15. BÖLÜM; KİMSESİZLİĞİMİN KURTULUŞU

3.8K 203 23
                                    

Bebekler bolca yorum yapmayı unutmayın....

Yorumlarınız benim için çok değerli, bu yüzden hepinize teşekkür ediyorum, en çok desteğinize tabi ki. 💗

Umarım beğenirsiniz.
İyi okumalar.)

🍃

Bu kadınla aynı evde yaşıyorduk ve ruhum bile duymamıştı... Neden saklıyorlardı onu? Neden kimse onun hakkında tek kelime etmiyordu?

Önemli birşeydi. O kadar yaşadığımız nefrete karşı dahi çok sert çıkmayan Eflâl o gün sorduğum basit bir soruyla o sert bakışlı iblise dönmüştü. Ahh! Aklım fazlasıyla karmaşıktı. Anlamıyordum, her şeyin bir düzene girmesiyle yeni karmaşıkların ortaya çıkmasını.

"Ulan günlerdir güzel olan hiç birşey yokken, güzel olacak anı nasıl bozdular?"

Eflâl'in sesiydi. Sert adım sesleri ve söylene söylene gelen sesi yaklaştıkça hızla odaya girdim. Dolabı açıp içinden, eskiden ona ait ama benim olan eşofman ve tişörtü çıkarttım. O sırada kapı açılmıştı. Ona bakmadım. Dolabın kapağını kapatıp, banyoya doğru ilerlemeye başlarken "Zelal," demesiyle durmak zorunda kaldım.

"Aşağıda olanlar için," lafını kesip ona doğru döndüm. "Bana açıklama yapmana gerek yok, en azından senin yapmana gerek yok." Onunla ilgili bir şey yokken kendini suçlu ilan edip
birşeyleri açıklamasına müsaade edemezdim.

"Sesimi duymak çok mu zor senin için?" Ani çıkışıyla afalladım. Günlerdir doğru düzgün konuşmamıştık fakat böyle birşey aklıma değil aklımın ucuna gelmemişti.

"Bununla bir alakası yok."

"O zaman neden sesimi duyduğun an kaçacak yer arıyorsun?"

"Seninle ne konuşacağım ki Eflâl? Sen ailenle yeterince konuşuyorsun bende duyuyorum, bu kadarı da kafii benim için."

"Ya benim için değilse?"

Hazır cevabıyla, bakışlarım kısa bir an uzaklaştı ondan. Bana karşı takındığı bu tavır nedendi fazlasıyla merak ediyordum.

"O da senin sorunun."

"O gün için, birşeyleri açıklamama izin ver."

"Yanlış birşey söylemediğin halde birşeyleri açıklamana gerek yok diye daha kaç defa söyleyeceğim? Yeter artık Eflâl."

Daha fazla uzatmadan banyo kapısını açıp içeri girdim. Kapıyı kilitledim. Bu da iyice alışkanlık haline gelmişti. Elimdeki kıyafetleri lavoba taşının kenarına bırakıp üzerimdeki elbiseyi çıkarmaya başladım.

Her zaman birşeyler için uğraş veren benken, şimdi başka birinden bana karşı alınan bu tavırda ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Ancak bu konuda birşeyi biliyordum. O da Eflâl'in bu konudaki ısrarının fazla olduğunu.

Günlerdir birşeyler söylemeye çalışsada gerek olmadığını söylemiştim çünkü gerçekten yoktu. Ondan bir açıklama istemiyordum. Onunda bir açıklama yapmasına gerek yoktu fakat bunu anlamıyordu. Bazen bana bakarken durgun olduğunu fark ediyordum ve bu da kötü hissediyordu.

İçeriden gelen sert kapanan dolap kapağı sesiyle derin soluklu nefesimi bıraktım.

Neden bu konuyu bu kadar dert ettiğini anlamamıştım. Anlamayı da bırakmalıydım.

Giyindikten sonra, çıkardığım elbisemi elime alıp kapıyı açtıktan sonra odaya girdim.
Lamba kapalıydı. Bakışlarım yatağa kaydı ardından koltuğa. Yine koltukta uyuyordu. Yaralandığımdan beri yatak bendeydi. Bu durumda yatak kuralımızda kısa süreliğine bozulmuştu. Sessizce dolabı açıp elbiseyi askıya astıktan sonra yatağa ilerledim.

KİMSESİZLİĞİMİN KURTULUŞU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin