Nora : Mark.. NEREDESİN!
Mark: YOKUM!
Nora : Geri zekalı gel buraya hemen! Jungkook'a yardım et.
Içeriden sallana sallana geliyordu Mark. Omuzları düşük ağlayacak gibi bakıyordu.
Mark : Yine ne var?
Nora: Jungkook'un giyinmesine yardımcı ol.
Jungkook: Hayatım ben yapabilirim.
Nora: PANTOLONUNU UÇARAK MI GİYECEKSİN!
Dediğim de sinsice bana baktı.
Jungkook: Sende giydirebilirsin!
Mark : Evet! Harika bir fikir! BYEE!
Tam arkasını dönüp gideceği sırada kulağından tutarak yanıma çektim.
Nora: Hemen giydiriyorsun! Ve yola çıkıyoruz! Geç kalacağız!
Mark: Tanrım ne günah işledim ben!
O sırada kapıya yaslanıp bizi izleyen Rachel konuşmaya başladı.
Rachel : Her kandırdığın kızın bedduası olarak düşün.
Mark, Rachel'i taklit ediyordu ki Rachel'in ağzına vurması ile öylece elini ağzına götürdü.
Mark: SİZ NEDEN HEP BENİM AĞZIMA VURUYORSUNUZ!
Nora-Rachel: Hak ediyorsun çünkü!
Bu sefer hepimiz gülmeye başlamıştık.
Jungkook o kazayı geçirdikten sonra 6 ay geçmişti. Jungkook ve ben artık sevgiliydik.. Ah tabi sürekli kavga edip didişseler de Mark ve Rachel artık daha yakındı.. Jungkook belli günlerde fizik tedavi görüyor ve gittikçe iyi olmaya başlıyordu. Yavaş yavaş ayakta durabiliyor ama bu çok uzun sürmüyordu. Ara sıra umudunu kaybetse de ben.. daha doğrusu biz onu her zaman neşelendirmek için yanında oluyorduk. Bugün ise hep birlikte Mark'ların dağ evine gidecektik. Hem tatil yapmak hem de kafamızı dinlemek için... içim de bir his vardı. Orada güzel şeyler olacaktı...
Jungkook : Özür dilerim dostum. Benimle böyle uğraşmak zorunda olduğun için.
Mark: Ah ne demek. Ne olacak sanki. Altı üstü seni kaldırırken bir gün belim çıkar.
Dediğiyle Mark'in sırtına vurdum.
Nora: Ne kadar yolumuz kaldı.
Mark: Az kaldı. Belki birkaç saat..
Derin bir nefes alarak başımı salladım. Saatler geçmişti hala gelememiştik. Tam yakınıyordum ki Mark'ın geldik demesiyle içimdeki heyecana kapılarak dışarıya bakmaya başladım. Burası mükemmel bir yerdi....
Nora: Biz eşyaları alıyoruz. Sen de Jungkook'u getirirsin Mark.
Mark: Tabi ego hazretleri.
Sinirle arkama döndüğüm de kafasını çevirerek etrafi izliyor gibi yapmaya başlamıştı.
Nora: Seni gebertirim.
MARK'DAN
Durumumdan bir şikayetim yoktu. Ama Nora'yı sinir etmek hoşuma gidiyordu. Rachel ve Nora eşyaları taşırken Jungkook'un kollarından tutarak yavaş yavaş ilerlemesine yardım etmeye başladım.
Jungkook : Neden tekerlekli sandalyeyi getirmediniz?
Mark: Nora istemedi.
Jungkook : Neden acaba?
Mark: Değişikte ondan.
Gülerek yavaş adımlarla eve girdiğimiz de tam Jungkook'u koltuğa bırakacakken Jungkook'un dengesini kaybedip koltuğa düşmesi ile bende Jungkook'un üzerine düşmüştüm. Şaşkınlıkla dip dibe olan yüzlerimize bakıyorduk. Yüzlerimiz arasında sadece milimler vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LoVeBeAt (TAMAMLANDI❗)
FanfictionYıllarca beni arayıp sormadın ve şimdi de yanında sevgilini mi getirdin? Seni sevdiğimi bilmiyor musun? Acı mı çekmemi istiyorsun? Seni çok seviyorum ama bana zarar veriyorsun... ♥️