Aylardan Aşk

Acı Çığlıklar

Elif'in şaşkınlıktan ağzı açık kalmıştı.Lisedeyken en iyi arkadaşlarından biriydi Mustafa.İçinden "Hangimiz daha kıskanç göreceğiz Deniz Bey" diye geçirdi ve Mustafa'ya samimi bir şekilde sarıldı.

-Hoşgeldin.Seni hiç beklemiyordum.Tatile mi geldin?diye sordu.

Mustafa neşeyle

-Buraları sevdiğini biliyordum ama karşılaşacağımız hiç aklıma gelmezdi."dedi

ve Elif'in elinden kremi alıp sırtına sürmeye başladı.Birliktikte gülüşüyorlardı.Deniz birden duraksadı.Gözünü sinirli bir şekilde kısarak Elif ve Mustafa'yı izliyordu. Kucağında Masal'ı tutuyordu.Zavallı Masal babasının onunla oynayacağı zamanı bekliyordu da nafile babası put gibi dikiliyordu sadece.

Mustafa Elif'in bozulan askısını düzeltmek için hamle yaptığında Deniz birden Masal'ı sanki bir çöpü çöp kutusuna atar gibi denize attı ve koşmaya başladı.Masal korkmuştu ve bağırıyordu.Canı yanmıştı.Burnuna sürekli su kaçıyordu ve olduğu yer derindi.Ayrıca yüzmeyi de bilmiyordu.Sürekli kurtulmak için çırpınıyor, çırpındıkça daha da batıyordu.Az gerisinde duran kardeşinin acıyla çığlık atan sesini duyabiliyordu.
Deniz eşinin yanına ulaşmış ve Mustafa'yı yakasından tuttuğu gibi yumruğunu geçirivermişti.Mustafa aldığı darbeyle yere yapıştı.Deniz yere düşen Mustafa'nın üstüne çıkıp pataklamaya başlamıştı.Elif durdurmaya çalışıyor ama Deniz onu dinlemiyordu bile.
Bu olanları uzaktan sessizce bir çocuk izliyordu.Vücudu güneşten bronzlaşmış siyah saçlı ve simsiyah gözlü bir çocuk.Önce denize sonra boğulmakta olan kıza baktı.Ondan başka kimsenin kızla ilgilendiği yoktu.Herkes kavgaya odaklanmıştı.Bir yetişkin edasıyla t-shirtünü üstünden çıkardı ve kıza doğru koştu.
Yüzme kursuna gittiği için iyi yüzüyordu.Kızı kollarından tuttuğu gibi sudan yukarı çıkardı. Sırtına alıp kumsala bıraktı.Babası can kurtaranlık yapıyordu ve kedisine de suni tenefüssün nasıl yapılacağını öğretmişti.Babasının öğrettiği şekilde uyguladı.
Kız birden gözlerini açtı.Onu iktirdi ve öksürerek yuttuğu bütün suyu çıkardı.Bembeyaz yanakları kızarmıştı.Aceleyle
-Be-beni kurtardığın için teşekkürler"diyip kardeşinin elini tuttuğu gibi annesinin olduğu tarafa doğru koşturdu.Annesi
"O benim arkadaşım!"diyerek babasına bağırıyordu.Babası birini mi yumrukluyordu?? Şaşkınlıkla babasına baktı.Öfkeden neredeyse çizgifilmlerdeki gibi ağzından ve burnundan dumanlar fışkıracaktı sanki.Melodi iyice korkmuştu.Ablasının arkasında ağlıyordu.Deniz birden eşine döndü:

-Ne demek istiyorsun yani bu sana dokunmaya çalışan göt herif mi arkadaşın?

-Evet arkadaşım! Ne oldu, seni kesen plajdaki kadınlardan hiç rahatsız olmuyorsun da bana gelip yardım etti yani senin yapmadığın şeyi yapan birine hazmedemediğin için mi vuruyorsun?!
Elif Deniz'i itekledi ve Mustafa'nın yanına koştu.Kalkmasına yardım ediyordu.Deniz hışımla ayrıldı.
Nereye gittiğini bilmiyordu.Kendini bomboş hissediyordu.Sokaklarda gezdi öylece.8 Yıllık eşi.Onunla evlendiğine pişman mıydı? Bu sorunun cevabını bilmiyordu.Masal olmasaydı eğer şimdi belki de...Hayır hayır.Hani aşk vardı?Ya da aşk sadece laftaydı.Belki de sarışın mavi gözlü sevimli bir kızla evlenmek yerine dırdırcı temizlik manyağı biriyle evlenmişti.Şimdi de arkadaşım dediği bir erkekle flört ediyordu.Plajdaki kadınlar ona bakıyorsa suçu neydi onun, güzele bakmak sevap değil miydi?
İçinden yanından geçtiği bara girip oradaki her şeyi yıkıp devirmek geldi ama onun yerine sakince oturmayı yeğledi.Bardaki en ağır içkiyi sipariş etti.Bu gece onun gecesiydi.