10 bölüm (hata)

32 9 17
                                    

Multimedia: Murat

İrem: Yavuz(00:40)

Yavuz: Efndm(00:43)

İrem: kendimi iyi hissetmiyorum, Melisayı aradım telefonu açmadi (00:44)

İrem:gele bilir msin?(00:44)

Yavuz: geliyorum(00:45)

Yavuz:konum at(00:45)

Konum gönderildi

İrem: keşke tanısmasym dediğin birisiyom biliyorum(00:50)

Yavuz: tanışmak istemediğim birisi zaten hayatimda olmzdi şu an(00:50)

İrem kapıya yaslanmış bir şekilde yerde oturuyordu. Elektirikler gitmişti. Islak saçlarından dökülen su damlaları dışında ses yoktu. Telefonun ışığı yüzünü aydınlatıyordu.

İrem yağmurlu havaları sevmiyordu. Bu günde yağmurda ıslanmıştı. Yağmur ona kötü olayları hatırlatıyordu. Eskiden beri sevmemekte haklıymış gibi geliyordu.

Kapı çalması sesiyle hızla ayağa kalktı.

"İrem, benim" İrem sesi tanıdı ve kapıyı hemen açtı.

Yavuz içeri geçip kapıyı kapatdıktan sonra İrem hemen ona sarılmıştı. Yavuzda ona sarılmıştı.

"Neden buradasın ve yalnızsın?" diye sordu Yavuz. İrem neden ailesinin yanında değildi ki?

İrem gerektiğinden çok daha sakin bir ses tonuyla konuşmaya başladı. Az önce olanların hepsini hiç bir detay atlamadan Yavuza anlatmıştı. "Sebebini bilmiyorum ama korkmuyorum" dedi İrem. "O adamı daha önce gördün mü?" İrem Yavuzun bu sorusuna hayır anlamında kafasını salladı.

"Asla çıtkırıldım bir kız olmadım bu olaylardan sonraysa gerçekten kırıla bildiğimi farkettim."

"Bilemiyorum, korkuyordum galiba ölümden. Hep cesur olanların kırılmak için fazla sebebi vardır.." İrem gözleriyle yere bakarak konuşuyordu.

"Bir kuzen sırf kavgalı oldukları için neden kuzeniyle olan tüm fotografları kessin ki?" kendi kendine sormuştu bu soruyu. "Nasıl kendimi haklı çıkarıcak bir konu bulurum?" tekrar kendine sormuştu.

İrem'in aşırı sakin olan ses tonu ama içindeki fırtına dışarıdan belli olmasa bile Yavuz bunu göre biliyordu. Yavuz İrem'in yağmurda buz gibi olan elini avuçları arasına aldı. "Ama kendini suçlu çıkararak da bir şeyi değiştiremezsin bunu bilmelisin" İrem istemsizce elini çekti. Gözlerine düşen bir tutam saçı kulak arkasına geçirdi.

"Bu gün ve ya yarın öle bilirim. Eskiden korktuğum tek bir şey vardı.. Sevilmeden,sevmeden ölmek. Galiba öyle de olucak."

"Mesele aşk değil ki? Mesele hiç kimseden, ne aile ne sevgili ne de kimseden sevgi görememek"

"Offf kulağa çok saçma geliyor " kendine kızmıştı bu sefer.

Yavuz dikkatli bir şekilde dinliyordu İremi. "Sevgisiz büyümedim doğru ama seni gerçekten anlıyorum. Hem yalnız değilsin ki Melisa ve ben seni seviyoruz"

İrem gerçekten şaşırmıştı. "Beni gerçekten seviyor musun?"

"O gün ifaden alındığı zaman sadece Melisanın arkadaşı ola bilirdin ama artık benim de arkadaşımsın" Yavuz bu kurduğu cümlenin İrem için ne kadar önemli, değerli olduğunu bilmiyordu. İremin kulaklarına kadar olan gülümsemesinden bunu görmek mümkündü.

Blood(kan)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin