(9) kaçıp gidenler

358 79 81
                                    

Kapıya hücum eden zombiler, vidalarının yarısı olmayan kapı kolunu tamamen çıkarmak üzereydi. Kolu tutan sadece bir vida kalmıştı ve o da çıktığı zaman kapı açılacaktı. Bu olduğunda sıralardan kurdukları barikat onları durduramayacaktı.

Sasuke, Neji, Naruto ve Tenten barikata yaslanmış, olabildiğince düşmesini engellemeye çalışıyorlardı. Sallanan sıraları tutmak çok güçtü. Hatta üstteki sıralardan biri Tenten'in üzerine düşüyordu ki Neji, tam zamanında kızı kenara ittirdi.

Bu sırada Shikamaru, Hinata'nın verdiği halatı pencerenin hemen altındaki kalorifere bağlıyordu. Başında dikilen Sakura ise halatı çekiştirip sağlamlığını kontrol ediyor, gerektiği yerde bir düğüm daha atmasını söylüyordu.

"Hızlı olun!" Naruto sallanan sıraları ittirirken bağırdı, "Daha fazla tutamayız!"

Shikamaru bir düğüm daha attı,
"Az kaldı çocuklar, sıkın dişinizi!" Halatı çekiştirip sağlamlığını kontrol etti. Hepsini aşağı indirecek kadar sağlam olduğunu tahmin ettiğinde ise halatın kalanını camdan aşağı sarkıttı.

Sakura dudağını ısırarak dışarıya baktı. Halattan indiklerinde okulun ön bahçesinde olacaklardı. Okulun içindekinden daha fazla zombiyle dolu olan bahçe. "Buradan kurtulsak bile,
aşağıda hayatta kalabilecek miyiz?" Diye mırıldandı fakat sesini kimse duymamıştı.

Kapı kolu tamamen çıkarak yere düştüğünde artık kapıyı tutan hiçbir şey kalmamıştı. Tam bu sırada Shikamaru'nun gür sesi yankılandı, "Tamam çocuklar!"

Kapı ardına kadar açılıp hatta parçalanıp, tüm zombiler barikata yüklendi. Sasuke, üst üste yığdıkları sıraların arasından onların yüzleriyle karşılaşınca ürperdi. Kan bürüyen gözlerle ve kan içindeki yüzleriyle hırlayıp duruyorlardı. Kollarını sıraların arasından uzatıp onları yakalamaya çalışıyorlardı. Sasuke koluna batan tırnakları hissettiğinde hızlıca kolunu çekti.

"Tanrım, dayanamayacağım..." Tenten midesinin kalktığını hissettiğinde gözlerini kapadı. Onların görüntüleri midesini alt üst etmesinin yanı sıra deli gibi korkutuyordu.

Neji de aynı şekilde suratını buruşturmuştu. "Shikamaru, herkesi tek tek çıkar!" Diye seslendi arkaya doğru. Kolunu yakalayan bir elle hızlıca önüne dönmüş ve kendisini tutan zombiyi görünce korkuyla çırpınmıştı. Neyse ki kafasını uzatamıyordu. Ama yine de eli bile olsa kendisine temas etmesi tiksindiriciydi.

"Tamam," Shikamaru paniğini çok iyi bastırıyordu, "İlk kim gidiyor?"
Gözlerini önce yanında olanlarda gezdirdi. Hinata, Sakura ve Ino'ya sorar gözlerle baktı. Ino ağlayarak ellerini iki yana salladı hızlıca, "Aşağıda da bir sürü yok mu? Ben tek gitmem!"

Hinata ise tedirginlikle dudağını ısırdığında cevabını çok net vermişti. Shikamaru onların bu acil durumda bile sergiledikleri kararsız tavırlarına öfkelenmişti ve tam bağıracağı sırada, araya Sakura girdi.

"İyi, ben giderim," Titreyen sesine rağmen dışarıdan kontrollü gözüküyordu. "Aşağıda sizi beklerim," dedi kızlara doğru ama hemen ardından ekledi, "Ya da beklemem, bilmiyorum, duruma bağlı."

Shikamaru ona başıyla onay verdiğinde pencereye çıkması için yardım etti. Bu esnada barikatı tutan çocukların durumu gittikçe kötüye gidiyordu. Ayaklarını aşağı sarkıtıp halatı sıkıca tuttuğunda Sakura, neden olduğunu bilmeden arkasına döndü ve barikatı tutmaya çalışan çocuklara. Sasuke'ye. Kan ter içinde tüm gücünü harcıyor, hayatıyla kumar oynuyordu. Daha fazla dayanabilecek gibi de durmuyordu.

"Hadi Sakura!" Diye bağırdı Shikamaru, artık yavaş yavaş panikleniyordu, "Sen yaparsın!"

Sakura adının geçmesiyle beraber devrilmesine az kalan sıraları tutan Sasuke, bir anlık arkasına baktı. Sakura'yı aşağı sarkarken ve halattan inmeye hazırlanırken görmüştü. Eğer bir saniye daha önce baksaydı göz göze geleceklerdi ama kız şu an ona bakmıyor, aşağı iniyordu.

The Walking Death | SasusakuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin