Twin/Chanbaek

eight

Flashback

Baekhyun koşar adımlarla ilerliyordu koridorda. Derse geç kalmıştı. Baekhee ile dün akşam tartıştıkları için ikizi ondan intikam almış ve onu uyandırmamıştı.

Baekhyun alarmlarla uyanabilen biri değildi. Noonalardan biri Baekhyun'un yokluğunu hissettiğinde onu uyandırmışlardı ama bu derse geç kalmasına engel olmamıştı.

Nefes nefese kalmıştı ve ikizinden intikam alacağına dair yeminler ediyordu.

Kapalı sınıf kapısını çaldı hızla. Ardından açtı ve derin bir kaç nefes çekti içine. Kolejde okuyor olsalar da hocalar sertti. Özellikle geç kalınmasından hoşlanmazlardı.

"Bay Kim, geciktim özür dilerim." Baekhyun başını eğerken hocanın onu çok azarlamaması için içinden dua ediyordu. Adamın derin bir nefes verdiğini duydu. "Yok yazıldın Baekhyun. Bir daha geç kalma, yerine geç." Başını hızla salladı. Yarım günü gitmişti ama şuan bunu umursamıyordu.

Sabahın bu saatinde çok yorulmuştu! Tüm gün okulu nasıl götürecekti?

Sırasına geçerken ona gülen gözlerle bakan ikizine sert bakışlar gönderdi. Devamsızlıkla ilgili bir sorunu yoktu. Ailesi başarıya önem verirdi, ikisi de bu yüzden oldukça başarılı çocuklar olarak yetişmişti.

Baekhyun'u en çok üzen şey bu sabah Chanyeol'u görememiş olmaktı. Her sabah onu bir kaç dakika da olsun görebilmek Baekhyun'u mutlu ediyordu.

Sırasına oturdu ve hızla çıkardı kitabını. Bugün Chanyeol'u görebilmek için sınıfından fazlaca çıkması gerekiyordu ve bu sosyal olmayan Baekhyun için yorucu bir şeydi.

Her şeye rağmen zil çaldığında hızla ayrılmıştı sınıftan. Kantine inip kendine su alacaktı. Belki de bu sayede Chanyeol'a rastlardı.

Chanyeol onun aksine aktif biriydi. Lise üçe gidiyordu. İkisinden bir yaş büyüktü. Bu yüzden aynı sınıfta değillerdi. Chanyeol'un küçük bir arkadaş grubu olsa da okulun çoğu onu tanırdı.

Popüler sayılacak biriydi.

Kantine girdiğinde gördüğü Chanyeol ile yüzünde oluşan gülümsemeye engel olamadı. Chanyeol yalnız başına kahvaltı ediyordu.

O da hızlı çıkmış olmalıydı. Normalde kantinde yemek yemezdi.

Hızla kendine bir tost aldı ve bakışlarını yeniden Chanyeol'a çevirdi. Chanyeol diğer günlerin aksine bugün uykulu görünüyordu. Derin bir nefes aldı ve hızlı adımlarla yaklaştı yanına.

"Günaydın." Diye mırıldandı masanın başına geldiğinde. Yüzünü masaya eğmiş olan Chanyeol Baekhyun'un ona seslenmesi ile kaldırdı başını. Hafifçe gülümsedi.

"Günaydın Baek." "Oturabilir miyim?" Diye sordu Baekhyun hızla. Chanyeol başını olumluca salladı.

Ardından güldü. "Uykusuzum biraz, kusura bakma." Omuz silkti Baekhyun. "Sorun değil. Sınavlar yaklaşıyor, anlıyorum." Chanyeol güldü. Dün gece arkadaşları ile bir kaçamak yapmıştı ama Baekhyun'un onun ders çalıştığını düşünmesine karışmadı.

Kantine giren Baekhee oturan ikizi ve yakın arkadaşını gördüğünde hızla ilerledi yanlarına. "Günaydın!~" Baekhee'nin bu neşesi ikisine de fazla gelirken bir kaç dakika sonra çalan zil ile sınıflara dağılmışlardı.

Baekhyun ergenliğe girdiğinden bu yana duygularından eminken, Chanyeol'u sevdiğini biliyorken Chanyeol yıllarca cinsel yönelimin bile farkına varamamıştı.

Bu konu ile ilgilenmemiş, ona sunulacağını düşündüğü hayatı yaşamayı kabul etmişti.

Baekhyun Chanyeol'u yıllarca sessizce sevmişti. Küçük bir çocukken ona hayrandı, ondan sadece bir yaş büyük olmasına rağmen bilgili bilgili konuşur, daha büyükmüş havası verirdi Chanyeol. Kıyafetleri her zaman temiz ve bakımlıydı.