🌅Elimle karnımı okşarken aynadan kendime baktım. Bedenimdeki çiller sanki daha da belirginleşmiş, hafif de kilo almıştım. Kalçalarım iki yana doğru genişliyordu. Bu iyi miydi?
"Anneciğim?" dedim karnıma seslenerek. Etrafımda dönüp boydan boya tekrar süzdüm bedenimi. "Çok mu çirkin olduk?"
Elbette cevap gelmedi. Neredeyse dört ayı geçmişti artık ve haliyle karnımda hafif hafif kıpırdanmalarını hissediyordum. Daha hiç tekme atmamıştı. Aslında atmış ama ben anlamamış olabilirdim çünkü ilk defa deneyimliyordum. Diğer miniğim çok kısa süre benimle kalabilmişti.
"Ece! Kızım!"
Annemin sesiyle göğüslerime kadar sıyırdığım kazağımı geri indirdim. Hemen sonrasında annem geldi içeri.
"Buradayım." dedim gülümseyerek.
"Aşağı gelsene... Bak çilekleri hep kuru kuru yiyorsun bu sefer çilekli pasta yaptım. Yanına bir güzel de meyve sıktım. Hadi gel."
Dilim istemsizce dudaklarımda gezdiğinde başımı salladım. Annemin yüzü hafifçe gölgelenirken hızla arkasını döndü. Beraber merdivenlere yönelip aşağı indik. Uzun aile masasına yerleştirilmiş kocaman pastayla karnım guruldadı. Adımlarımı sıklaştırıp kendimi sandalyelerin birine attım. Hemen yemek istiyordum hepsini.
Annem halime gülüp büyük bir dilimi tabağıma bıraktı.
"Fatih'le konuştun mu?" Annem de karşıma oturduğunda çatalımı çilekli kısma batırdım.
"Hayır, daha aramadı."
"Beni aradı."
Çatal ağır çekimde elimden düşerken nefesim kesilir gibi oldu. Anneme daha dikkatli bakmaya başladım.
Boşandığım için mi üzgündü yoksa boşanamadığım için mi?
İkinci seçeneği düşünmek bile istemiyordum.
"Ne olmuş?" dedim her şeye rağmen. Elbette öğrenecektim sonucu, en azından bir an önce öğrenmek en iyisiydi.
"Boşanmışsın." demesiyle ilk ne olduğunu idrak edemedim. Boş boş anneme bakışım, duyduğum kelimenin beynimde anlam kazanmasıyla sona erdi. Hızla yerimden kalkıp elimi yüzüme bastırdım.
"Şükür." Gözümden akan yaşı hızla silip "Çok şükür." diye mırıldandım. Etrafıma sarılan kollara kendimi daha çok bıraktım. Annem şefkatle kızıl saçlarımı okşadı.
"Hayırlısı olsun annem, kuzum." dedi saçlarımı öperek.
"Artık sadece bu var." Karnımı usul usul okşadım. Hayata tutunacağım bir dal vardı ve ben onun mutluluğu için yaşayacaktım. Bekar anne olmaktan korkmuyordum. Tugay'la birlikte olmak kadar korkmuyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Evliliği Öldürdü (KISA HİKAYE) (TAMAMLANDI)
RomanceBirbirlerine kalplerini tamamen emanet ederek çıktıkları evlilik yolunda Tugay'ın değişen tavırları, Ece'nin her seferinde kırılan kalbi sonucunda bu iki genci uzun bir ayrılık karşılamıştır. Yarı textingtir. Bölümler kısadır. Zaman geçirebileceğini...