Sonsuzluk ve Ötesi ♥ 9

1.8K 173 76
                                    

ASAL

Zaman akıp gidiyor ama hiçbir saat bir öncekine benzemiyordu. Bir aydan fazladır hayatımızda sürekli bir hareket, tepki vermemiz gereken bir durum yaşanıyordu. Cem Baba henüz uyanmamıştı. Bahar sanki iyileşmemek için direniyor, ben dâhil kimseyle görüşmüyordu. Bora Amca'nın bana olan tavrı zaten aşikârdı. Hale'yi çok özlememe rağmen sırf canı sıkılmasın diye ondan uzak durmaya çalışmak ise azaptı. Babam, annem, Masal... Hayatımdaki herkes ayrı bir telden çalarken kader benim bam telime basmayı ihmal etmiyordu. Benim zaten akordum bozuktu. Hayatımı alt üst etmesi için bu kadar uğraşmasına gerek yoktu.

Hale ile konuşmamın ardından odadan çıktım. Masal'ın odasının önünden geçtiğim sırada kapının sonuna kadar açık olması dikkatimi çekti. Çok uzun zamandır kapalı kapılar ardında, gizemli işler karıştırdığını düşündüğüm ikizimin odasında olmadığını anlamamı sağlayan kapısı açıktı. İçeriye göz attığımda her şeyin normal olduğu izlenimine kapılmamak elde değildi ama son zamanlardaki hali, Masal'ın normali değildi. Yine içine kapanmıştı. Fakat bu sefer ki biraz daha tepkiseldi. Aynı evin içinde olduğumuzu bilmesem çoğu zaman varlığından bile şüphe duymama neden olacak bir sessizlikteydi. Zoraki katıldığı yemeklerde de konuşmamak için sürekli ağzına bir şeyler sokuyordu. O yanımızda olduğunda annem ve babamın hali de hal değildi. Sorularımda cevapsız kalmaktan usanmıştı. Sanırım ailemizi derinden sarsan, bir tek benim bilmediğim bir şey yaşanmış ve etkisi haftalarımıza yayılmıştı. Kolay kolay da etkisinden çıkacaklarmış gibi görünmüyorlardı.

"Oğlum,"

Annem merdivenlerin başında, beni çağırmaya gelmiş gibi belirdi. "Hadi kahvaltıya bekliyoruz seni." Gelmemi işaret eden baş hareketiyle gerisin geri döndü. "Siz yiyin anne," diyerek peşinden gittiğim kadın merdiven basamaklarında durup bana baktı. "Ben çıkacağım şimdi."

"Nereye? Okul için henüz erken. Ayrıca Önder Dayınlar geldi, ayıp olur."

"Hale'yi evden alacağım. Önder Dayım da geçti bu yollardan. Anlar beni."

Annemin kalemle çizilmiş gibi duran kaşları hafifçe seğirdi. "Amcan evde değil miymiş?" diye sorduğunda az önce aklıma takılan soruyu anımsadım. "Babam evde mi?" Annem başını hayır anlamında salladı ve artık nerede olduğunu biliyormuş gibi baktı.

"Lütfen dikkatli ol oğlum olur mu? Yeni bir skandal haberi kaldıracak durumumuz yok."

Annemle yaptığımız en son ki konuşmamızın ardından Hale'ye olan aşkıma inanmış ve her koşulda yanımda olacağını söylemişti ama o da beni, şu anda yaşadığımız karmaşadan dolayı aşkımızı gözler önünde yaşamamamız konusunda uyarmıştı. Babamın da amcamın da psikolojisinin yerinde olmadığı herkes tarafından bilinen bir gerçekti ve aralarındaki bağ en ufak bir gerginlikte kopabilecek kadar incelmişti. En azından amcam bunu böyle gösteriyordu. Sırf sevdiğim kızın ve babamın günlerini daha da zor geçirmesin diye haftalardır kendimi tutmak zorunda bırakılmıştım. Fakat bu amcamda en ufak bir iyileşmeye gitmemişti. Tüm ketumluğu sessizce devam ediyordu. Bu yüzden sevdiğimden daha fazla ayrı kalmamın bir anlamı yoktu. Sonuçta öyle de kabullenmiyordu böyle de kabul etmeyecekti.

"Merak etme anne. Sizi yine zor durumda bırakmam."

Anneme sarıldım. Elleriyle sırtımı sıvazlayan kadın "Sen benim oğlumsun. Ne olursa olsun merak ederim," diye fısıldadı. Gülümsemeye çalıştım. O sırada merdiven boşluğundan gördüğüm Masal ona baktığımı hissetmiş gibi başını kaldırdı ve göz göze geldik. En son ki konuşmamızın onda bıraktığı yaraları, her fırsatta döke saça bakıyordu ama tek bir kelime bile söylemiyordu o gece hakkında. Bir türlü de toparlamamıza izin vermiyordu kırdıklarımızı. Çıkmak üzere olduğunu fark ettiğimde "Sanırım kahvaltı etmeyen bir kişi daha var," dedim. "Ve üzerinde okul forması yok." Annemin elleri hareket etmeyi kesti. Fakat kimi kast ettiğimi bilmesine rağmen kılını kıpırdatmadı. Bu tavırları gerçek anlamda merakımı zorluyordu. Şansımı tekrar deneyerek "Anne sizin bildiğiniz, bana söylememek için ısrar ettiğiniz konuyla ilgili ne zaman pes edeceksiniz?" diye sordum. Annem yavaşça benden ayrılırken yüzüne ciddi bir ifade takındı.

VELİAHTLAR 2 - HASALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin