Terkedilmek

227 3 0
                                    

Okulda bir hafta boyunca onu hiç görmemiştim.Artık sabrım kalmamıştı.Sabahleyin doğru sınıfına gittim.Semih'in yanına oturdum.Beni gördüğü için baya bir rahatsız olmuşa benziyordu.Ben de onu görmeye bayılmıyordum gerçi.

-Ne var?

-Ben sadece Utku nasıl diye sormak için geldim.

-Artık sormanın bir anlamı yok.

Şaşkınlığımı gizleyemedim.Ne demek istiyordu şimdi?

-Anlamadım?

-O senden ayrıldı anladın mı? Bitti artık.Unut onu.O-onun artık yeni bir hayatı var.

Bana yandan bir bakış attı ve aceleyle sınıftan çıktı.Ne diyeceğimi bilmiyordum.Utku'ya ulaşamamıştım.Telefonu da açmıyordu.Böyle bitmemeliydi.

İlişkimizin son bulduğunu arkadaşından öğrenmek?Onunla konuşacak ve eğer istiyorsa bırakacaktım.Yani bugün evine gidecektim.

Okuldan çıkıp eve vardım ve üstümü değiştirip yola koyuldum.Yavaş yavaş öfkeleniyordum.Bana niye söylememişti?Neden?

Ev boştu.Bomboş.Bahçedeki koltuklar ve masa artık yoktu.Pencerelerdeki perdeler indirilmişti.Bir süre kaldım öyle. Kendimi bu ev gibi terkedilmiş hissediyordum.Sanki bütün yaşadıklarım bir rüyaydı ve o rüyadan uyanmıştım.Ağlamak istesemde gözlerim buna izin vermedi.Yaşlarım akmıyordu.

Geri eve döndüm.Mutfağa girip dolapları kurcaladım. Bütün abur cuburları topladığım gibi odaya çıktım.

Yere halıya oturdum.Tepsinin üstünde kolayı açtım.Çikolataları teker teker yemeye başladım.Öfkeyle paketlerini açıyor ve yere fırlatıyordum.Koladan büyük bir yudum.Az kalsın boğuluyordum.Boğulsam şu an da tam zamanıydı.Öksürdüm.İçeriye elinde telefonla Melodi girdi.Saçını mora boyamıştı.Ağzı açık bir halde bana baktı ve telefonda konuşmaya devam etti.

Mutsuzdum.Dünyadaki bütün çikolataları yiyebilirdim.Patlayacak olsam da.Bir şey düşünmek istemiyordum.

Bu halim iki ay boyunca devam etti.Berbat bir hale gelmiştim.Yüzüm sararmış ve sivilcelerim çıkmıştı.Birkaç kilo da almıştım.Yolda marketten elimde torbalarla dönüyorken daha ne olabilir diye düşünüyordum ki Ceren ile karşılaştım.İkimiz de durduk.

-Masal seninle konuşmam gereken bir konu var.

-İyi konuşalım.

Yolun üzerindeki kafede oturduk.Poşetleri masanın altına koydum.

-Ne söyleyeceksin?

-Utku'yu sadece sen kurtarabilirsin.

Bu da ne demekti şimdi?

-O çok değişti.Yani senin gibi fiziki olarak berbat değil yani ama...

Beni tiksindiğini belli edercesine süzdü ve devam etti.

-Eğer onu halâ seviyorsan okulunu değiştir.

-Ne demek istiyorsun?

-Demek istiyorum ki onun okuduğu okula gitmelisin.Tabi bu senin tercihin.

Kahvesinden bir yudum aldı.

-Okulunu mu değiştirdi?

-Evet.Onu görünce ne dediğimi anlayacaksın.Yalnız bu halini düzelt.Gerçekten.Depresyona girmen gayet normal de kaçık gibi görünüyorsun.

-Teşekkür ederim iltifatın için.

-Onu gördüğünde bu seksi çocuğu nasıl kaçırdım diye aklını kaçırıp bir yerden atlarsan karışmam ve telefon numarasını da değiştirdi.Tabi ki sana vereceğimi sanma.O benim için çok önemli ve burada seninle konuştuğumu öğrenirse beni öldürür.Aramızda anlaştık mı? Yani ben sana hiçbir şey söylemedim.

Aylardan AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin