Final

109 2 2
                                    

Havalimanı'na ambulans geldi ve sedyeyle Masal'ı götürdüler.
Baha'yla Utku arabaya bindi ve ambulansın peşi sıra hastaneye vardı.
Baha İnci'yi aradı.
-Alo?
-Çabuk Masal'ın ailesine haber verin.Fenalaştı ve şu an acile götürüyoruz.
-Ne?!
İnci şok olmuştu.
-Kanaması var.Kapatmalıyım.
Dedi Baha ve hemen telefonu kapattı.
-Sonunda geldik Utku!
Utku o kadar gergindi ki frene ani bir şekilde bastı ve ikisi birden az kalsın camdan dışarı fırlayacaklardı.
Birlikte arabadan çıkıp sedyeyle hastaneye girdiler.
Utku Koşarak sedyenin yanına yetişti.Masal'ın elini tuttu.
-Lütfen aç Gözlerini Masal!
-Pardon ama içeri giremezsiniz.
Diye hemşire Utku'ya seslendi ama Utku fark etmedi.
-Bırakır mısınız?!Kız ölüyor.
-Masal!
Utku istemeyerek de olsa Masal'ın elini bıraktı.
Kapılar kapandı ve Baha'yla koridorda kaldı.
Duvarlar üstüne doğru geliyormuş gibiydi ve başı dönüyordu.Yere Çöktü.
Aklına Havalimanında bıraktığı valizi geldi.Ve kendine kızdı.Masal can çekişirken o valizini düşünüyordu.
Masal'ın babası onu görünce muhtemelen Utku'yu öldürecekti.Kızını her onun yanında olduğunda başına bir Şeyler geliyordu.
Baha sakinleştirmek için elini Utku'nun omzuna koydu.
-Merak etme iyileşecek.
-Benim yüzümden oldu.
Baha başını iki yana salladı.
-Şu an böyle demenin kimseye faydası yok.
-Hayır.bir faydası yok ama benim yüzümden işte.
•••
-Kızım nerede?!
-Beyfendi sakin olun!
-SAKİN FİLAN OLAMAM KIZIM NEREDE!?
Deniz Koşarak acil koridoruna geldi ve arkadan dedesi ve babannesi,Yalçın,Kerem,Ümit ve kızlar geldi.
Deniz Utku'yu görünce bir küfür savurdu.Yumruklarını sıktı.Sinirden kıpkırmızı olmuştu.
-Sana kızımdan uzak dur demiştim.
-Oğlum sakin ol.
Masal'ın dedesi Deniz'i kolundan tutup Utku'dan uzaklaştırmaya çalıştı.Kerem'de ihtiyar adama yardım ederek Deniz'im diğer kolundan tuttu.
-Kızıma ne oldu?biri anlatsın yoksa elimden bir kaza çıkacak!
-Siz sakinleşin ben anlatacağım.
Dedi Kerem Utku'ya ters ters bakarak.
-Masal sadece Utku'nun gitmesini engellemek istemişti.
Diye araya girdi Duygu.Sesi Titrek çıkmıştı.
-Yani sizin düşündüğünüz gibi Utku'nun bir suçu yok dedi Yalçın sert bir şekilde.
-Bana onu savunmaya kalkma!diye kükredi Deniz.
-Ben Masal'ı engellemeye çalıştım.Havalimanına gitmek istiyordu çünkü Utku Amerika'ya gidecekmiş.Utku'nun ona zarar verdiğini biliyordum ama beni dinlemedi ve gitti.Onun gitmesine izin veren siz -bu arada elini kızların ve karanlık çocuklara doğru işaret ederek-buna sebep oldunuz. Dedi ve sustu.
Kendini diğerlerine karşı -özellikle Utku'ya- zafer kazanmış Olduğunu düşünüyordu.
-Havalimanında ne oldu kuzuma?
Diye babannesi ağlamaklı bir sesle sordu
-Koşarken dikişleri patladı sanırım dedi Baha ve herkeste bir mırıltı oluştu.
Bütün bu Konuşmayı Utku sessizlikle izlemişti.başı Öne eğikti.Çünkü Masal'ın ailesinden dolayı kendinden Utanç duyuyordu.
Kısa bir sessizlik oldu.Herkes Telaş,heyecan ve üzüntüyle ne olacağımı bekliyordu ta ki doktor çıkıncaya dek.
Saçları beyazlaşmış ve seyrekleşmiş ellili yaşlarındaki doktor Yanlarına geldi.Maskesini Yüzünden boynuna indirdi.Gözleri hiç umut vadetmiyordu.Nasıl söyleyeceğini hesaplıyor gibiydi.
-Burada kızın en yakını kim?
-Benim.Ben babasıyım.
Diye Deniz doktorun karşısına geçti.
-Malesef kızınızın kalbi durdu.Geri döndürmeye çalıştık.Ama geç kalınmış.Başınız Sağolsun.
Diyerek ameliyathaneye geri döndü.
Deniz doktorun arkasından bakakaldı.
-Kızınızın kalbi durmuş
kızınızın kalbi durmuş
Masal'ın kalbi Durmuş! Diye bağırmaya başladı.
Sinir krizi geçiriyordu.
Masal'ın babannesi bayıldı ve yere düştü.Ortalık bir anda karıştı
Utku hiçbir şey yapmıyordu.Etrafını görmüyordu.
Hareket etmek istesede edemiyor kaskatı Öylece duruyordu.
-Utku!Utku kendine gel!
Ümit sarsarak Utku'yu Girdiği şoktan çıkarmaya çalıştı.Tokat Attı.
Utku boş gözlerle Ümit'e baktı.
Masal'ın babaannesini götürdüler.Deniz'e iğne vurdular ve onu da taşıdılar.
İnci babannenin yanında gitti.
Doktor geri gelip Masal'ı görmek isteyip istemediklerini sordu.
Dedesiyle Utku birlikte içeri girdi.Bir iki dakika sonra diğerleri de içeri girdi.
Masal'ın gözleri kapalıydı.Derin bir uykudaymış gibi görünüyordu.Ama bu öyle bir derin uykuydu ki uyanması mümkün değildi.
-Yavrum benim.
Dedi dedesi be daha fazla bakmaya dayanamayarak arkasını döndü ve ağlamaya başladı.
-Yaşıyor!Görmüyor musunuz elleri sıcacık!
Utku Masal'ın hala soğumamış olan elini sıkıca kavramıştı.
Ikizler birbirlerine sarılıp ağlıyordu.
Baha ve Yalçın da acıyarak Utku'ya bakıyorlardı.
Kerem'in Gözlerinden yaşlar boşalıyordu.
Utku Masal'ın elini kendi kalbinin üstüne koydu.
-Masal hissediyor musun?Bak senin için nasıl da hızlı atıyor.Gözlerini açıp herkese "Ben yaşıyorum!" Demen için.Yoksa yine sana civciv derim.Civciv.Küçük sarı sevimli sevimli ortalıkta dolanan bir civciv.hadi!Uyan ne olur.
Utku onun öldüğüne inanmıyordu.Masal ölemezdi.Bu Dünya'da yaşamayı haketmeyen bir sürü kötü insan varken Masal ölemezdi.
-Masal beni Bırakma demiştin.İşte yanındayım.Ama sen beni bırakıp gittin.
Utku Masal'ın elini yatağın kenarına koydu.
Cansız dudaklarına yavaşça bir buse kondurdu ve odadan çıktı gitti.
•••
Hava kapalı ve gri bulutlarla kaplıydı.Arada bir Yağmurun geleceğini haber verecek bir şekilde gök gürlüyordu ve hava rüzgarlıydı.
Cenaze çok kalabalıktı.Ama Utku yoktu.
Masal'ı defnetmişlerdi ve masal'ın ailesi mezarlıkta insanları geçiriyorlardı.
-Başınız Sağolsun.
-Siz de Sağolun.
-Allah rahmet eylesin.küçücük yaşta ölüm zor.
-Başınız Sağolsun.
.
.
.
Masal'ın arkadaşları cenaze bitinceye kadar kaldılar Masal'ın ailesiyle birlikte oradan ayrılacaklardı.
Yağmur başladığında Utku simsiyah Kıyafetler içinde mezarlığın kapısının önünde durdu.Siyah kapşonunu geçirmişti.
Kızlar çıkarken kapşonlu çocuğun o olduğunu anladılar.
Deniz tam Utku'nun yanında durdu kızarmış gözlerini Utku'ya dikti.
-Kızım seni seviyordu.Onun için sana saygı duyuyorum ama senin için değil Kızımın masum sevgisi için.Seni affetmeyeceğim asla ve bu sende kalsın.
Dedi Masal'ın bilekliğini Utku'ya verdi ve yoluna devam etti.
Utku onlar gidinceye kadar başını kaldırmamıştı ve şimdi Deniz'in arabaya binişini ve arabayı çalıştırıp oradan uzaklayışını izledi.
Mezarlıktaki ölüleri rahatsız etmek istemiyorcasına sessiz ve yavaş adımlarla Masal'ın Mezarının yanına geldi.
nemli toprağa oturdu.Avucunda Masal'ın bilekliğini tutuyordu.sımsıkı kapatmıştı elini.
