Murat Cihanın önündeki masaya oturdu. Garson Muratın gelmesini bekliyormuş gibi tüm yemeklerle hemen masayı donatmıştı.
Cihan "yarınki organizasyona gelmeni istiyorum. Bir Kaya olarak orada olmalısın" dedi ve çatalında tutduğu yemeği yedi.
"Öncelikle işde olan başarıların için seni tebrik ediyorum" ne kadar resmi değil mi? Biraz garipti aslında. Ailendeki insanlarla rahat bir şekilde konuşamadıktan sonra gerçekten aile misindir o insanlarla?
Murat daha sonra konuşmaya devam etti "üzgünüm, iş ortağım kaçırıldı. 3gündür eve bile uğramıyorum ama gelmeye çalışacağım" uzun süredir araları bozuktu. Murat daha fazla bozulsun istemiyordu.
"Dediğim gibi bir Kaya olarak orada olman önemli. En azından konuşma zamanı orada ol daha sonra gidersin"
"Tamam" Murat için her dakika önemliydi. Yemeği bile çaktırmadan hızlı bir şekilde yiyordu. Bu beki de Efe kaybolduğundan beri ilk kez yediği düzgün yemekti. Son lokmasını ağzına koyduktan sonra ayağa kalktı. "Gidiyorum ben, yarın görüşürüz"
"Görüşürüz" lafını duyduktan sonra restorandan ayrıldı. Cihan yemeğini yemeye devam ediyordu.
İrem:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
tüm gün üzerinde çalıştım umarlm istediğiniz gibi olmuştur(18:21)
İrem:bazı aksilikler var onları da yarına yetistircem (18:22)
Cihan bu kızın pes etmemesini beğenmişti. Doğrusu hemen pes eder, kendi işten ayrılır sanmıştı ama görünüşe göre bir süre daha birlikte çalışacaklardı. Diğerlerinden daha farklıydı. İlk gördüğü gün farketmisti Cihan.
Cihan: akşam gelince detaylı bakarım(18:25)
Sanki güzel olmuş, ellerine sağlık falan dediğinde kötülük yapmış olacaktı. İnsan bir iltifat ederdi yani. İremin sinir krizi geçirdiğine eminim.
Hatta Cihan bunu bilerek sinir olsun diye yapmıştı. Mesajı yazdıktan sonra çok kısa süreliğine de olsa gülümsemişti. İremin sınırlarını zorladığının farkındaydı.
***
"Var ya iyiki varsınız, yardımınız olmazsa asla yetişdiremezdim" İrem hazırladığı dekorasyona gururla bakıyordu. "Biz de çok eğlendik" dedi Melisa Yavuza bakarak. Evet eğlendikleri kesindi. "Yarın aksama kadar tüm eksikliği de hallederim" dedi İrem.
Artık geç olmuştu ve Melisa eve gitmeliydi. Aslında İrem de gitmeliydi ama Cihanı beklemesi gerekiyordu hala. Yavuz Melisayı kapıya kadar geçirdikten sonra İremin yanına geri döndü.
Havalar ısındığı için bu gün de hava baya güzeldi. Hafif rüzgar buna daha güzellik katıyordu. İrem havuzun başına geçti. Suyun üzerine düşen ayın yansımasını izlemek mükemmeldi. Yavuz "bize içecek bir şeyler hazırlayıp geliyorum" dedi ve açık olan arka kapıdan mutfağa geçti.