ki?" Hafifçe güldü ve yatakta yanıma oturdu. Kolunu belime sarıp yanımda olduğunu hissettirirken sırtımı ona yasladım. "Bir ara erken geleceğim ulan, der gibi oldu ama neyse ki sakinleştirdik veledi. Dedik nereye geliyorsun? Dünyanın halinden haberi var mı, dedik. Baya azarladım yani. Sonra o da," Sesini incelterek konuşmaması devam etti. "dayım yalan söylemez deyip geri çekildi."
İstemsizce küçük bir kahkaha fırladı dudaklarımdan. En son evde bağırdığımı ve kanamam eşliğinde hastaneye geldiğimizi hatırlıyordum. Devamı yoktu. Bayılmış veya derin bir uykuya dalmıştım sanırım.
"Daha çok erken... Zarar görmeyecek değil mi? Doktor ne dedi?"
"Bu ne biçim çocuk, ultrasonda resmen küçük bir çilek tarlası görüyorum, dedi. Tam olarak bunu söyledi abla." Elimi sertçe omzuna geçirdim. "Lan ne vuruyorsun? Ben doktorun yalancısıyım. Hatta doktor öyle deyince babam da çilek tarlası almaya gitti. Küçük canavara yetişemeyiz diye."
"Piçlik yapma!" Tamamen ona dönüp saldıracaktım ki karnımda hareketlendiğini hissettim. Bu duyguyu sanki aylardır hissetmiyormuşum gibi kendimden geçerken gözlerimden birer damla yaş süzüldü.
Buradayım diyordu bana. Annesine yanında olduğunu hissettiriyordu.
"Sen ne gördün rüyanda? Gerçi kış uykusuna yattın sandık biz seni..."
"Sen niye beni ve oğlumu yerden yere vuruyorsun ki? Biz ne yaptık sana?"
Ağlamalarım daha da şiddetlendiğinde Fatih neye uğradığını şaşırmış gibi bana baktı. Ne yapacağını bilemeyince daha çok sarılmaktan başka çare bulamadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Evliliği Öldürdü (KISA HİKAYE) (TAMAMLANDI)
RomanceBirbirlerine kalplerini tamamen emanet ederek çıktıkları evlilik yolunda Tugay'ın değişen tavırları, Ece'nin her seferinde kırılan kalbi sonucunda bu iki genci uzun bir ayrılık karşılamıştır. Yarı textingtir. Bölümler kısadır. Zaman geçirebileceğini...