Aylardan Aşk

Yaralı

Masal hızla Kerem'i yanından geçip adamı var gücüyle iktirmişti.Bıyıklı adam ne olduğunu saşırıp bir anlığına dengesini kaybeder gibi oldu.Hemen silahı Masal'a doğrultup göğsüne silahı bir el ateşledi.

Masal solmuş bir gül gibi olduğu yere yığıldı.Kıpkırmızı kan üstüne yayılmış ve kanın aktığı yerde küçük bir kan gölü oluşmuştu ve gittikçe büyüyordu.

Kerem ise şok geçirmişti ve boş gözlerle Masal'a bakıyordu.

Bıyıklı adam"Hadisenize ne duruyorsunuz! Kıçınızı kaldırın ve şu ikisini arabaya taşıyın!"diye diğer adamlara bağırdı.Masal'ı iki adam ve Kerem'i bıyıklıyla esmer kısa boylu adam cipe taşıdı.

  Bıyıklı adam gazı köklediği gibi depoya doğru yol almaya başladı.

Arkada oturan sarışın tombul bir herif vardı ve lakabı Demir'di.Çünkü çok kaslı ve güçlüydü.Bedeni güçlü olsa da beyni de o kadar küçüktü ve işe yaramazdı.Her lafa atlar ve düşünmeden konuşurdu.

Her zamanki gibi hemen konuşmaya başladı:

"Patron sadece erkeği alacaktık.Planda kız yoktu ve kızıda vurduk.Kızı ne yapıcaz ha?" Diye mal gibi sırıtıyordu.

Yanındaki adamın ismi ise john'du.Amerikan olduğu halde aksanı dışında türkçeyi ana dili gibi konuşuyordu.

John Demir'e cevap olarak:

"Kız ölmüş olabilir.Çok kan kaybetti."

Bıyıklı herif "Eğer ölmüşse onu bırakırız."

Demir hemen elini kızın burnuna yaklaştırdı.Nefes almıyordu...

Yine de Demir'e güvenmemek gerekir ama şu an da bunu düşünemeyecek kadar kafaları karışmıştı.

"Patron.Kız öbür dünyayı boylamış." Dedi Demir

Kerem'in ise heryerini bağlamışlardı ve ağzına da bant yapıştırmışlardı.

Gözleri büyümüştü.Yüzü kızarmış ve hareket etmeye çalışıyordu.

Yüzü korku,acı ve dehşetliydi.

Demir"Bak bak konuşmaya çalışıyor. "Diyip Kerem'in bandını hızla çekti.

"Masal Masal! Aç gözlerini ne olur! Masal! Adiler ne yaptınız ona?! Onun ne suçu vardı?"

"Hahhaha.Zavallım kıza mı aşıktın he?Yazıkk!"dedi Demir ve pis pis sırıtıyordu.

Kerem Demir'in yüzüne tükürdü.Demir yüzünü sildi ve sırıtan yüzü mosmor oldu.Bir küfür savurup Kerem'in yüzüne yumruk attı.

Kerem'in dudağı patlamıştı.Demir'e bakıp sırıttı.

"Yapabileceğin bu kadar mı?!"

"Seni küçük p.ç kurusu!" Dedi Demir ve tam tekrar geçirmek üzereyken araba fren yaptı ve elini yanlışlıkla ön koltuğun arkasına vurdu.

John kapıyı açıp kızı durdukları yerin ilerisine sürüklüyordu.

Kerem"Masal!!Bırakmayın onu!Masal! Gitme..."

•••

Masal sen benim için kalbimin etrafında dolaşan gülücükler dağıtan bir perisin...

Benim prensesimsin.

Kanatlarını kırdılar..

Kanlı göz yaşlarımla seninim.

Ne olur karanlığa kaybolup benden uzaklaşma Masal!

•••

Kızı tenha bir yere sürükleyip arabaya geri bindiler.Depoya vardıklarında Kerem'i hücrelerden birine tıktılar.