Biraz havaya kaldırdı ve avucunu açtı.
Düşen yağmur damlalarını izledi.başını gökyüzüne çevirdi.
Gözüne damla gelince Gözlerini kapattı.
-Bunu son kez aşkımız için yapacağım
Diye fısıldadı.
Gözlerini açtı ve Masal'ın baş ucu tarafındaki toprağı biraz kazdı.
Kolundaki bilekliği de çıkardı iki bilekliği iç içe geçirip kazdığı yere koyup açık toprağı kapattı.
•••
7 YIL SONRA
-Yaşasın!Utku abi gelmiş!! Diye Koşarak dışarı fırladı Masal.
-Merhaba fıstık.
Utku'nun üstüne zıpladı Masal
Utku Masal'ı döndürdü ve yere bıraktı.
-Bana hediye mi aldın?
-Evet.
-Hadi ver!
-Aa olmaz öyle beleş hediye.Yanağıma bir öpücük isterim.
Masal'ın yanakları kızardı.Düşünüyormuş gibi yapti ve sonra Utku'nun yanağına hızlı bir öpücük kondurdu.
-Başka ne istesem ki..
-Ama oyunbozanlık yapıyorsun!
-Tamam al bakalım.
Masal hediyeyi kaptığı gibi uzağa gidip bahçedeki ağacın yanına oturup pembe hediye paketini açtı.
Kendi gibi sarı saçlı bir bebek çıktı.Ayrıca konuşuyordu.Masal suratını astı.
Utku yanına gidip oturdu.
-Ne o hediyeni beğenmedin mi yoksa?
-Bu bebek ölen Masal ablaya benziyor.
-Hayır sana da benziyor.
-Ikimizinde saçı sarı ama benim gözlerim mavi ve bu bebekte yeşil gözlü tıpkı Masal ablamınki gibi.
-Böyle düşünmen çok yanlış.Masal ablan olsaydı seni çok severdi.
-Ama ben ondan nefret ediyorum.
Dedi ve elindeki bebeği ağaca fırlattı ve bebek ağaca çarpıp yere düştü.
-Neden? Diye sordu Utku sakin bir şekilde.
-Çünkü onun ismini taşıdığım ve onu andırdığim için babam bana baktığında onu hatırlıyor ve bu yüzden beni sevmiyor.Onunla ilgili her şeyden nefret ediyorum.
Diyip eve hızlıca koştu.
Utku bebeği aldı ve üzerindeki tozları temizledi.
Dışarıdan Deniz ve Aylin Utku'yu izliyordu.Aylin Deniz için endişeleniyordu.
-Ondan hoşlanmıyorsun.
-Evet.
-Ama sırf Masal ona düşkün diye gelmesine izin veriyorsun.
-Biliyorum.
-Senin için endişeliyim.
-Lütfen yine başlamayalım.Utku Masal doğduğundan beri geliyor ve hep aynı şeyi söylüyorsun ama ben alıştım.Lütfen bu konuyu daha fazla açma.
Diyip mutfağa gitti.
Utku Masal'ın birazdan geri geleceğini biliyordu.Her zaman aynı şeyi yapıp pişman olurdu ve öyle oldu da.
Utana sıkıla
-Şey üzgünüm bebeği geri alabilir miyim?
-Bir daha öyle konuşmayacağına söz ver.
-Söz.
Masal bebeği alınca sımsıkı sarıldı ve Utku'ya gülümsedi.
Utku içeri girdi.
-Masal'ı gezmeye götürebilir miyim?
-Peki ama geç gelmeyin. Dedi Aylin.
Utku Masalı arabaya bindirdi kemerini taktı.Onu sahile götürdü.
Deniz kenarında Masal oyun oynayıp şarkı söylüyordu.
Utku da onu izliyordu.
Bugün Masal'ın ölüm yıldönümüydü.
Kaç yıl geçmişti.
Sanki dün ölmüş gibi geliyordu.
Utku denizci olmuştu.Büyük seyehatleri çıkıyor arada da Masal'ı görmek için geliyordu.
Bir sürü farklı ülke gezmiş, yeni insanlar tanımıştı.
Hatta ondan hoşlanan bir kız bile vardı.Ama Utku onu arkadaşı olarak görüyordu.
Taş alıp denizde sektirdi.
-5 kere sekti! Diye heyecanla bağırdı Masal.
Utku gülümsedi ve Masal'ı sırtına alıp koşmaya başladı
Birlikte gülüyorlardı.

Aylardan AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin