18

1.1K 209 45
                                    

18

İdil ilk defa öpülmüyordu. Daha önce de sevgilileri olmuştu. Onlarla masum ve özel anlar yaşamıştı. Ancak karşısındaki adam ona çok Farklı hissettiriyordu. Dudaklarının üzerindeki dudaklar talepkardı. Öpüşü hem nazik hem de sertti. İki duyguyu bir arada hissettiriyordu. Ve İdil ona karşılık verirken adamın ona daha fazla yaklaştığını fark etti. Artık neredeyse dipdibe oturuyorlardı. Sinan vücudu el verdiğince yan dönmüş bir elini kuzum yanağına çıkarmıştı. Ara ara öpücüğüne ara veriyor nefeslenip tekrar öpüyordu. Bir haftadır kendine karşı verdiği savaşı kaybetmiş , kalabalığın içindeki yalnızlığına ortak bulmuş gibiydi.

İdil ise dakikalardır öpülüyor olmanın verdiği gerçeklik ile karnında hissettiği dalgalanmayı daha fazla yok sayamadı. Bütün vücudunun titrediğini hissetti. Sanki içinde bir alev yanmaya başlamıştı ve yukarı doğru tırmanıyordu. Sonrasında bu alevler yön değiştirdi ve ellerine doğru hücum etti. Parmak uçlarının karıncalandığını hisseden İdil sanki vücudundan akıp giden bir akım hissettiğinde birden etraflarındaki her şey sallanmaya başladı. Korku ile adamdan geri çekildiğinde oluşan deprem halen devam ediyordu. Kafasını sağa sola sallarken ne görmeye çalıştığını kendi de bilemedi. Bileğinde hissettiği parmaklar ile yanındaki adama döndü.

" Sakin ol ."

" Ama deprem oluyor."

" Kontrol etmen lazım ."

İdil şaşkınlıkla adama bakakaldı. Bu da ne demekti.

" Ne ?"

Sinan sabırla oturduğu yerden kıpırdamadı. Zaten sarsıntı da azalmıştı.

" Derin nefesler al ve sakinleş. Zamanla kontrol etmeyi öğreneceksin ."

İdil adama anlamaz bakışlar atarken " Sen neyden bahsediyorsun? Neyi kontrol edeceğim ?" dedi.

Az önce yaşadıkları hararetli öpüşmenin ardından yaptıkları saçma konuşmaya aldırmamaya çalıştı. Üstelik bu ilçeye geldiğinden beri kaçıncı depremdi ve hepsinde de Sinan'ın yanında olması büyük tesadüftü.

Sarsıntılar tamamen durduğunda Sinan elini yavaşça kızdan çekti. Kelimelerini dikkatli seçmeliydi. İdili korkutmak istemiyordu. Ama Kıza bir şekilde olanları söylemeli ve ona göre davranmalıydılar.

" Güçlerini kontrol etmen gerek. Sanırım kontrol  edemediğin için güçlerine  duyguların yön veriyor."

İdil adama ağzı açık kalarak bakakaldı. Ne gücünden bahsediyordu bu adam. Güçleri olan o değildi. Kardeşiydi. Üstelik Sinan'ın güçlerden haberi mi vardı ? Gerçi bu ilçedeki çoğu kişinin haberi vardı ama kim güçlü kim normal belli değildi. Bildiği tek şey kendisinin bir gücü yoktu.

" Ne yani bu depremleri ben mi yapıyorum ."

Sinan temkinli bir şekilde başını yavaşça salladı. İdil ise bu sefer ona gülerek baktı.

" Saçmalama . Benim işaretim yok ."

Bu sefer Sinan şaşkın bir şekilde Kıza bakakaldı.

" İşaretleri biliyor musun ?"

İdil gözlerini kaçırdı. Bu konuyu konuşmak istemiyordu ama Sinan'a güvenebileceğini hissediyordu .

" Burda duydum . Önceden bildiğim bir şey değil ."

Sinan şüphe ile kıza baktı. İşaretlerden haberi vardı ve kendisinde olmadığını söylüyordu. İşaretlerden haberi varsa Avcılardan da haberi olabilirdi. O zaman ya yalan söylüyordu Ya da Sinan yanılmıştı. Depremlerin İdilin yanındayken olması tamamen tesadüftü.

İŞARETLİLER ( Tamamlandı )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin